Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mart '07

 
Kategori
Felsefe
 

Tanrı içimizden biriyse...

Tanrı içimizden biriyse...
 

Tanrı içimizden biriyse diye hiç düşündünüz mü?...

"Tanrı’nın bir adı olsaydı, acaba ne olurdu" diye başlayan o şarkıyı hiç dinlediniz mi?

Ben o şarkıyı dinlediğimden beri sık sık gelir aklıma bu...

Kemerlaltı’nın kalabalık sokaklarında omuz omuza yürürken, Saat Kulesi’ne çıkıp, bir banka oturup insanları ve telaşlarını izlerken, güvercinleri beslerken, Kordonboyu’nda güneşin, gurup vaktinin, denizin ve imbatın keyfini çıkarır ve çayımı yudumlarken, apansız aklıma düşüverir...

Ya biraz önce karşı masaya oturan ince ve zayıf görünümlü, saçları İzmir güneşiyle parlayan kız bu dünyaya ait değilse... Ya bir melekse... Ya Tanrıysa?!

Ya da şu sevgilisinin elinden tutmuş 19 yaşındaki gence bakalım... Gözleri âşık olmamanın mutluluğu ve bir aşkı paylaşmanın sevinciyle parlarken, önünde kazanmasını gereken onlarca sınav duran, girmek ve bitirmek zorunda hissettiği üniversite ve gelecek kaygılarının ağır bastığı şu oğlana...

Karşıya vapuruna bindiğinizde tam da karşınıza oturan ve bir an için göz göze geldiğinizde ürperdiğiniz, hızla gözlerinizi kaçırmaya çalıştığınız o sevimli çocuğa ne demeli?

Ya o Tanrı’ysa ve içimizden biri gibi dolaşıyorsa...

Bunu düşünmek, hayal etmek bile, beni heyecanlandırmaktan da öte, tüylerimi ürpertiyor!

Köşe başında saçları kırlaşmaya yüz tutmuş simit satan amca, ya da en muhtaç olduğu anda sizden yardım isteyen ve sırt çevirdiğiniz arkadaşınız, ya göründüğü kişi değilse?! Ya o Tanrı’ysa ve size bu kadar yakınken, siz O’nu tanımadıysanız?...

Joan Osborne, "İçimizden Biri (One Of Us)" adlı şarkıda, o güzel sesi ve eşsiz yorumuyla içimi titretiyor:

Eğer Tanrı’nın bir adı olsaydı,
acaba ne olurdu
Ve bunu O’nun yüzüne söyleyebilir miydin
Eğer yüzleşseydin O’nunla
ve tüm ihtişamıyla
ne sorardın,
sadece bir sorma hakkın olsa?

Evet, evet, Tanrı büyüktür
Evet, evet, Tanrı iyidir
Evet, evet, evet, evet, evet...

Şayet Tanrı içimizden biri olsaydı,
sadece içimizden biri gibi pasaklı
sadece otobüsteki bir yabancı,
eve ulaşmaya çalışan

Eğer Tanrı’nın bir yüzü olsaydı
acaba neye benzerdi
ve görmek ister miydin
Şayet görmek demek,
inanmak zorunda olman demek olsaydı
Mesela cennete ve İsa’ya ve azizlere
ve tüm peygamberlere ve...

Evet, evet, Tanrı büyüktür
Evet, evet, Tanrı iyidir
Evet, evet, evet, evet, evet...

Şayet Tanrı içimizden biri olsaydı,
sadece içimizden biri gibi pasaklı
sadece otobüsteki bir yabancı,
eve ulaşmaya çalışan
ulaşmaya çalışan eve
yapayalnız cennetine
Kimse aramıyor O’nu
belki yalnız Roma’daki Papa dışında

Evet, evet, Tanrı büyüktür
Evet, evet, Tanrı iyidir
Evet, evet, evet, evet, evet...

Şayet Tanrı içimizden biri olsaydı,
sadece içimizden biri gibi pasaklı
sadece otobüsteki bir yabancı,
eve ulaşmaya çalışan
Sadece evine ulaşmaya çalışan
tıpkı kutsal bir kaya, yuvarlanan
Kimse aramıyor O’nu
Belki yalnız Roma’daki Papa dışında...

"Tanrı hiç insan olur muymuş?" demeden önce, hepimizin içindeki Tanrı’dan olan o muhteşem parçayı hatırlamamız gerekmiyor mu?...

Tanrı içimizden biri olsaydı... Zaten herkesin içinde Tanrı’dan bir parça var ise, herkes bir bakıma Tanrı sayılmaz mıydı "kendi" için?

Bu derinlikli sözleriyle içimize köklerini salan şarkı, aynı zamanda Tanrı’nın sadece büyük kiliselerin hizmetinde olmadığını, bizim günlük yaşantımızın içinde bizimle birlikte olduğunu hissettiren bir parçadır.

Hissettirdiklerinden biri de, Tanrı’nın illa da ulaşılmaz, konuşulmaz ve dokunulmaz olmaması gerektiğidir... Daha doğrusu Tanrı hakkındaki tabuları yıkmak gerektiğine ve insanların özgürce, istedikleri şekilde Tanrı’yı düşünme ve hayal etme haklarına sahip olduklarını savunmaktadır.

Eğer Tanrı bir insan olsaydı, bizden biri gibi, otobüsle eve dönen sıradan birisi olabileceği dillendirilmektedir şarkıda... "Gerçekten de Tanrı aramızda olabilir mi?" diye düşündürmektedir insanı.

Tanrı’nın illa ulaşılmaz olmadığını, yanı başımızda durduğunu anlattığını düşünürüm bu şarkıyı ne zaman dinlesem... Benim için bir şarkıdan daha öte anlamlar içerir.

Her insana daha dikkatli bakar ve onu keşfetmek için biraz çaba gösterirseniz, göründüğünden daha farklı bir insan olduğunu anlarsınız... Bütün insanlar aynı gibi görünse de, herkes "ayrı" bir dünyadır çünkü.

İşte bu şarkıyı da dikkatli dinlerseniz, sıradanın çok ötesinde bir pop-rock şarkısı olduğunu, yalın gibi duran sözlerinin ışıktan parmaklarıyla ruhunuza dokunduğunu hissetmeye başlarsınız.

Eğer Tanrı bir insan olsaydı, bizden biri gibi, otobüsle eve dönen sıradan birisi olabileceği hiç geldi mi aklınıza?...

Bu ihtimali göze aldığınızda, insanlara nasıl davranırsınız peki?

En ufak bir şeye bile kırılır ya da kızar mısınız hâlâ? Yoksa daha anlayışlı, hoşgörülü ve saygılı mı olursunuz?...

Ülkemizde yaşanan onca dejenerasyona, ruhlarımızda ve ilişkilerimizde giden kötü değişimlere rağmen yıkılmadık. Ancak Tanrı hâlâ çok uzağımızda ve bazılarımız O’na yakınlaşmak yerine, uzaklaşmaya devam ediyor, bunu da en çok "din" adına yapmaya devam ediyor.

Tanrı’nın bize şah damarımızdan bile yakın olduğunu kabul ederiz de, neden aramızdan biri olarak sokakta gezmesini ya da otobüste oturmasını bile hayal edemeyiz?

Zaten Tanrı’nın bir parçası daima içimizde ve biz o güzel parçamıza sırtımızı dönüp, onu unutmadığımız sürece hiçbir zaman “çaresiz” değiliz. Çünkü o ışıktan ruh, son nefesimize dek, hepimiz için sevgiden geçen doğru yolu göstermekte.

"Tanrı’nın bir adı olsaydı, acaba ne olurdu" diye başlayan o şarkıyı hâlâ dinlemediniz mi?

Ben o şarkıyı dinlediğimden beri sık sık bunlar gelir aklıma...

Kemerlaltı’nın kalabalık sokaklarında omuz omuza yürürken, Saat Kulesi’ne çıkıp bir banka oturup insanları ve telaşlarını izlerken, güvercinleri beslerken, Kordonboyu’nda güneşin, gurup vaktinin, denizin ve imbatın keyfini çıkarır ve çayımı yudumlarken, apansız aklıma düşüverir...

Karşıya vapuruna bindiğinizde tam da karşınıza oturan ve bir an için göz göze geldiğinizde ürperdiğiniz, hızla gözlerinizi kaçırmaya çalıştığınız o sevimli çocuk mu?

Şimdi o çocuğun gözlerinin içine bakın, onun büyük ve güzel gözlerinin ta içine. Ona sımsıkı sarılın ve hep beraber söyleyin şarkıyı:

"Evet, evet, Tanrı büyüktür
Evet, evet, Tanrı iyidir
Evet, evet, evet, evet, evet...
"

 
Toplam blog
: 353
: 3712
Kayıt tarihi
: 28.02.07
 
 

"29 Temmuz 1980’de İstanbul’da doğdu. Celal Bayar Üniversitesi, İşletme mezunu. Şiir, deneme, öykü, ..