Teknik direktör falı

Aykut Kocaman'ın istifasının üzerinden 1 haftadan daha fazla bir zaman geçmiş olmasına rağmen Fenerbahçe'de teknik direktörün halen daha belirlenememiş olması maalesef büyük sıkıntılarıda beraberinde getirecek gibi görünüyor. Alper Potuk'tan sonra Bruno Alves ile de anlaşma sağlandı. Ancak gelecek teknik direktörün kim olacağı ve nasıl bir futbol anlayışına sahip olduğu belirsizliğini koruyor. Aslında Fenerbahçe yönetiminin papatya falı açar gibi teknik direktör araması kulübün halen daha kurumsallaşamadığının göstergesidir.Ersun Yanal, Mustafa Denizli, Yılmaz Vural, Lucescu, Löw, Juup Heynckes , Louis Van Gaal, Robert Prosinecki  gibiggggibi gibi değişik bir sürü adayın olması işin daha da uzamasına sebep olacaktır. Adı geçen adaylardan boşta olan isimler  Mustafa Denizli ve Juup Heynckes olarak görünüyor. Mustafa Denizli daha önce Aziz Yıldırımla çalışmış ve onu tanıyan birisi olarak bu görevi kabul etse bile en ufak başarısızlıkta istifa etmeye en hazır isimdir. Ayrıca Musatafa Denizli ile ilk sezonda şampiyonluk gelse bile istikrarlı ve uzun soluklu bir dönem beklemek hayalcilik olur. Gittiği her takımda ilk sezonunda başarıya ulaşmasına rağmen sonrasında hep düşüşler yaşayan bir teknik adamsır Denizli. O yüzden daha önce başarılı olmasına rağmen denenmiş bir isimle yeni bir maceraya atılmak çok gerksiz zaman kaybı olacaktır.

Yabacı adaylardan Lucescu'nun Fenerbahçe'ye sıcak bakmadığını bilmek için dahi olmaya gerek yok. Hem Galatasaray hem de Beşiktaşı çalıştırdığı dönemlerde sürekli olarak Fenerbahçe ile ağız dalaşına girmiş bir yabancının Fenerbahçe tribünlerince ne kadar benimseneceği; aynı şekilde Lucescu'nun takımı ne kadar sahipleneceği soru işaretleri ile doludur. Hem yüksek maliyeti hem de yukarıda bahsettiğim sebeplerden dolayı bu iş de olmaz gibi görünüyor. Ayrıca Lucescu gibi akıllı bir adamın Türkiye'de çalıştığı dönemde çalıştırdığı takımların ne kadar kollandığını bilmesi de kariyerini böyle bir riske atmak istemeyeceğini düşünüyorum. Diğer adaylardan Löw ve Van Gaal ise şu anda milli takımlarının başında dünya kupasını kazanmak istiyorlar ve bu isimleri Fenerbahçe'nin başına getirmek Mars'a gitmekten daha zor görünüyor. Ama Aziz Yıldırım bu iki isimden birini takımın başına getirebilirse başkanlık ömrünüde en az 3 sene daha uzatır.

Diğer yabancı adaylarından Heynckes ise  Bayern Münih ile başarılara doymuş ve yaşlı olduğu için büyük rsik olur. Ayrıca Heynckes'in kariyerindeki başarıları sadece Bayern Münih ile kazanmış olmasıda dezavantaj olarak duruyor. Çünkü bilmediği bir ligde kısıtlı bütçe ile ligde belki şampiyon olunabilir ama Avrupa'da başarı çok zor görünüyor. Ama futbolculuğunda forvet oynamış olması takımın atak bir futbol oynayacağı anlamına da geliyor. Robert Prosinecki ise Türkiye Ligini tanıması dışında hiç bir artısı olmayan bir isim. Eğer bu isimle anlaşılırsa büyük hayal kırıklığı olur.

Ersun Yanal gibi gittiği her takımda kısa vadede ve düşük bütçelerle nispeten başarılı olmuş. Yönettiği takımlara hep atak bir futbol oynatmış olması en büyük artısı. Ayrıca Trabzon haricinde bir büyük takımda görev yapmamış olması ve Milli takım macerasındanda hatırlanacağı üzere kariyerinin parlak olmayışı Fenerbahçe gibi büyük bir camiada soru işaretleri yaratacaktır. Yani bir Aykut Kocaman kadar sabır gösterilmeyeceği de gerçektir. Ersun Yanal aslında Aykut Kocaman'ın projesinin devamı olabilecek tek aday.  Eldeki kadroya bir kaç takviye ile göze hoş gelecek futbolu kısa sürede oynatabilirse bütün dezavantajlarını siler atar. Ama tersi bir durumda da maalesef çok uzun ömürlü olması mümkün değildir.

Bütün bu sebeplerden dolayı Aziz Yıldırım'ın kararını bir an önce verip yeni teknik adamına yeni sezona ve şampiyonlar ligi elemelerine daha çok hazırlık yapabilmesi için daha fazla süre vermesi gerekiyor.