Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Temmuz '18

 
Kategori
Tarih
 

Tarih Boyunca Ruhsal Hastalıklara Bakış (3.Bölüm)

Tarih boyunca ruhsal hastalıklara bakışın ilk iki bölümünden sonra bugün üçüncü bölümüne geçtik. İkinci bölümde orta çağa başlamıştık.  Yunan ve Roma uygarlıklarının ruhsal hastalıklara bilimsel bakış açısıyla yaklaşmaya başladığını söylemiştik. Bu bilimsel yaklaşım,Yunan ve Roma uygarlıklarının çökmesiyle bir süre daha etkisini göstermiş ama zamanla da silinmiştir. Hristiyanlık dininin yayılışıyla Avrupa'daki bilimsel çabaların yerini karanlık bir dönem almaya başlamıştır.

  Ortaçağ Avrupa'da  ruhsal hastalıkların tedavisinde rahipler ön plana çıkmış,hastalar manastırlara kapatılmıştır. İlk zamanlarda tedavi olarak hastalara insancıl yaklaşılmış,tedavide dua,kutsal su,papazların soluğu ya da tükürüğü etkin olarak kullanılmış,kutsal yerlere geziler düzenlenmiş,sert olmayan şeytan kaçırma yöntemleri kullanılmıştır.Fakat bu tedavi yöntemleri giderek değişiklik göstermiş,şeytan kaçırma yöntemleri çok önemli olmaya başlamıştır.Şeytana tutsak olduğu düşünülen kişiye kaba sözler ve ağır küfürler söylenerek,şeytanın kişinin içinden çıkması sağlanmaya çalışılmıştır.

 15.yüzyılın ikinci yarısında iki rahip Şeytan Çekici adlı bir kitabı yayınlamışlardır. Bu kitabın ilk bölümü şeytanların varlığını doğruluyor,ikinci bölümde ise şeytana kapılan kişilerin özellilerinin olduğu bir liste veriliyordu. Kitabın üçüncü bölümü bu kişilerin nasıl cezalandırılacağını anlatıyordu. Bu kitabın da büyük etkisiyle akıl hastası olarak düşünülen kişiler meydanlarda halk tarafından işkenceyle öldürülüp,yakılıyordu. Halk bunu coşkuyla kutluyor ve kutsal bir görev sayıyordu. 16.Yüzyılda İsviçreli hekim Paracelsus ruhsal hastalıkların şeytanın etkisiyle oluşmadığını bir hastalık olarak değerlendirilmesi görüşünü savundu. Ona göre ruhsal hastalıkların nedeni yıldızların beyinde yarattığı olumsuz etkilerdi. Bu düşüncesinin bedeli çok ağır oldu,yargılandı ve ölümüne değin rahatsız edildi.

 Aynı yüzyılda İngiltere'de Reginal Scott,yapılan yanlış uygulamaları anlattığı kitabı dönemin kralı tarafından toplatıldı ve yakıldı.
17.Yüzyılda bazı kilise adamları yaptıkları uygulamaların geçerliliğini sorgulamaya başladı.Hatta St.Vincet de Paul adlı bir rahip ölümü göze alarak,ruhsal hastalıkların diğer bedensel hastalıklar olarak değerlendirilmesi gerektiğini savunmuştur. Böylece zamanla orta çağın bilimsellikten yoksun görüşleri geçerliliğini yitirmeye başlamıştır.

 Bir sonraki bölümde Reform dönemini anlatacağım. Kaynak olarak hocamın Engin Geçtan'ın Psikodinamik Psikiyatri ve Normaldışı Davranışlar kitabından kendimce harmanlayarak ve detaya inmeden,kendi cümlelerimle yazıyorum. Umarım keyif alıyorsunuzdur. Gelecek bölümde görüşmek üzere...

 
Toplam blog
: 6
: 207
Kayıt tarihi
: 25.05.18
 
 

Rehberlik ve Psikojik Danışmanlık Yüksek Lisans Mezunu Aile Danışmanı   ..