Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Şubat '09

 
Kategori
Ruh Sağlığı
 

Tanrı şarkı söylemek isterse

Tanrı şarkı söylemek isterse
 

Müzik bir ilişki kurma biçimidir ve biz aslında büyük bir sanatçı, şarkı söylemeyi çok sevdiği için bir hayat yaşıyoruz.

Sessizlikte ilişki yoktur. İlişki için bir yetmez iki gerekir. İlişki için birinden öbürüne akış gerekir; hareket gerekir.

Müzik harekettir; notalarla ezgiden ezgiye akmaktır; hayatı en sert ve yumuşak halleriyle, en tiz ve en pes sesler arasında, kreşendo ve de-kreşendolar eşliğinde, duygudan duyguya değişen nabız atışlarıyla ritim tutturarak aynalamaktır. Ben şarkımda es istemem, pes istemem dersen müzik olmaz. Müzikte yaşayan hayatı göremeyen ya da hayatın müziğini hissetmeyen sığ matematikle şarkı yapılacağını sanır.

Tüm hayat bir şarkıdır. Sayısız farklı hayat sayısız şarkı demektir. Ne güzel ki tüm şarkılar, sessizlikte buluşup sevdiklerine kavuşurlar.

Sessizlik sanılanın aksine müziğin varlığından memnun olur. Çünkü sessizlik ancak müzik sayesinde derinleşir ve genişler. Müzik her defasında çığlık çığlığa sessizliğin boşluğundan doğar; olanca güzelliğiyle... Çirkin bebek var mıdır?

Boşlukta ve hareketsizlikte ilişki yoktur. İlişki için artı eksi kutuplar arasında erkek ve dişi iki farklı enerjinin dansı gerekir. Dansta hareketi erkek enerji yönetir. Dansın duygusunu ve zarafetini ise dişi enerji var eder, besler ve büyütür. Dişi enerji yönetmeye kalkar ya da yönetilmeye direnç gösterirse uyum bozulur. Erkek enerji duyguyu görmezden gelir ya da matematikle yönetmeye kalkarsa ayaklar birbirine dolanır. Her insan içinde hem dişi hem erkek enerjiyi barındırır. Bu yüzden erkeksi kadınlar ve kadınsı erkekler vardır.

Yaşamak sürekli ilişki halinde olmak demektir. Yaşamak inip çıkmak, gidip gelmek değişen frekanslarda titreşmek demektir. Yaşamak istediğini var etmek için istemediğinden geçmek demektir.

Dans, müzik ve hareket aracılığıyla ötekiyle (ve bir anlamda da hayatla) bir ilişki kurma biçimidir. İlişki kusursuzsa iki kişi yeniden bir kişiye dönüşür. Hem de kendini yok ederken ötekini büyüterek.

Kuşlar dans ederek uçar. Balıklar dans ederek yüzer. Küçücük filizler dans ederek güneşe uzanır ve ağaç olur. Börtü böcek her gün dans eder. Dans hayatın dalgalarında sörf yapmaktır. Müzik dalgadır ve dansçı dalganın doğal bir parçası olmayı becerdiğinde keyif alır ve keyif katar.

Nihayet her dalga söner, her ses sessizlikte erir, her hareket son bulur; o büyük sanatçı, bir sonraki şarkısına başlayana dek…

Ali Karakuş
http://www.alikarakus.blogspot.com/

 
Toplam blog
: 79
: 2098
Kayıt tarihi
: 30.04.07
 
 

1970 Mersin doğumluyum. 1988 yılında Kuleli Askeri Lisesi'nden, 1994 yılında da Ortadoğu Teknik Ü..