Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Mart '13

 
Kategori
Blog
 

Teknik Servis, Neden "Tekler?!"

Teknik Servis, Neden "Tekler?!"
 

Geçen haftadan bu yana, “galeri ekleme” konusunda sıkıntımız vardı. İdaremizin teknik servisine müracaat ettik e-mail’le. Bir haftadır cevap yok.

Biz blog’cuları, blog idaresiyle bütünleşmiş olarak biliriz. . Yanılıyor muyum? Buna rağmen, İdaremizin “teknik servisi’nin” ne atlıya, ne de eşekliye selam vermediği de bir gerçek.

Biz bu teknik servisi, daha önce yakından tanımıştık. Bundan 7 yıl evvelki cahiliye dönemimizde, aynı şeyi, aynı gün, iki defa üst üste sorduğumuzda: “ Bununla üçüncü oluyor. Daha önce anlattık ya bre!” demelerini de unutmadık. Problemimizi öğrenip öğreneceğimize pişman olmuştuk.

Blog’daki şefimiz, doğum izni alarak ayrılmış. Birileri telefona  “Başak Hanımın telefonu” diyerek çıkıyor. “ Hoca’nın  kasesindeki çorbanın, suyunun suyu” dercesine.  Ama, çözüm üretemiyor, arkadaşına havale ediyor. Diğer ses de sinirli bir eda ile sorunları acele acele  dinleyip, işi “teknik servise” aktaracağını söylüyor. Ne ismimizi alıyor,  ne cisminizi. Sarı çizmeli Mehmet Ağa.

Kafamıza dank etti ki, her servisin ehli vardır. İzinli ayrılmalarda, geride  gümbürtüler kopmaktadır. Şu kanaate vardık ki, “teknik servis, tekliyor” Bıkkınlıkları da cabası.

Şimdi; İdarenin peylediği, bir bütün halinde, teknik servisin mesleki kariyeri, şusu, busu bizi ilgilendirmez. Sorunlara duyarlılığı ve izalesi ön plandadır bizler için. Bir bütünsek, bu hizmet verilecektir.

Evet! Teknik servis bizlere hizmet vermekle yükümlüdür. Bundan kaçamaz, geciktiremez,  uyutamaz, savsaklayamaz ! Yoksa adama sorarlar: “Ne hakla, otuz beşe bakla. Alan da gaçan mı? “ diye.

Şimdi anlıyoruz ki, doladığımız yumak yuvarlandı gitti, şimdi ipin ucunu bulamıyoruz. “Ortada kala kaldık” hissiyle doluyuz şu an.

Başı çeken kervan dağıldı. Düzlüğe çıkıldığında kervanın yeniden dizileceği mi ümit edilmekte? Bloğumuzun yeni yüzünü onaylayanlardan biri de benim. Blog’lardaki bu, bozulan, aksayan, kayan, raydan çıkan bozuk düzen nedendir? Neden müşküller aktarıldığında, yan çizerler. Sen o zaman neyin nesisin, kimim fesisin diye sormazlar mı? Soruyoruz işte: " Sen necisin ve kimsin? Kariyerin ne?"

Blog İdaremize yamanmış, astığı astık, kestiği kestik görüntü veren, burnundan kıl aldırmayan, yeri geldiğinde de azarlayan bu zihniyet, Milliyet Blog Camiasında nasıl barınıyor? Teknik demek, bloğa hükmetmek midir? Bizim kariyerimiz belli:  “Yazdıklarımız”. Sizinki meçhul. Bilmek hakkımız.

Hiç mi teknik görmedik. Hepten cahil miyiz? Taşrada, burnumuzun dibinde nice teknik adamlar var, harikalar yaratıyorlar. Bizim tekniğimiz, bizlere tepeden bakıyor. Biz, hep birlikte bir bütün değil miydik?!

Kısacası idare, bu teknikten kurtulmalı deriz, gözünü taşraya çevirmelidir. Olmuyorsa, biz blogger’lerle daha itinalı ve hızlı, parmağımızdaki yaraya müdahale etmelidir. İdaremiz, bunu sağlamalıdır.

Sevgili İdaremiz, tekniğin bu  günkü durumunu görmelidir. “Bu konu, bizim iç meselemizdir” Zülfü yare dokunur diyerek, bu yazıyı, fark ettiğiniz anda, yayından kaldırırsanız, vebal, tamamen idaremize ait olacaktır.  “ Yayın ilkelerine aykırı” demeyin bana. Bunu ancak Sayın Genel Müdürünüz söylesin. Tabi duruma el koyduğunda.. Nedir sizlerden çektiğimiz yahu! Blog İdaresinin içi,  “kendiniz çalıp, kendinizin oynayacağı yer değildir.! ”

7  yıldır, her kategoride, aksatmadan yazı yazmak için “sahura kalkar gibi”  “klavye başı” yapan, blogger’liğin mukaddesatına inanan. Hayat boyu gazetesi Milliyet olan bir okuyucunuz, bir bloggeriniz olarak bu hususları sergilemek, vazifem olmaktadır.

Bilgilerinize saygıyle sunarken, sevgili Şefimize, doğumda, hayırlı ve sağlıklı güzellikler dilerim.

 

Muzaffer Cellek

İzmir, K.Yaka

 

Gün: Cuma. Saat 18.30

İtibariyle 7 gündür

yazıma yanıt yok 

 

 

 
Toplam blog
: 1616
: 918
Kayıt tarihi
: 13.08.06
 
 

Hayatın dikenli yollarından geçmenin  sırrı, aralarından çabuk geçmektir. Ümit, naylon çorap giyd..