Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Şubat '18

 
Kategori
Tarih
 

Tarihte Türk-Arap İlişkileri (3)

Tarihte Türk-Arap İlişkileri (3)
 

Selçuklular, Türk-Arap ilişkileri bakımından bütün Türk tarihinin en önemli devletidir. Meşruiyet kazanmayı Abbasi halifesinin onayına bağladıklarından, aralarındaki ilişki zaman zaman tatlı sert formlara bürünse de, görünüşte her zaman halifeye büyük saygı göstermişlerdir. İlişkileri geliştirmek için Abbasi sülalesiyle akrabalık bağları kurmak istemişler ve bunu da başarmışlardır.

ABBASİLERLE AKRABALIK

Tuğrul Bey,  Çağrı Bey’in kızı Arslan Hatun’u halife Kaim bi- Emrillah ile evlendirdi.  Tuğrul Bey bu ilişkileri bir adım öteye taşımak için Kaim’in kızı Seyyide ile evlenmek istedi. Halife kabul etmedi. Kaim ile-Tuğrul Bey arasındaki ilişkiler, bu noktada gerildi. Kaim askeri ve ekonomik olarak ablukaya alındı, hareket imkanları kısıtlandı. Üç yıl süren evliliğe izin vermeme inadı, baskılar sonunda çözüldü ve bu evliliğe onay çıktı.

Görkemli bir düğün yapıldı fakat evlilik öncesi yapılan anlaşma şartlarına göre Seyyide babasının sarayında kalacaktı. Fakat düğün sonrası Tuğrul Bey bu şarta uymadı. Sonrasında  Seyyide’den kaynaklı nedenlerle gerdek de gerçekleşmedi. Kısa bir süre sonra da Tuğrul Bey geride bir çocuk bırakmadan vefat etti.

NİZAMÜLMÜLK

Tuğrul Bey’in ardından tahta geçen Sultan Alparslan zamanının en büyük olayı, 1071’deki Malazgirt zaferidir. Bu zaferden sonra Anadolu Türklere yurt olmuş, bu topraklara Türkler bir sel gibi akmış ve Anadolu Selçukluları adıyla devletleşmişlerdir.

Bu önemli olay dışında Türk-Arap ilişkileri bakımından sultanlardan ziyade uzun yıllar boyunca hem Sultan Alarslan’a hem de Melikşah’a vezirlik yapan Nizamülmülk adı öne çıkar. Bu büyük vezirin Siyasetname adlı eseri önemlidir. Sultan Melikşah’a öğütlerinin kayda geçirildiği bu kitapta Nizamülmülk iki temel şeyin altını çizer.

Birincisi, devletin adalet üzre yönetilmesi, ikincisi Batını İsmaili mezheplerle mücadele. Koyu bir şafii olan Nizamülmülk neredeyse hayatını bu işlere adamış. Sonunda da bir İsmaili fedai tarafından öldürülmüştür.

NASAN SABBAH

Nizamülmülk’ün zamanında İsmailiye mezhebi artık sadece Mısır’daki Fatımi halifeliğinden ibaret değildi. Artık doğuda İran’da da Hasan Sabbah önderliğinde ve Alamut kalesiyle simgeleşen bir akım daha vardı. Bunlar genelde Hazar’ın güneyindeki Deylem bölgesinde konuşlanmışlar, bir dizi kaleyi de ele geçirerek, düzenledikleri suikastlarla Selçuklu ve Abbasi yönetimlerine dehşet saçmışlardır. Dağlardaki başta Alamut olmak üzere ele geçirilemez kaleleri sebebiyle, ortadan kaldırılmaları ta Moğol istilaları zamanında, Hülagu tarafından gerçekleştirilebilmiştir.

NİZAMİYE MEDRESELERİ

Ayrıca dailer aracılığıyla İsmaili daveti Horasan ve Maveraünnehir’e yayma girişimleri başarılı oluyor, bir çok önde gelen kişi İsmaili oluyordu. Selçuklu Devleti tüm gücüyle bunlarla askeri olarak mücadele etse de, yeterli olmuyordu. Bu durumun farkına varan Nizamülmülk, dini teori olarak da İsmaili iddialarının çürütülmesine karar vermiş bu doğrultuda meşhur Nizamiye Medreseleri devreye girmiştir.

İlki Bağdat’ta açılan Nizamiye medreselerinin sayısı zamanla çoğalmış, buralarda şafii mezhebine göre eğitim alan büyük din adamları yetişmiş ve bunlar mezun olunca çeşitli bölgelerde göreve gitmiş, oralardaki faaliyetleriyle İsmaili davetin yayılmasına, yer yer suikastlara uğramalarına rağmen engel olmuşlardır. Nizamiye Medreselerinde yetişen alimlerin en ünlüsü İmam Gazali’dir.

ATABEYLİKLER DÖNEMİ

Melikşah’tan sonra Selçuklu devleti taht kavgaları dönemine girmiş, kardeşler arası savaşlar yıllar boyu sürdü. Zaman zaman istikrar bulan devlet, bu refahı uzun süre yaşayamıyor, kısa bir süre sonra kendini yine taht kavgalarının içinde buluyordu.

Böylelikle merkezi idare zayıfladı, iktidar sahaları gerek hanedan üyeleri, gerekse atabeyler arasında bölündü, o koca devlet küçük parçalara ayrıldı. Bizim konumuzla ilgili en önemli Atabeylik Zengilerdir.  Musul merkezli bu devletin kurucusu, Selçuklu Sultanı Muhammed Tapar’ın Musul valisi Aksungur’un oğlu İmadüddin Zengi ‘dr.

Bu devletin önemi asıl Haçlı Seferleri sırasında ortaya çıkacaktır. Haçlı seferleri sırasında Franklara karşı İslam’ın kılıcı olmuş ve biteviye savaşmışlardır. Kudüs’ü haçlılardan kurtaran Selahaddin Eyyubi’nin babası Eyyup ve amcası Şirkuh, Nureddin Zengi’nin komutanlarındandılar. Selahaddin’in kendisi  de Nureddin Zengi’nin emrinde görevliydi. Selahaddin önce Mısır’ı almış, Fatımi hilafetine son vermiş, hutbeyi Abbasi halifesi adına okutmuş, Mısır’daki bütün İsmailiye kalıntılarını yok etmiş, sonra da Müslümanlar arası birliği sağlayarak Kudüs’ü kurtarmıştır.

ANADOLU SELÇUKLULARI

Haçlı Seferleri sırasında en az Zengiler kadar rol oynayan Anadolu Selçuklularıdır. Bunlar Selçuk Bey’in, Gazneli Mahmut tarafından esir edilen ve hapiste ölen oğlu, Arslan İsrail Yabgu’nun oğlu Kutalmış’ın zürriyetindendirler. Bu yüzden Yabgulular diye de adlandırılırlar. Anadolu Selçuklu Devleti, Haçlılardan önce İznik’i alıp İstanbul kapılarına dayanmış, neredeyse bütün Anadolu’ya hakim olmuşken Haçlı orduları karşısında tutunamadılar ve Konya’ya kadar çekildiler.

Haçlı tehlikesine karşı Danişmentliler ile ittifak yaptılar. Anadolu’dan geçen haçlı ordularına büyük zararlar verdiler. O zamana kadar İstanbul üzerinden Anadolu’ya geçen Haçlı orduları verdikleri kayıplar karşısında taktik değiştirip, artık Ortadoğu’ya deniz yoluyla gelmeye başladılar. Bu direniş yüzünden Antakya Prensliği ve Urfa  Haçlı Kontluğu ile Kudüs’teki krallığa yeteri kadar insan desteği sağlanamadı.

Anadolu Selçukluları, Danişmentliler, Artukoğulları ve Zengilerin direnişleri Haçlıların bütün Arap yarımadasını ele geçirmelerine engel olmuş, işgalleri Antakya, Urfa, Kudüs ile Suriye ve Filistin’in kıyı şeridiyle sınırlı kalmıştır.

Türkler, Fatımiler, sair başka batıni mezhepler karşısında yok olmanın eşiğine gelen Sünni İslamı kurtarmalarından sonra, bu sefer de Haçlıların karşısına dikilmişler İslamı ikinci defa da yok olmaktan kurtarmışlardır. 

DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

http://blog.milliyet.com.tr/tarihte-turk-arap-iliskileri--4-/Blog/?BlogNo=582320

 

 
Toplam blog
: 6
: 630
Kayıt tarihi
: 03.10.17
 
 

Ege Üniversitesi, İletişim Fakültesi mezunuyum. Evliyim, Barlas adında 8 yaşında bir oğlum var. T..