- Kategori
- Felsefe
Tanrıya koşulsuz mu inanmalı, sorgulayarak mı?
Tanrı kızmasın,
ama bu yaptığı bana çok saçma geliyor.
Madem ki,
her şeyi biliyor,
her şey onun izni sayesinde oluyor,
izni olmadan yaprak bile düşmüyor,
özgür irade yok;
o zaman neden Tanrı imtihan ediyor?
Sonu bilinen bir sınavın heyecanı,
tadı,
zevki ve anlamı olur mu?"
İyi ki varsın, Felsefe..
Hayatı sorgulaya bilmek ne güzel..
Tanrı'nın da,
Hayatı sorgulayanı, şüpheyle yaklaşanı,
Kuşkusuz, koşulsuz, araştırmadan, sorgulamadan, körü körüne inanana
tercih edeceğine inanıyorum.
Sanıyorum, umuyorum...
Bilinmek isteyen Tanrı'ya,
'Hikmetinden sual olunmaz' diye yaklaşmak,
Tanrı'ya hakaret olmuyor mu?
Sorgulamadan, düşünmeden, bilmeden, görmeden, duymadan
Tanrı'ya inanmak bence hakarettir.
not: Görmeden, duymadan derken gerçek anlamlarında değil. Tanrı'nın görülmeyeceğini bende biliyorum, yarattıklarını görmemek...