Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Ocak '08

 
Kategori
Felsefe
 

Tek başınalık

Tek başınalık
 

Tek başına, hiç kaldınız mı tek başınıza..?? Şimdiden duyuyorum kalmaz olur mu insan hiç tek başına dediğinizi, kalır elbet kalmaz olur mu hiç..!! Ne kadar sürer bu tek başınalık bir gün, bir hafta, bir ay veya bir yıl, bir ömür sürer kimilerin ki ne yaparlarsa yapsınlar olamazlar iki kişi..

Genelde umutsuzlar tek başınadır; yoktur hiçbir kimseleri hiçbir şeyleri; hep hayallerinde, düşlerinde yaşarlar güzel günlerini.. sınırlıdır ama o güzel hayaller, sizin hayallerlerinize benzemez; çünkü o kadar büyük ve geniş değildir dünyaları.. korkutur yaşananlar o yüzden durmadan kaçarlar içlerindeki mağaranın derinliklerine doğru, sonu karanlıktır nasıl olsa..

Bir de kibir bırakır sizi tek başınıza, almazsınız yanınıza kimseyi çıkmışsınız birkez dünyanın tepesine neden paylaşasınız ki gözlerinize sunulan eşsiz manzarayı.. Bilmezsiniz ki sizin değildir; gördüğü her şeye sahip olanı gördünüz mü..?? küçük insancıklar sizin için panayırda cambazı aşağıdan yukarı hayranlıkla izleyenlerden farksız, cambazsınız siz, bir gün düşeceğinizi bile bile elleriniz cebinizde tek başına yürürsünüz ipin üstünde...

En acı anınızda kalırsınız tek başınıza herkes de olsa yanınızda, görmez o gözler kimseyi işitmez kulaklar etrafındaki titreşimleri, algılamaz zihniniz hiçbirşeyi, dev duvarların arasında tek başınıza duruyorsunuzdur; üstünüze doğru gelmeye başlar duvarlar ve siz tek başınıza hiçbirşey yapamazsınız. Sadece ellerinizle yüzünüzü kapatmaya çalışırsınız nedenini bilmeden, hiçbir fayda sağlamayacağını bile bile...

Hele bir de korkaksanız işte o zaman vurur on ikiden tek başınalık, kimse de yardımcı olamaz size emin olun..!! Öyle sadece karanlıktan, yüksekten felan değil bahsim; müezzin değilsin ki çıkasın sıvası dökülmüş camimin üç şerefeli minaresine, aydınlıklar içindeki evine giderken geçmezsin ışığı yanmayan yolları mucurlu sokağımdan olur biter; bahsim hayat denen deyyus'dan korkanlara onlar ne yapsınlar; yapacak hiçbirşeyleri yok. Ya sabır Allah çekip günlerini dolduracaklar; ya da berduş olup koyverecekler kendilerini, korkarlar ikinci birisini almak hayatlarına yapamazlar, istemediklerinden değil yapamadıklarından... Kimse yardım edemez; çünkü kabul etmez korkan insan yardımı, herşeyden korktuğu gibi ondan da korkar.

Bakmayın aslında hiç de kötü değildir tek başınalık, hele de hal-i ruhiyeniz müsaitse tadından yenmez; kimsecikler giremez küçük ülkenize orada herşey sizden sorulur. Dili, dini, rengi, ırkı, bayrağı herşeyi size aittir; hepsi sonradan kazanılmıştır, size sunulmamıştır. Yasasını kendin kurduğun ülkede hiçbir şeye şikayetinde olmaz, başına ne gelmişse senden gelmiştir, mutluluk da acı da senin yasalarına göre olmuştur; bardağı kıran da kulağı çeken de sensindir. Kurduğun yasanın değişmez tek maddesi kabullenmemek ikinci bir sesi...

 
Toplam blog
: 18
: 1334
Kayıt tarihi
: 18.08.06
 
 

1980 yılı Gaziantep doğumluyum. Bir çoğu gibi üniversiteden yeni mezun oldum; bir bankada görev yapm..