Tavacı Recep Usta İzmir'de :)

Üç hatun dışardaydık bugün yine :)

Fransız Kültürde Jean-Pierre Jeunet'nin ''Delicatessen'' filmi vardı, beğenmedik çıktık.

Biraz Kıbrıs Şehitleri'de oyalandık, oturduk çay içtik sonra Kordon'a geçtik.

Gelip geçerken bir bina dikkatimizi çekmişti.

Tadilat yapılıyor, bahçesi düzenleniyordu.

Önünden geçerken baktık işçiler filan var, çiçekler dikiliyor, masa sandalyeler taşınıyor.

Durduğumuzu görünce davet ettiler ''buyrun'' dediler, bahçeye girdik.

Balkondan bizi davet eden bey işletmeciymiş, hem binayı gezdirdi bize hem de heyecan ve şevkle anlattı gözleri parlayarak:

Tavacı Recep Usta restoranlarının İzmir şubesi olarak açacaklarmış orasını.

22 Ocak'da açılış varmış, son düzenlemeleri yapıyorlarmış.

Biz üç hatun hem geziyoruz hem de bakıyoruz.

İç dekorasyonu çok beğendim.

Masaların yerleşimi, duvar kağıtlarının seçimi, aydınlatma güzel olmuş.

Kordon'dan manzarayı bastırmayacak dinginlikte, insanın içini açan ferahlıkta dekora edilmiş.

İki katı gezdirdiler bize, Recep bey de oradaymış, tanıştık sonra çay ikram etmek için bahçeye davet edildik.

Bina önceden konut olarak kullanılıyormuş; restoran olması kararlaştırılınca garaj olan kısma kafeterya yapmışlar.

Bahçeye bol bol çiçek dikilince çok hoş bir ortam olmuş.

Peyzaja bayıldım.

İki tane palmiyenin etrafını camla çevirip kuş bahçesi de yapmışlar.

Birisinde kanaryalar diğerinde muhabbet kuşları ve papağanlar var.

Cıvıl cıvıl kuş sesleri arasında denizin manzarasından, çiçeklerin renk cümbüşünden başımız dönmüş halde içtik çayımızı.

''Hayırlı uğurlu olsun.'' dedik tebrik ettik, kalktık.

Bu restoranın ününü Ankara'dayken çok duymuştum, gitmek nasip olmamıştı, pek üzülmüştüm gidemedim diye.

''İstemesini bilenin, herşey ayağına gelirmiş.'' lafı hakket doğruymuş :)

Hayat işte :)