Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Aralık '10

 
Kategori
Siyaset
 

Taş atanları affet! umurta atanları haşat et!

Hatırlarsak uzun süre gündemimizi “Taş atan çocuklar” işgal etmişti. Hangi TV kanalını açsak, “Taş atan çocukları”n mağduriyetinden bahseden ve hemen her konuda olduğu gibi bu konuda da “uzman” köşe yazarlarının “ahkam” kesmelerine şahit olmuştuk.

Önce sanki iktidarmış gibi muhalafeti baştan aşağı eleştirirler sonra iktidarı da son yılların modası olduğundan bir “açılım” yapmaları için yönlendirirlerdi. Bırakın bu çocukları hayata küsmesinler, devlete düşman olmasınlar, tek yaptıkları “taş atmak, cana geleceğine cama gelsin, ne olur ki” türünden söylemleri de ihmal etmezlerdi. Sonunda da böyle bir yasa çıktı sanırım, sanırım diyorum çünkü ülkemizde yasa çıksa dahi uygulamasında her zaman soru-nlar çıkar.

Halbuki üniversite gençliği “taş” atmıyor, “yumurta” atıyor.Yumurta mı “Can” yakar, “Taş” mı? “Yumurta mı “Cam” kırar, “Taş” mı?”

İkinci 12 Eylül’den sonra artık “yumurta” “Can” yakıyor besbelli. Öyleyse yeni “açılımımız” ; “Taş atan çocukları affet, Yumurta atanları haşat et”.

Yazıyı noktalayayım derken dün bitirdiğim “Zulümhane” adlı kitaptan bir bölüm aklıma geldi. Mustafa Balbay Silivri’den Cumhuriyet gazetesine yazdığı günlük yazılarından birinde Dreyfus davası ve Emile Zola’nın bu konu hakkındaki yazısından alıntı yapmış. Hapishane yönetimi gardiyanları yollamış ve “Bu yazıda bir sorun var demişler”, Balbay’da neresinde sorun var diye sormuş?

Görevli gardiyan “siz kelimelerle çok oynuyorsunuz. Bazen bölüyorsunuz, farklı anlamlar çıkarıyorsunuz. Bazen çok bilinen bir kelimeyi farklı bir anlam çağrıştıracak şekilde söylüyorsunuz” demiş. Balbay “tamam ama bu yazımda böyle bir şey yok ki” diye cevaplamış.

Gardiyan “Dreyfus…demişsiniz” Evet demiş Balbay’da Dreyfus’un başından geçenleri anlattığım bir yazı. Gardiyan; “Dreyfus diye bir var mı?” diye akabinde sormuş. Balbay’da “Tabii var Yazdığım gibi adamı gizli belge bulundurmuşsun, casusluk yapmışsın diye suçlamışlar. Sonunda de beraat etmiş.” demiş. Sonunda Gardiyan sormak istediğini sormuş;

“Mustafa Bey siz Dreyfus derken birilerine DEYYUS demek istemiş olmayasınız.”

Dreyfus’a “Deyyus” denemez ama kime denir ki acep?

www.celaltoroglu.com

 
Toplam blog
: 115
: 586
Kayıt tarihi
: 29.01.07
 
 

Tarsus Amerikan Lisesi (1984) O.D.T.Ü - İnşaat Müh. (1989) SUNY at Buffalo - Yüksek Lisans (1992) 19..