Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

Sonsuzluk (Osman Özeker)

http://blog.milliyet.com.tr/yasev

28 Ocak '11

 
Kategori
Güncel
 

Teğmenin dramı

Teğmenin dramı
 

Mehmet Ali Çelebi Askeri Liseyi birincilikle bitiriyor. Harp Akademisini ise dördüncülükle bitirerek, Kara teğmen pilot olarak orduda görev yapmaya başlar. 

20 Eylül 2008 tarihinde İkinci Ergenekon dalgasında “Ergenekon terör örgütü üyesi olmak ve Hizb-ut Tahrir örgütüyle irtibata geçerek darbe hazırlığı yapmak” iddiasıyla tutuklanır. Teğmen Mehmet Ali Çelebi 29 aydır da tutuklu olarak Silivri cezaevinde yatmaktadır. 

Hizb-ut Tahrir örgütünün içine sızarak darbe yapmakla suçlanan teğmen hakkında savcılar “ömür boyu müebbet hapis” istemektedir. 

Halen yargılaması devam eden Teğmenle ilgili öyle bir gelişme oldu ki ortaya çıkan gerçek akıllara durgunluk vermektedir. 

Tutuklama esnasında teğmenin el konulan cep telefonuna sonradan emniyetçe 139 telefon numarasının eklendiği ve bu numaraların birçoğununda Hizb-ut Tahrir üyelerine ait olduğu ortaya çıkmıştır. 

Teğmen Hizb-ut Tahrir üyeleri Kurtça Bektaş’la, 25 kez, Süleyman Solmaz’la ise 90 kez görüştüğü iddiası bulunmaktadır. 

Son gelişmeyle Teğmenin bu kişilerle telefon görüşmesi yapmadığı ortaya çıkmış, zor durumda kalan emniyet ise yapılan sahtekârlığı araştırması gerekirken teğmenin cep telefonuna yapılan yüklemenin “sehven” yapıldığını açıklayarak “suçu görmemezlikten gelme” yolunu seçmesi ise çok düşündürücüdür. 

Hakkınızda ortaya atılan bir suçlama ile ilgili olarak emniyete götürülüyorsunuz, emniyetçe telefonunuza el konuluyor, sonra Emniyetteki bir takım yetkililer sizin telefonunuza bir terör örgütü olan Hizb-ut Tahrir üyesi Mahmut Oğuza ait olan 139 adet telefon numaralarının kaydını gerçekleştiriyor ve savcıda bu kayıtlara dayanarak sizi mahkum ediyor. 

İşin ilginç yanı bu 139 numaranın içersinde, “eşim, kaynanam, eniştem, kayınpeder” gibi isimler kayıtlı. Tutuklu teğmen bekârdır ve bu isimlerin hiç birisini de tanımamaktadır. Mahkemede hâkime verdiği ifadede teğmen “bu isimleri tanımadığını ve kendisinin de bekâr olduğunu” beyan eder. 

Teğmenin bu ifadesi üzerine mahkeme heyeti cep telefonu bilgilerin TİB (Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı) den istenmense karar verir, TİB’den gelen bilgilerde ise Teğmenin cep telefonuna bu 139 numaranın sonradan yüklendiği ortaya çıkar. 

Konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenleyen CHP Konya Milletvekili Atilla Kart yaptığı açıklamada 2008 yılında gözaltına alınan Teğmen Mehmet Ali Çelebi’nin, polislere teslim edilen cep telefonuna, "delil yükleme ve suç yaratma" eylemi gerçekleştirilerek 139 görüşme yüklendiğini, bunun TİB sonuçlarından da anlaşıldığını öne sürdü. Kart, TİB sonuçlarına göre, Çelebi’nin telefonuna sonradan kaydedilen 139 numarayla ilgili ortada hiçbir iletişim kaydının olmadığını söyledi. Atilla Kart “Şüpheliye iftirada bulunmuşlardır. Üretilen bu deliller gerekçe gösterilerek, Teğmen Çelebi 2 yılı aşkın süredir tutuklu yargılanmaktadır. Emniyet içinde örgütlenen, devlet nüfuzunu organize bir şekilde kullanan ve en önemlisi, hem bürokratik hem de siyaseten himaye edilen bir örgüt vardır" diye konuştu. 

CHP milletvekili Atilla Kart’ın da ifade ettiği gibi 29 aydır tutuklu bulunan teğmenle ilgili emniyette “sehven” yüklendiği iddia edilen 139 konuşma ve telefon rehberi sahtekârlığının hesabını kim verecektir. Bu olay toplumda herkesin aklına “devletin nüfusunu kullanan bazı yetkililerin yetkilerini aşarak kimileri hakkında delil üretme yoluna saptığını, bu olasılığın her zaman olabileceğini” düşündürmektedir. 

Böyle bir şüphe dahi bir hukuk devleti olan bu ülkeye ve devlete büyük bir zarar getirmekte, hukukun üstünlüğüne olan inançlar zayıflamaktadır. 

Türk Ordusun başarılı genç bir subayına yapılan bu hukuk dışı uygulama toplum vicdanını sızlatmıştır. 

Temennimiz ve dileğimiz bir an önce genç teğmene yapılan bu yasa dışı delil yaratma girişiminde bulunanlar su yüzüne çıkarılarak hesap sorulmasıdır 

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk Afyonkarahisar Kolordu Dairesinde subaylarına konuşmaktadır ve subaylarını uyarmaktadır: 

“Bir milletin ordusunu imha etmek için mutlaka subayları mahvetmek ve aşağılamak lazımdır” demektedir. Son dönemlerde ordu üstünde oynanan oyunlara bakılınca Atatürk’ün sözlerin ne kadar doğru olduğu görülecektir. 

Sonsuzluk ( Osman Özeker) 28.01.2011 

 
Toplam blog
: 287
: 3107
Kayıt tarihi
: 11.07.08
 
 

1949 Konya Ereğli doğumlu olup, halen İzmir'de oturmaktayım. A.Ü. Eğitim Fakûltesi mezunuyum  Ata..