TBMM yine karışmış

Dün TBMM'de bir BAKAN ile ilgili olarak yapılan GENSORU GÖRÜŞMESİ sırasında, daha önceleri yüzlercesini gördüğümüz, duyduğumuz bir kavga daha çıkmış. Partiler ve kişilikler adına çok çirkin, çok üzücü, çok düşündürücü bir durum. Ne yazık ki bu mecliste 1990'larda, bir kavga sırasında hayatını kaybeden bir Milletvekilimiz de demokrasi tarihimize geçmiştir.

Anlaşılan o ki ez cümle 11 perde arkasındaki BÜROKRAT ile 15 kavgacı MİLLETVEKİLİ'nin ortaya çıkardığı KANUNLAR da uygulamalarda görüldüğü gibi çatışmalara ve istismarlara yol açıyor. Biliyoruz ki ''acele işe şeytan karışır''. Sanırım kanunlardaki açıklar da bu yüzden ortaya çıkıyor: İnce eleyip sık dokumayınca nelerin olabileceğini hepimiz biliriz.

Bu yüzden de EMEK İSTİSMARI, TELİF HAKKI YENMESİ, KAYIT DIŞI ELDEN ÖDEMELER, GÖTÜRÜ USULÜ, KDV ÖDEYEREK FATURA ALINABİLMESİ CAMBAZLIĞI, ŞİŞİRİLMİŞ FATURA ALABİLME İMKÂNI, TOPTANCILIK, DEFTERSİZLİK, İHALELERİN ŞEFFAF OLMAMASI, SÖZLEŞMESİZ ve SİGORTASIZ İŞ YAPILABİLMESİ her alanda almış başını gidiyor. İşini kuralına göre yerine getirenleri elbette tenzih ederim.

SİZ hiçbir mahmekede OHHH BE ADALET YERİNİ BULUYOR, ADALET YERİNİ BULDU diye bir söz duydunuz mu? Bizdeki kanunların ve dahi icraatın hal-i pür melâli ortada. İşte bizdeki DEMOKRASİ bu! BATI'da ilerleyerek YOL ALAN ve ADALET TESİS EDEN DEMOKRASİ bizde KANUNLARDAKİ ON BİNLERCE noksanlıklar yanında BENCİLLİK BATAĞINA SAPLANARAK YUMRUKLARDA ve KÜFÜRLERDE buluyor ifadesini.

Bu yüzden de adına İÇ HUKUK denilen adalet arama, hak arama mücadlesi kimseleri tatmin etmediği için AVRUPA İNSAN AKLARI MAHKEMESİ'ne koşuyor millet. Ben de hakkımın yenildiğine kaani olduğum ÜÇ HUKUK SORUNLARI yüzünden AİHM'ne gitmek istiyorum. Ne ki iç hukuk da AİHM de HAK ARAMAK için önden peşin peşin: Bir çuval paran olacak arkadaş, diyor! Ancak şu bir gerçek ki : AİHM yargıçları bizdeki ; derme çatma belgeler, adam kayırma, memurların kollanması, adli tıp ve hapisane sorunları, kılı kırk yarmak bakımlarından ve kişilerim maddi ve manevi çıkarlarını kollamak bakımlarından bizdeki mahkeme kararlarına göre çok daha ADİL bir karar çıkartmaya çalışıyorlar.

Bu yüzden diyorum ki ADALET y o k olmaya y o k da bari insanlıktan uzaklaşmayalım; itişip kakışmayalım. Gerekir ise ol kişileri uygun alanlarda bozmaya; çevremizdekilere yaşanan çirkinliklerden ders çıkararak adım atılması gerektiğini öğütleyelim. Düzgün iş yapan kişi ve kuruluşları başımızın tacı yaparak diyebilirim ki : hukuk da tüccar da milletvekili de kırk yıllık bacın da arkadaşın da her türlü çıkar uğruna ; her şeyi istismar etmekten çekinmiyor ve AÇIK arıyorlar bu ülkede. İşin içine bir de şahitsizlik, kanıtsızlık ve kayıt dışılık girince; kim ayıklayacak bu pirincin taşını, dmek zorunda kalıyoruz. Çünkü SÖZ de DOĞRULUK da uçup gitmiş! Ne yazık ki sonunda gizli ya da açık örgütlenmiş olanlar ile GÜÇLÜ OLANLAR kazanıyor; alınteri göz nuur yanında bilek gücü ile çalışanlar ise sürekli olarak kaybediyor.

Buna rağmen birbirine düşmeyen; mutlu, müreffeh, adaletli, birbirini kucaklamaya can atan kişiler olmaya doğru umutla bakan bu MİLLET inşallah çok yakın bir zamanda bu gibi KAVGACI, TARTIŞMACI, YUMRUKLAŞMACI ve DEDİKODUCU kişilikleri tek tek ayıklayacaktır. Aziz Milletimin bu olaylara ne kadar üzüldüğünü ve kendisini teskin etmek için de ''nerede hareket, orada bereket'' diyerek kafa bulduğunu görür gibi oluyorum. Şimdi bir köy kahvesinde olmak isterdim.

Olayın özüne gelelim: Bence on yıldan beri konuşma adabını bilmeyen kişiliği ile temayüz etmiş olan Osman DURMUŞ Meclis İç Tüzüğü hükümlerine göre bir an önce TBMM'den çıkartılmalıdır. Umarım bu SON KAVGA hayırlara vesile olur.

Adaletin yerini bulacağı, kanunların artık Mecliste yazılacağı ve artık işlevini yitirmiş olan gensoru oyununun da bir yana bırakılacağı bir gelecek için dua etmekten başka çaremiz yok.