Tek mi, paket mi?

29.09.10 Bu kısır tartışmanın, bu ucuz atışmanın süresi yok sanırım… Yok olmalı… Arkadaşlarla aramızda konuşurken bile bu denli ‘yorucu-anlamsız’ çekişmelere izin vermezken, ülkeyi yönetenlerin hır-gür ne dedikleri anlaşılmaz olması karşısında duruyorum… Durmakla birlikte de; donuyorum! Ülkenin dört bir yanından ‘serinleme’ haberi almış olsam da; Çukurova’da yanınca, üşümeyi unutunca, şaşkınlık yaratıyor ister-istemez donmak! Donmak eylemi! Bakın anlatayım: Birbiriyle bağlantısını olmayan, birbirine karşıt ikibuçuk düzine yasa bir araya getirilerek geçtiğimiz günlerde halkoylamasına sunuldu; unutmadık değil mi? Muhalefet, ekranda karşısına çıkaramadığı başbakana ‘gelin bunları birbirinden ayıralım, diğerlerine biz de destek olalım’ demesine karşın, hiçbir olumlu yanıt alamadığı gibi yalancılıkla, şerefsizlikle, darbecilikle suçlandık! Suçlamalar ne denli gerçekçiydi… Suçlamalar ne denli inandırıcıydı… Ama alınan sonuç, oy kullanan nicel çoğunluğun onayını alınca denecek bir şey kalmadı! Nitel, demiyorum… Nicel, diyorum… Nicel çoğunluk, anlamadığı, bilmediği halkoylamasına sunulan yasaya yüzde ellisekiz oy vererek, yasaların değiştirilmesini onayladı… Şimdi bu olanlarla, bugünkü bazı gelişmeleri yan yana koyarak karşılaştıracağım… Şöyle ki… Halk oylamasında yirmialtı madde yer aldı. Tamamı birden oylandı. Birkaç gündür ‘türban’ konusu tartışılıyor! Muhalefet ‘türban’ ile birlikte YÖK’ün, seçim barajının, dokunulmazlığın da çözümüne yönelik çalışmalar başlasın, diyor! İktidar, yok yalnız türban konuşulsun, diyor! Muhalefet, hepsini bir pakete koyalım, diyor! İktidar, paket olmaz tek, diyor! Paket mi, tek mi? Tek mi, paket mi? Beyinlerin üzerinde paranoya bulutlarının gezinmemesi olası mı? Yirmialtı maddeyi ‘paket’ yapıp halkoylamasında seçmene sunmak için her türlü yolu deneyeceksin! Ancak… Dört maddeyi ‘paket’ yapıp muhalefetle görüşemeyeceksin! Bu kısır tartışmanın, bu ucuz atışmanın süresi yok…