Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mart '07

 
Kategori
İnançlar
 

Tanrı'nın aklı melekler

Tanrı'nın aklı melekler
 

Gazeteci, yazar Nevval Sevindi, "zaten meleklerde akıl yoktur" demiş. Din işleri yüksek kurulu üyesi Prof. Dr. Saim Yeprem de, tepkiler üzerine Nevval hanıma sahip çıkarak "Meleklerde akli sorumluluk yoktur demiş. (Milliyet Gazetesi/ 26 mart 2007) Panelin konusu "Yükselen dindarlık mı?" Bir tarafta, konusu inanç olan hassas bir toplantıda, kullandığı kelimelerin, başka anlamda rahatsız edici çağrışımlar yapacağını hesaplayamayan bir gazeteci, diğer yanda temsil ettiği dinin ana koşullarından biri olan " MELEKLERE İMAN" şartının akıl direklerini bir anda yerle bir eden talihsiz cümleye ve sahibine sahip çıkan bir din işleri yüksek kurulu üyesi.

İnançların özgürlüğü boyutunda hoşgörü ile karşılanabilme yolları arandığında bile, bu anlatımın talihsizliği, sunuş ve duruş açısından bir tokat gibi insanın suratında patlıyor olması çok ilginç. Bir çok dinde ve inanç dünyasında, kutsal kitaplarda Tanrının kutsal yardımcıları olarak kabul edilen melekler nasıl oluyorda akılsız olarak nitelendiriliyor. Kainatın inanılmaz ahenginin sırlarının çözülemediği bir ortamda ve müthiş bir hassasiyeti gözlerimizin önüne serdiğine inanılan hesap sahibinin katından gelen melekler nedense akli sorumluluktan yoksunmuş. O zaman "YÜCE TANRI MELEKLERİ, BİR HİKMET (BİLGELİK) İÇİN İNDİRİR. Hicr, 9" ayeti ve benzeri Enbiya, 19-20, ayetleri ile çelişkiye düşüyor sayın konuşmacılar. Kur-an'ın 57 ayetinde de melekler sözcüğü kullanılmıştır.

İnançlar bu kadar basit kelimeler ve cümlelerle sunulmamalı bence. İnançlar isteğe ve duruma göre de kullanılmamalı. Savaşlarda mistik hayal gücünün yaratmış olduğu ve belkide, savaşanların tinsel kuvvetlerini artırmak için yapılmış bir telkinin manyetik etkisine kapılanların yanılması dolayısıyle, bu meleklerin kır atlara binmiş, sarı, siyah ve beyaz sarıklar taktığı anlatılır Cemil Sena'nın Hz. Muhammed'in Felsefesi kitabında. Evet, meleklerin savaşlara katılıp ordulara yardım etmesi ya da dinlerde Tanrı'nın yardımcısı olarak bazı kuralları müjdelemesinin yanında, burada inanan insanların saygısızlığa uğraması söz konusudur.

Basit bir yöneticinin bile yanında akıllı insanlar çalıştırması mantığı kabul görürken, anlatılmak istenen yücelik, ya da kutsal düşünce, dünyevi bir cümle ile şık olmayan bir mecraya çekilmiştir. Özellikle hassas konularda konferans vermenin zorluğu da bundandır. Her kelime ve her cümle başka yerlere çok kolay çekilebilir. Çünkü insanoğlu, çoğu zaman inançları kendi yaşamına göre uygulamakta büyük hüner sahibidir. Kalıplaşmış ve yüzyıllardır süre gelen inançlara müdahele ederek gündeme gelmek kolaydır, fakat getireceği sıkıntılara katlanmak zordur. Sevgiyi, doğayı ve sonsuz yaşamı canlıların ayakları altına seren yüce Tanrı, kendinden bir parça olan insana nasıl akıl verdiyse, yine kendinden kopan kutsal bir ışık olan meleklerini de müthiş hesabın ışığı olarak yansıtmıştır evrene.

Metin Özkaya

 
Toplam blog
: 116
: 3217
Kayıt tarihi
: 15.01.07
 
 

İstanbul' da doğdum. Antikacı, saray restoratörü ve eksperim. Antika konusunda 50’ye yakın belgesel ..