Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Nisan '13

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Tasaruf oranları alarm veriyor

Uzun zamandır kaleme almak istediğim bir yazıydı, malum hafta içerisinde ağırlıklı olarak borsa endeksiyle ve hisse senetleriyle uğraşıyoruz bu nedenle hafta sonunu fırsat bilerek bu çok önemli konuya vakit ayırdım. Birçok insanın kredi kartı asgarisiyle geçindiği, kuyumcuların kredi kartıyla bakiye çekip nakit verdiği, insanların doğum yapmadan önce çocuğu doğurmak için ihtiyaç kredisi çektiği bir ülkede yaşamak ve ekonomiyi izlemek...

Ekonomiyi izlemek derken aslında yaptığımız malumun ilanını beklemek, nedir malum olan ne zaman yapılacak ilanı?

Malumumuz şudur: Türkiye reel gelirleri düşük olan bir ülkedir. Bu ülkenin tasarruf yapma ihtiyacı oldukça fazladır, buna rağmen Türkiye son yıllarda bırakın tasarruf yapmayı açıldıkça açılmış ve GSYH/özel tasarruf oranları Dünya ülkelerinin gerisine hatta bir hayli gerisine geçmiştir.

Aşağıdaki grafiği Dünya Bankası’nın çalışmalarından seçtim:

Grafiklere buradan ulaşılabilir.

Grafikten de görüleceği üzere Türkiye 2002 yılından itibaren hızla düşük tasarruf düzeyine geçmiştir. Geldiğimiz noktada 2001 krizinde dahi tasarruf oranlarımız 2010'dan daha yüksek seviyededir. 2010—2012 yılları arasında tasarruf oranlarımızın artmadığı ve daha da düştüğü bilinen bir gerçektir. Görünen o ki oranlardaki düşüş hızla devem etmekte ve hızla halkın cebindeki varlık stoğu azalmaktadır.
Bir de aşağıdaki grafiğe bakalım:  

Bu nedir arkadaş ya? Bu nedir? Ben burada ekonomik başarı gören gözün üzerindeki alnı karışlarım. Söylediklerimin sonuna kadar arkasındayım. Ekonomik başarı verdim borca parayı borcunu kazancın sandın aldın harcadın refahın arttı sandın sarmalıyla açıklanamaz. Ekonomik başarı Gelir > Tasarruf > Yatırım > Büyüme > Kalkınma ile açıklanır. Bu gün kendimi zengin sanmışım ne fayda? Düne kadar Yunanistan’ı İspanya’sı da kendini zengin sanmıyor muydu? Şimdi hallerine sokaktaki kediler gülüyor.

Toparlayalım:

Arkadaşlar Yukarıdaki tabloda görünen şudur: Türkiye ABD’den sonra en düşük GSYH/tasarruf oranına sahip ülkedir. Ancak sanılanın aksine Türkiye bir Amerika değildir ve ekonomik olarak olması mümkün de değildir. (Sadece Türkiye değil Rusya’sı veya Çin’i de ekonomik açıdan bir Amerika olamaz) Bunu elbette Amerikancı olduğumuz için söylemiyoruz, en basitinden adamlar Rezerv para kullanıyor! Yıl sonunda basıyor parayı ve yaslıyor kendi ülke açığını onun bunun ülkesinin kasasına, senin benim Merkez bankamızın kasasına… Kendimizi üç gece sıcak para girdi diye küçük ABD zannedersek çok işimiz var demektir. Türkiye çokça defa zor günlerinde dışarıdan umduğu yardımları bulamamıştır, olası bir iç nakit oranı ihtiyacında içeride yeteri kadar birikim olmaması işleri hangi boyutlara taşıyabilir bunu sistemin başındakiler düşünüyor mu; yoksa düşünüyor gibi mi yapıyor bunu elbette şuan bilemiyoruz. Bildiğimiz tek şey ak akçe kara gün içindir.

Devamı yarın.
Özel Korkut ÖZTÜRK

 
Toplam blog
: 194
: 1098
Kayıt tarihi
: 24.10.11
 
 

Ekonomist, stratejist, teknik analist ..