Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Şubat '15

 
Kategori
Blog yazarları tartışıyor!
 

Tecavüzcü canileri asalım mı, keselim mi, besleyelim mi?

Tecavüzcü canileri asalım mı, keselim mi, besleyelim mi?
 

internetten alınmıştır


Olay vahim... Olay yürek paralayıcı... Olay tahammül sınırlarını aşan cinsten... Hepimizin o yaşta kızları var, bunlara sokağa çıkıyor dolmuşu biniyor, okula gidiyor, geziyor vs..

Benzeri daha önceki olaylarda da söylediğmiz, yazıp çizdiğimiz gibi, çocuklarımızın özellikle de kız çocuklarımızın cinsel taciz ve tecavüzden uzak, emniyet içerisinde olmasını istiyoruz.

Münevver Karabulut cinayetinde olduğu gibi, tecavüz  vahşi cinaytle bitiyorsa toplumsal tepki çok daha artıyor. Bunun böyle olması da doğal çünkü acı çok büyük ve hepimiz için muhtemel...

Ancak, bu tür olaylarda aşırı duygusal tepkiler verip üç gün sonra unutmak yerine, daha akıllı ve mantıklı düşünüp sorunun temelinden çözecek yollar aranmalı...

Akla ilk gelen de elbette cezaların caydırıcılığı oluyor. Bugünki meri ceza yasaları bu tür suçlara karşı yeterince caydırıcı değil...Hapis cezası ne kadar çok olsa da, sonuçta bir gün bir "siyasi"nin ya da "eşi"nin bir af kanunu çıkarması ihtimali her zaman mevcut bu ülkede...

Dolasıyla, ömür boyu hapis bile, on yıl, on beş yıl sonra bitebilir ve bu caniler elini kolunu sallayarak hapisten çıkar ve aramıza katılır... Geçmişte bunun örnekleri de çok yaşandı.

Yahut, kanunların boşluklarından yararlanarak, örneğin akıl sağlığı olmaması gibi, cezalardan yırtma durumları da söz konusu...

O zaman verilecek ceza, caninin hayatını elinden almak olacaktır. Yani idam!...

İdam cezalarının Avrupa hukukundan çıkarılmasının temel nedeni, ölümden geriye dönüşün mümkün olmamasıdır. Yani, eğer adalet yanılır da kişiye idam cezası verirse, ilerde bir zamanda masum olduğu anlaşılırsa, bunun telafisi mümkün olmayacaktır.

Bu nedenle, suç ne olursa olsun, idam öngörülmemiştir... Ancak, Amerika gibi her anlamda gelişmiş bir ülke böyle bir gerekçeye sığınmamıştır... ABD de idam cezası halen uygulanmaktadır.

Bize gelince.... Tepkilerimizin günübirlik ve aşırı duygusal oluşundan olacak, bir kaç gün idamdan hadıma kadar her türlü cezayı tartışıyoruz, ama üç gün sonra rüzgarın yönü tersine dönüyor.

Bir bakıyorsunuz, idam cezası geri gelsin demek çağdışılık oluyor... Bir bakıyorsunuz, hadım etmek insan haklarına aykırı bulunuyor...

Aynı insanlar, bir yandan da bu cinayetlere isyan ediyor, hesap soracağız diye yollara düşüyor... Tamam da bu hesap kimden sorulacak?...

Sucu işleyen kişi akıl baliğ ve bile isteye bunu yapmış ama sen gidip başka yerlerden, başkalarından hesap sormaya kalkışıyorsan sen böyle elim bir olayda bile fırsatçılık yapıyorsun demektir.

Nitekim böyle "milli bir acı" da bile mezhepçilik yapmak isteyen bedbahtlar çıktı...Ali Tezel adlı, güya yazar birisi, utanmadan, sıkılmadan "Alevi, eline, beline, diline sahip olacak da Sünni neyine sahip olacak" diye tivit attı...

Günümüzde kriminaloji teknikleri çok gelişmiş, suçlulun hiş şüpheye mahal bırakmayacak şekilde tesbiti mümkün... Kaldı ki, çoğu zaman suçlu suçunu itiraf da ediyor...

Öyleyse, bu kişiye hak ettiği cezayı vereceksiniz... Bunun hakkı aldığı cana karşılık candır... Yani idamdır... Sadece bu tür suçlarda olmak üzere, özellikle siyasi-fikri suçları dışarda bırakarak, idam geri gelmelidir.

Geçmişte olduğu gibi halkın seçtiği siyasiler için idamı müstehak gören bir kesimin, bu tür vahşi cinayetlerde "insan hakları" savunucusu kesilmeleri ibrete şayandır.

Astırmıyorsunuz bari (şeyini)  keselim, diyorsunuz bu zihniyet yine ortalığa fırlıyor... Bu çağda hadım etmenin insanlık suçu olduğundan behsediyor... Bu tartışmaları yakın geçmişte yaşadık, kimin neyi savunduğunu iyi biliyoruz.

O zaman bu caniliklerle nasıl baş edeceğiz, söyler misiniz?... Potansiyel tecavüzcü ve canileri caydıracak cezayı yasalarınıza koymazsanız her cinayette sonra yollara düşmenin ne anlamı var?

Türkiye, fikir ve siyaset suçlarını bir kenara bırakarak, sebebsiz ve kasıtlı cinayetlerde, özellikle de  şu son Özgecan cinayetindeki gibi vahşice, hurharca işlenmiş cinayetlerde idamı geri getirmelidir.

İdam korkusuyla, her yıl üç cani ruhlu kişi niyetinden vaz geçse, bu bile bir suçlunun idam edilmesine değer... Nihayet suçlu suçunun cezasını çekmektedir, öte yanda masum, günahsız insanların hayatının kurtulması söz konusu...

Sonuç;  Münevver, Özgecan... ve benzeri kızlarımıza tecavüz eden, vahşice katledenleri ya asalım, ya (organlarını) keselim.... Ama illa ki, hapislerde beslemeyelim!

Biz, darbeci Kenan Evren'in dediğinin aksine, siyasi/fikri suçluları değil, canileri, tecavüzcüleri beslemeyelim, diyoruz.

Bu büyük acıya rağmen, metanetini koruyan Özgecan'ın ailesine sabırlar diliyor, acılarını yürekten paylaşıyorm... Kızımıza Allahtan rahmet diliyorum...

Böyle milli acıdan bile mezhepçilik veya siyaset çıkarmak isteyen beyinsizleri de ayrıca lanetliyorum!...

 
Toplam blog
: 1645
: 822
Kayıt tarihi
: 19.01.08
 
 

Edebiyat, kamu yönetimi ve gazetecilik tahsili... 27 yıllık eğitimcilik hayatından sonra emeklili..