Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Şubat '13

 
Kategori
Deneme
 

Tanımlanamayan insan davranışları/Samimiyet

Tanımlanamayan insan davranışları/Samimiyet
 

Bir kişi bize 10 defa (hatta bu kadara da gerek yok) iyi davrandığı zaman bizim için iyidir. 11. defa anamızı belliyorsa o da bizim şansımıza. Kişilerle aramızda para, mal, aşk, yer, mevki, değişim gibi hayatımızı etkileyebilecek ilişkiler olmasa yine sorun değil; samimiyet ve güven kazıklarını karşılardık.

Bizim için en büyük sorun samimiyetin de sevgi, güven gibi kendiliğinden ağırlığı olan yeryüzü Tanrılarından olması. Sevgiyle bizi herkes aldatabilir. Güvenle de. Ve samimiyetle de. Samimi olduğuna inandığınız kişiye karşı olumsuz düşünebilir misiniz? Ama o size karşı samimiyet oyunu oynuyor olabilir.

İnsanları kandırmak için kullanılan en etkili maskelerden biridir samimiyet. Bu arada samimiyetin gerçeği de vardır. Madenin içindeki cevher gibidir. Onu görüp oradan çıkarmak her insanın harcı değildir. Samimiyet için kişinin davranışlarına bakarız. Oysa davranışlarla samimiyet anlaşılmaz. İki göz iki çeşme ağlayan biri bile sizi kandırıyor olabilir.

Etrafımızdaki bazı kişilerin samimi olduğunu düşünürüz. Ama sayı yüksektir. Oysa benim ölçülerime göre 100 kişiden birinde gerçek samimiyet olabilir. Hiç birimizde de 100. kişiyi bekleyecek sabır olmadığı için samimiyet köprüsünden daha az hasarla çıkabilmeyi düşünmeliyiz.

Samimiyet üzre hayat yollarına düşüp de sağlam geri dönenimiz çok azdır. Yine de samimiyet ararız, bulamasak bile. Hayatımızı etkileyen bu argümanın tanımlanıp manifestosunun yazılması gerekir. “Gelen boynuma sarılsın, giden tokat atsın; sansıma kaderime” diyemeyiz.

İşin kötüsü samimiyeti anlatanların ölçüleri ve kullandıkları argümanlar da aldatıcıdır. “sevgisine bakın” derler. Sevdi de aldatıcı. “Güvenirliğine bakın” derler. O da aldatıcı. Dindarlığına, zenginliğine, vatan sevgisine, okumuşluğuna… Hangisi size yüzde yüz güven veriyor?

Anlık samimiyet kabulü(bir sonraki olaya, başka duruma, yarına etkisi olmayan) mantıklı geliyor. İlk ve tek samimi davranışta bizi kandırmazlar her halde diyeceğim ama gizli niyetler için nokta atışı diye bir şey  de var.

Offffff! Samimiyet konusunu çözmüş bir kişi olduğuna inanmıyorum! Kişi samimi değilse (sonradan samimi olmadığı ortaya çıkarsa) para cezası kessek! Ya kardeşim samimiyet bal gibi maske ve biz kandırılıyoruz.

Sadece kandırılıp, aldatılıp zarara uğramayı düşünmemeliyiz; samimiyetin bize verebileceği yaşam güzelliği de var. Biliyoruz ki insan biraz şeytan. Bu nedenle ondan tam samimiyet beklememeliyiz; arasıra bizi kandırmasını hazmetmeliyiz; günde hiç değilse bir defa doğruyu söylesin ö...z oğlu ö..z!

Samimi olmayanlara yapacağımız bir şey yok. Anladığımızda zaten iş işten geçmiş oluyor. Artı affediyoruz, kı… ımıza batan kazığın acısı geçince yeniden koşup boynuna sarılıyoruz. Bizim kişiliğimiz ve yaşadığımız ortam sahte samimiyet için çok uygun.

Deneyimleri hepimizin kazıklanmasıyla sonuçlanan samimiyet kitabını yine de okumaya devam ediyoruz. Niye Kerim Korkut gibi sorgulayan kimselere kulak versek. Olmaaaaaazzzz! O bizim zaaflarımızı, zayıflıklarımızı, üç kuruşluk şerefsizlere kanıp topaç gibi döndürüldüğümüzü filan ortaya çıkarıyor. Rezil oluyoruz lan! Böyle daha iyi: Kazık yiyor ama sadece kendimiz biliyoruz. Ya da biz öyle sanıyoruz, kafasını kuma gömen deva kuşu misali.

 

 
Toplam blog
: 6332
: 653
Kayıt tarihi
: 21.09.08
 
 

Sadece sayfalarda kalan yazılar şaheser olsalar bile önemsiz ve anlamsızdır. İnsanlara ulaşan ve ..