Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Ocak '21

 
Kategori
Tarih
 

TBMM de Demirci Savaşı

Yunan işgal kuvvetleri 1920 haziran aylarında hiç bir direniş görmeden elini kolunu sallayarak Anadolu içlerini istila ederken Temmuz'un 15.lerinde Demirci dağlarında çok şiddetli bir direnişle karşılaştı. Yunan komuta konseyi bu beklemediği olay karşsında öyle afalladı ki ölüleri günlerce kurda kuşa yem olup, çevreyi kokuttu. Bir yıldan beri milli ordu kurma çalışmalarıyla uğraşan Ankara millet Meclisi Bursa'nın işgal haberleriyle moralman yıkılırken Demirci'den gelen telgraftaki haberler ilaç gibi geldi.Meclis Başkanı hemen genel oturum istedi ve vekillere müjdeyi verdi. Ankara Meclisi ilk zaferini kazanmış Yunan askerine ilk darbeyi indirmişdi. 21 temmuz ,1920 oturumunda M.Kemal'in Meclis'e verdiği Demirci Raporu;şöyledir;
 
Demirci olayı hakkında açıklama yapılması uygun bulunmuştu. Demirci bölgesindeki son olayları anlatabilmek için izin verirseniz, birkaç gün önceki tarihten başlayarak cereyan eden olayları sırasıyla arz edeyim. Bu bildirilerimin bir çoğu hepinizce bilinir. Yalnız ben olayları birbirine bağlamış olacağım. 12 Temmuz tarihinden önce, işitilmiş bulunacağı şekliyle Salihli çevresinde bulunan Yunan bölüklerinde, fazla bir faaliyet hissedilmişti. Bu faaliyeti izleyen Yunanlılar 12 Temmuzda Borlu’yu işgal ettiler. O bölgede olan arkadaşlarımızın tamamının bildiği üzere ki Demirci’nin güneyinde aynı günde Yunanlılar iki kol ile kuzey yönünde yürüyüşe devam ettiler. Birisi Gördes yönünde, diğer birisi de Demirci yönünde idi. Her iki yönde yürüyen kol, 12 Temmuz akşamına kadar o yön üzerinde bulunan Bozköy’ü işgal etti. Bu durumda birkaç gün kaldılar. Etrafında bulunan Müslüman halkın ellerindeki silâhları toplamakla uğraştılar. Düşmanın bu hareketi üzerine Demirci’de, Simav’da bulunduğunu kabul ettiğimiz bazı Kuva-yi Millîye ve gönüllü kuvvetleri yazık ki düşman ile karşı karşıya gelmeden dağılmışlardır. Düşman 12 Temmuzdan 21 Temmuza kadar bu durumda kaldı. Ondan sonra tekrar kuzeye doğru yürüyüşüne devam etti ve Temmuzun 21’inci günü Demirci’nin güneyinde bulunan Hadi Değirmeni’ndeki ufak bir müfrezemizle karşılaşarak bu müfrezeye taarruz etti. Üstün düşman kuvvetleri karşısında kalan müfreze, geri çekilmek mecburiyetinde kaldığından Yunanlılar Demirci mevkiini işgal ettiler. Bir iki gün sonra Yunanlılar Simav yönünde yürüyüşlerine devam etmişlerdi. 23 Temmuzda Hisarköyü çevresine kadar geldiler. Fakat burada durmadılar. Biraz geriye çekilerek Demirci’nin biraz kuzeyinde bulunan Demirci dağlarında bir konuma yerleştiler.
 
25 Temmuzda idi, yani bundan iki gün sonra Kütahya ve çevresi Komutanlığı’na tâyin edilen Ethem Bey, beraberindeki kuvvetlerle Kütahya’dan Simav tarafına hareket ettirildi. 26 Temmuzda Simavlılar; yahut Simavlıların arasında bulunan bazı zararlı ve karşıt görüşlü kişiler, doğrudan doğruya Yunanlılar ile işbirliği ettiler (kahrolsun sesleri). Hatta düzenlemeye çalıştıkları ufak tefek müfrezeleri doğuya doğru Kütahya genel yönüne tâ Gediz’e kadar göndermişlerdi. Ethem Bey; kuvvetleri ile 30 Temmuzda Simav çevresine geldi. Simavlılar yanlış bilgilendirmelerin etkisiyle muhalif durum aldılar ve kendilerine yapılan öğütleri kabul etmediler. Bunun üzerine doğru yola döndürülerek Simav’a katıldı ve bu kuvvetler burada kesinlikle durmaksızın Hisarköyü yönünde yürüyüşlerine devam ettiler ve aynı günde 30 Temmuz günü Demirci’nin 10 kilometre kadar kuzeyinde bulunan Yunan kuvvetleriyle temasa geldiler ve bu kuvvetlere taarruz ettiler ve bu taarruz sonucunda düşmanın durumu sarsıldı ve beş kilometre kadar güneye geri çekilmek zorunda kaldı. Ertesi günü 30 Temmuz’da düşman, güneyinden birtakım destek kuvvetleri almıştı ve bu kuvvetleri aldıktan sonra Ethem Bey kuvvetlerine karşı taarruza başladı. Yedi buçuk saat kadar şiddetli ve ciddî savaşın akışından sonra Yunan kuvvetleri yenildi ve Demirci’nin 5 kilometre kadar güneyine çekilmeye mecbur edildi.
 
Bunun ardından Yunanlılar, tekrar güneyde önemli takviye kuvvetleri aldılar ve 4 Ağustos’ta Demirci’nin güneyine geçmiş bulunan Ethem Bey kuvvetlerine karşı şiddetli ve kuvvetli taarruza geçtiler. Savaş 3 Ağustos’ta başladı, akşama kadar devam etti. 5 Ağustosta tekrar devam etti. Bu savaş sonucunda düşmanın üstün kuvvetleri karşısında kalındığı anlaşıldı. Durum uygun görülmediğinden burada kesin sonuca kadar savaşın devamına bakmaksızın, Demirci’de bulunan kuvvetlerimiz, Demirci’nin doğusuna daha uygun bir mevziye çekildi. Düşman, bu mevzie çekilmiş olan kuvvetlerimizi takip etti ve yeniden taarruza başladı. Cepheden ve yanlardan olmak üzere, özellikle cephenin sol yanına şiddetli taarruzlarını yöneltiyordu. Bu taarruzlar 6 Ağustos’ta bertaraf edildi ve uzaklaştırıldı. Fakat düşman gerçekten önemli kuvvetler almıştı. Gerek savaşta esir edilen Yunanlılardan ve gerek çevre halkından alınan bilgilerden sonra anlaşıldı ki, burada kayıtsız faaliyette bulunan düşman kuvvetleri, numaralarıyla belli olmak üzere, bir tümene varmış oluyordu. 31’inci, 32’inci, 33’üncü Yunan piyade alayları ve ona göre topçu ve süvari kuvvetleri burada savaşıyorlardı. Bu kuvvetler tekrar 14 Ağustos’ta daha şiddetli bir şekilde Ethem Bey kuvvetlerine taarruz etti. Muharebe Ağustos’un 14-15’inci günleri devam etti. 15 Ağustos günü bu taarruzu yapan düşman kuvvetleri fazla sarsılarak ve mağlûp edilerek atılmıştı. Bu düşman kuvvetleri taarruzdan vazgeçirtilmiştir. Bundan sonra 17-18 Ağustos gecesi Ethem Bey kuvvetleri gayet değerli kararlar verdi. Düşmana kendisini toplamaya vakit bırakmaksızın sabaha karşı baskın tarzında bir taarruz yaptı. Bu taarruz sonucunda bütün düşman kuvvetleri tamamen yenilerek ve bozguna uğrayarak Demirci’nin güneyine atılmıştır (şiddetli alkışlar).
 
Hâcim Muhittin Bey (Karesi)- Demirci’nin ne kadar güneyine atıldı Sayın Paşam.
 
Mustafa Kemal Paşa (devamla)- Beş kilometre güneyine atılmıştır. Bu arzettiğim cephe, bilirsiniz, Batı cephesinin merkez bölgesidir. Bunun kuzeyinde, Ertuğrul bölgesi ve güneyinde Uşak bölgesi vardır. Bu iki bölgede söylemeye değer bir olay yoktur. Kuzey cephesinin kuzeyine rastlayan İzmit bölgesinde bazı ufak tefek faaliyetler vardır. Bu faaliyetler bugün bizim lehimizde devam etmektedir.
 
Mustafa Kemal Paşa (devamla)- Efendim, bizim kuvvetlerimiz, arzettiğim gibi,Demirci'de  Demirci’nin güneyindedir. O halde Sındırgı’da bir şey yoktur.
 
(Meclis zabıtları)
 
Toplam blog
: 119
: 225
Kayıt tarihi
: 04.12.17
 
 

İlgi duyduğum alan tarih. Milli mücadele ve Osmanlı tarihine  odaklandım. Gözden kaçan tarihi şah..