Tehdit Algısında Birinci Sırada ABD, AB

Yıllarca ulusal tehditlerimiz yayınlandı, yayınlanan tehdit algılamaları kimi zaman PKK, IŞİD, DEAŞ oldu. En sonunda son tehdit sıralaması değişti ve uzun zamandır Türkiye’nin altını oyan bir grup.

PKK lideri Abdullah Öcalan Suriye’de bulunurdu. Ne zaman ki Suriye’den çıktı. Rusya, İtalya derken Afrika’da sepetlenip bize verilirken o gazla hem Ecevit hem de Bahçeli kazançlı çıkmıştı. Biz de zannetmiştik ki, biz yakaladık. Ancak yıllar sonra anlaşıldı ki, olay sadece bir takasmış. Değerli olan, deşifre olmamış olan alınmış, deşifre olan ise bize verilmiş. Hem de asmamak, semirtmek ve kuş sütü ile beslemek şartıyla aldığımız emanetmiş.

Bunca zamandır tehditler sıralanırken, şimdi anlıyoruz ki, birinci tehdit ABD, ikinci tehdit AB, üçüncü tehdit belki de bu tehdidi sıralamanın başına koymak gereklidir o da cehaletimizmiş. Bu ülkede yıllarca sopalar tehdit olarak algılanırken, sopanın tuttuğu eller her daim görmezlikten gelindi. Bu 1945 yılında savaşın galibi Amerika ve onun emrindeki emir erleri. Avrupa NATO’dan dolayı ABD’nin kontrolünde iken, Rusya ile yalandan rekabet ediyormuş gibi görünerek yıllarca iyi polis, kötü polisi oynamaya çalışmaktalar. Delil isterseniz, Birinci Dünya Savaşında da İkinci Dünya Savaşında da müttefik olan ABD ve Rusya arasındaki pazarlıklar nasıl sonuçlanacak birlikte göreceğiz. Görmekten ziyade böyle bir ülkede her zaman her duruma hazır olmak ve barışı korumak için savaşa hazır olmak, savaşa hazır olabilmek için de teknolojiye, üretime daha da fazla yatırım yapmak zorundayız.

Devletler dost olmaz. Kardeş devletler birbirini yok ederken, (Yıldırım Beyazıt ve Timur Müslüman’dı, Yavuz ve Şah İsmail Türk’tü) başka devletlerin, dostluğundan medet ummak bir devlet yöneticisine ve bu coğrafyada yaşayan, sorumluluk hisseden hiç kimseye bu durum yakışmaz. Kim ki Türkiye’yi bir milletin fikirlerine, kararlarına angaje ediyorsa bilerek hata yapıyor ve büyük risk alıyor demektir. Bilimde çığır açabilir ve milli bir hareket başlatabiliriz. Buna birçok belediye hatta futbol takımı dahi destek verebilir. Neticede yıllardır yabancı futbolcu ithal eden belediyeler ve futbol takımları daha birer futbolcu almak suretiyle bu başarılabilir.