Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Ağustos '08

 
Kategori
Spor
 

Temiz bir dünya için

Temiz bir dünya için
 

Dünyamızı kirletmeyelim.


Spor denilince akla vücudumuzu kullanarak yaptığımız eylem olarak gelmektedir. Koşmak, yürümek, atmak, atlamak, yüzmek gibi eylemlerdir. Bunu kendimiz kendimize yapabiliriz. Mesela açık havada yürüyebilir, koşabilir ve de bisiklete binebiliriz. Bunu yaparken de belli bir parkur seçip zaman tutarak gelişimimizi izleyebilir nabzımızı ayarlayabiliriz.

Spor yaparak daha sağlıklı yapıda olmak daha uzun yaşamamızı sağlar. Ben bunu yıllarca bisiklete binerek sağlıyorum. Bazıları gibi kendimi belirli bir yere kapatıp sosyal hayatımı kısıtlayamam. Kendimi sıkamam. Ben ne isem oyum. Bana davet edilen yerlere giderim. Kendimle barışığım ve daima olumlu şeyler düşünmekteyim. Pozitif düşüncelerimi çevreme saçarım. En azında kötü bir art niyetim yoktur. Eleştirilere açık bir kişiliğim vardır. Beni büyüklerim eleştirdiği kadar küçüklerim de eleştirebilir.

Daima sporcu kişiliğim olmuştur. Buna bisiklete binerek sağlıyorum.

Ama neden spor? Çünkü daha temiz bir dünyada yaşamak için.

Motorlu taşıtların havayı kirlettiğini ve yaşanmaz kıldığını spor yapanları engellediğini bildiğimiz halde motorlu araçları kullanmayı seviyoruz. Bu da bizi tehdit etmektedir. Havayı kirlettikçe nefes alamaz duruma geliyoruz. Ormanlar veya ağaç topluluğunun olduğu bölgeler de yaşayanlar daha sağlıklı ve daha uzun ömürlü olmaktadır. Eğer sporcu kimliğine sahip bir millet olmuş olsaydık olimpiyatlara daha fazla sporcu gönderebilir daha fazla madalyalar toplayabilirdik. Olimpiyatlarda madalya aldığımız branşlara baktığımda demek ki çalışarak bu madalyalar gelebilmektedir. O zaman şunu rahatlıkla sorabiliriz ki neden diğer branşlarda da bu başarılar gerçekleşmiyor.

Bir ülkenin bu gibi organizasyonlarda adını tüm dünyaya duyurabilmek için tüm spor dallarına ciddi bir şekilde yatırımlar yapmalı, sporcu yetiştirmeliyiz. Bu olmadığı sürece başkalarının aldığı madalyaları hep ağzımız açık izler ve başka milli marşları dinleyeceğimiz yerde başka ülkelerin milli marşlarını ağzımız açık kalarak izleriz.

Hep deriz ya Türk güçlüdür ve kuvvetlidir. Ama daha uzağa atan, atlayan ve daha kısa sürede koşan hiçbir Türk atletine rastlayamıyoruz. Neden acaba? Bir Süheyla Ayhan’ın başarıların alkış tutarken bir doping olayına karışması, antrenörünü eş olarak seçmesini yerden yere vurup sahip çıkılmadı. Bununla beraber daha başka sporcu yetiştirilmedi. Hatta şampiyon olan sporcuların bazılarını Türkleştirip ülkemize madalya kazandırılmaya çalıştırılmayıp Türk olan ve daha birçok gencimize madalyalar kazandırılmıyor.

Fenerbahçe Spor Kulübünün Başkanı Aziz Yıldırım’ı bu konuda takdir ediyorum. Çünkü futbol dışında bütün branşlara el atmış durumda.

Bir yerde gözlemliyorum. Nüfusumuzun kaçta kaçı acaba Olimpiyatları izliyordur. Şu anda TRT3 ve Eurosport’tan istediğiniz ve sevdiğiniz spor dallarını tabi futbol hariç izleyeniniz var mı? Ben merak içinde izlendiğini sanmıyorum. Ancak yüzde 5 olabilir.

Bugünlerde patlak veren Gürcistan-Rusya Savaşı konuşuluyor. Halbuki spor din, dil, ırk gözetlemeden insanları Fair-play çerçevesinde yarıştırıp en iyisini bulmaya çalışmaktır. Olimpiyat bu çerçeve de hareket ederek insanoğlunu bir araya getirip barışı da sağlamaktadır. Çok uzak yerlerden gelip bir bayrak altında bir sportif mücadeleniz olmaktadır. Ben Olimpiyatları 12 yaşımdan beri 1972 yılında ki Münih Olimpiyatlarından bu yana fırsat buldukça izlemekteyim. Çünkü 4 yılda bir yapılmakta ve en iyi sporcuları burada izleme fırsatını yakalayabiliyorsunuz. O 16 gün o kadar çabuk geçiyor ki meşaleden o Olimpiyat ateşi söndüğünde içim bir buruk oluyor. Çünkü tam 4 sene daha beklemeniz gerekecektir.

Acaba hangisi daha hızlı koşacak.

Acaba hangisi daha uzağa atacak ve atlayacak.

Acaba hangisi daha yükseğe çıkacak.

En iyisini kim yapacak.

Bunların en iyisini Olimpiyatlarda izlenebilir.

İşte bunun için Olimpiyatlar yapılıyor.

Ben burada bu sene ki Olimpiyatlar için söylenen sloganı vurgulamak istiyorum. “Daha temiz bir dünya, daha temiz rüya için.”

Küresel ısınma artıyor ve bunun getirmiş olduğu olumsuz etkiler de bunun paralelin de çoğalıyor. Pekiyi ne yapmalıyız ki küresel ısınmayı iten etkinlerden uzak durmalıyız. Burada en önemli etki motorlu taşıtların artması. Çinlilerin bisikleti çok kullanıldığını biliyorken 1.5 milyar insanın bir arada yaşadığı bir ülke de motorlu araçların artması ile birlikte çevre kirliliğinden bahsedildiğini olimpiyatları izlerken şahit olmaktayım. Demek ki insanoğlu motorlu araçları kullanırken ister istemez çevresine zarar vermekte ve çevresini hırpalamaktadır. Bir yandan da alıştığı sigara ile de sağlığını son derece tehdit edici unsurları kucak açmaktadır.

İşte böyle.

Ben ve benim gibi insanlar temiz bir dünya için çalışırken maalesef azınlıkta kalmaktayız ve çoğumuz yine bildiğini okumaktadır.

 
Toplam blog
: 540
: 3176
Kayıt tarihi
: 02.01.07
 
 

Hiç bir motorlu araca binmeyi sevemedim. Daha doğrusu sevdiremediler. Onun yerine iki tekerlekli ..