Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Nisan '16

 
Kategori
Deneme
 

Temeli Analık kültürüne dayanan Anadolu İnsanına merhaba

Temeli Analık kültürüne dayanan Anadolu İnsanına merhaba
 

Her şeyden önce  bizlere bu fırsatı veren saygı değer Milliyet Gazetesi Yönetim ve Editörlerine teşekür ederek başlamak istiyorum. Çünkü bir şeyleri palaşmak isteyen bizler için bu büyük bir şans ve fırsattır.
 
Anadolu'nun yedi bölgesindeki tüm taş ve toprakğının altını kazdığımızda, her zaman kaşımıza Themis, İnanna, Aşnan, Kibela ve Demeterler gibi daha binlerce Tanrıça Analarımızın olduğunu asla unutmamız gerekir.
 
İfade edilen bu vb isimler ve de kültür, ne bir söylencedir ne de efsanelerdir. Söylence ve efsanelerden de öte, yaşanmış ve hala yaşatılmaya çalışılan bir kültür gerçekliğimiz ve de gurur kaynağımızdır. 
 
İnsanlık ve yaşam temeli bu kadar büyük ve kıymetli kültürel  değerlerle atılmış  Anadolu'da ne hazindir ki, Analarımıza ve kadınlarımıza hiçte hak ettikleri değeri vermilş değiliz. Bunun en açık ifadesi ve örneği, ülkemizde her gün en az iki kadının katledilmesi her şeyi özetlemektedir. 
 
Peki sormak lazım, İnsanı insan yapan, insanı aile ve toplumsallaştırıp, insanlık içine çıkaran Analarımıza ve Kadınlarımıza karşı, biz Erkeleri bu kadar gaddarlaştıran sebep nedir?  
 
Bu sorunun birden çok cevabının olduğunu herkes bilmektedir. Ancak ben biraz daha somut ve bazılarımızın kolayca kabul edemeyeceği noktalar üzerinde durmak istiyorum.
 
Her şeyden önce  bir ülkenin, bir toplumun ve bir kültürün gelişmişliğinin en açık ifadesi, o ülkenin Toplumsal Sözleşmesi olan Anayasa' Maddesinde, en ufak bir çekinceye yer vermeden, Kadınla Erkeği aynı gören Yasal düzenlemelerin varlığıyla mümkündür. 
 
Ve buradan hareketle, Ülkenin Yargı ve Yönetim Kadroları mevcut  yasaların uygulanıp uygulanmadığının takipçisi olup, en ufak bir yanlış ve aymazlık görüldüğünde, en ağır şekilde cezalandırılması yetkisine sahip olmalıdır.
 
Bunun uygulanması için de, yine Anayasa Maddesi'nde yer alacak olan Kamu ve Tüzel Kişilik görevi yerine getirenlerin makam, mevki, rütbe ve sınıfına bakılmadan en ufak bir hatada, ağır şekilde cezalandırılacağının var olmasıyla mümkündür.
 
İfade edilen  Anayasa ve Yasal Maddeler Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın çeşitli Yasalarında yer alsa da, Devleti temsil eden, ya da devlete maddi getiri sağlayan ve devlet adına görevli olan kişileri koruyup kollayan maddelerin varlığı, tüm Anayasa Maddelerini işlevsiz ve kadük bırakmaktadır. 
 
Bir de buna Devletin Resmi Kurumu olan Diyanet İşleri Başkanlığı'nın sorumluluk ve etkilerini eklediğimizde, sanki devleti ve aileyi, yanlızca Erkeklerin idare edip yönetebileceği Erkek egemenlikli ve despot bir Ata Erkil yapı ortaya çıkmaktadır. 
 
Tüm bunlara diğer etkenleri de eklediğimizde, devletin temel maddelerinde mevcut olan Laiklik ve Sosyal Hukuk Devlet Yapısı, sadece bireylerin insiyatifine ve iyi niyetine bırakılmış durumdadır. 
 
Onun içindir ki, Kültürel temelimiz çok büyük kutsal değerlere dayanmasına rağmen, Kadın ve Analarımızın toplumdaki yeri, dünyanın kabul etmiş olduğu standartlara uygun gelecek ölçülere getiremediğimiz net olarak anlaşılmaktadır. 
 
Eğer biz Türkiye'de yaşayan vatandaşlar olarak, gerçekten kadınımızın gelişimini sağlayacak yapısal düzen ve eğitime sahip olduğumuzda, belki de dünyanın en gelişmiş ülkesi ve toplumu alacağız.
 
Bu yüzden tüm erkekler gerek dini gerekse örf ve adet açısından en ufak bir çekinceye mahal vermeden, kendimizi sorguladığımızda tüm engellerin önü açılacaktır. Ve yazının başında belirttiğimiz gibi, Anadolu gerçek Anakültürüne yeniden kavuşmuş olacaktır. 
 
 
 
Cemal   Zöngür
 
Araştırmacı   Yazar.
 
Toplam blog
: 56
: 1108
Kayıt tarihi
: 27.03.16
 
 

Eğitim: Yüksekokul, Meslek: Yönetim, İlgi Alanım: Tarih, Felsefe ve Sosyoloji üzerine araştırma. ..