Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Ekim '15

 
Kategori
Futbol
 

Terim'e rağmen Milli olduk (3 yanlış, 1 Arda doğru)

Terim'e rağmen Milli olduk (3 yanlış, 1 Arda doğru)
 

Milli Takımımızın 2-0 Çekleri Yenmesi Güzel Ama Ya Sahadaki Yanlışlar?


Çek Cumhuriyeti ile oynadığımız maçın ilk yarısında hiçbir varlık gösteremeyen milli takımımız kalesinde sayısız pozisyonu verdi. Topla oynama yüzdelerinde % 65'e %35'lik Çeklerin üstünlüğünü düşünürseniz, ikinci yarının ortalarına kadar hiç korner kullanmadığımız (ikinci yarı Çeklerin 5. korneri sonrasında ilk kornerimizi kazandık) ve topu ileride tutmak adına hiçbirvarlık gösteremediğimiz bir ilk yarı seyrettik.

İlk yarının tamamında ve ikinci yarıdaki golümüze kadar Çeklerin kaçırmış oldukları 2-3 pozisyon var ki, son vuruşlarda biraz daha becerikli olmamaları tamamen bizim kısmetimizdi. Bir başka takıma bu pozisyonları vermiş olsak, daha ilk yarı havluyu çoktan atmıştık.

İlk yarıdaki bu takım halindeki kötü giden oyunda kalabalık bir orta saha ve Cenk Tosun ile tek forvet dizilişindeki bir 11 vardı sahada. Oyuncu tercihlerine herhangi bir sözümüz olamaz, seçilen oyuncuların her biri kendini ispatlamış, gelecek vaat eden oyuncular. Problemli olan kısım, taktik olarak sahaya hiçbir şey yansıtamamamızdı.

Peki oyun böyle kötü giderken ne oldu da veya ne değişti de takım galip geldi?

Şu değişti; Kalabalık orta alanda sıkışan oyunda, sürekli dar alanda kısa paslaşmalar ile Çeklerin arasından geçemeyen milli takımımız (mutlaka taktik böyleydi, ayağa kısa paslarla gidin dedi biri!) 58. dakikada oyunun kaderini değiştiren hamle geldi. Bu dakikada oyunda ilk kez top sağdan oynanırken oyunu sola, Caner'in bindirmesine açtılar ve ilk tehlikeli orta geldi.  Hemen bir  dakika sonra Caner'in ikinci ortasında penaltı pozisyonu oluşan Serdar Aziz'in ceza alanında düşürülmesi takip etti ve Çek savunması çözüldü. Bu dakikalara kadar oyunda sol kanattan hiç ama hiç orta gelmemişti. Sadece ilk yarı Arda'nın birkaç driplingi vardı o kadar.

Maç boyunca genelde ortadan kısa paslar ve kullanılırsa sadece sağdan ilerleyen milli takım, kalabalık ve diri Çekler karşısında oyunu kanatlara açmayı bu dakikada düşünmesi, hiç uzun toplarla oyunu kanatlara açmayı tercih etmemesi, Sayın Terim'in bizi bitirecek ilk hamlesiydi.   

İlk yarı kötü oynayan oyuncuların içerisinde beni çıkart hocam diye yalvarırcasına hata üzerine hata yapan Hakan Çalhanoğlu'nu oyunda tutan ısrarcı tutum, Terim'in ikinci en büyük yanlışıydı. İleride top tutamayışımızın en büyük sebebi, Hakan Çalhanoğlu'nun sayısız top kaybıydı. (Bir futbolcunun gol atmış olması, maalesef yanlışlarını görmemize engel olmamalı!) Daha ilk yarının ortalarında gözümüz bir Hakan Çalhanoğlu -Gökhan Töre değişikliğini aradı ama bulamadı.

Volkan Şen'in oyuna girmesi güzel bir hamleydi, ama bunu Cenk Tosun'u çıkararak yapması Terim'in üçüncü en büyük yanlışıydı. İlk golden hemen sonra zaten baskıyı artıracak olan ve defans oyuncuları ile yükleneceği belli olan Çek'lerin bek oyuncularını orta sahayı geçirtmeyecek olan tek ileri uç oyuncumuzu çıkartmak, büyük bir kumardı. İleri ucu kısmen Volkan Şen, Arda, Oğuzhan ve Hakan Çalhanoğlu ile dolduran Terim'in en büyük şansı takımımızda Arda'nın gününde olmasıydı.

Arda'nın dünyada çok az 10 numara oyuncunun verdiği milimetrik pasla hiç gününde olmayan bir Hakan Çalhanoğlu'nu kaleciyle karşı karşıya bırakması ve onun da ustaca vuruşu, maçı bitirdi, Terim'i ve milli takımımızı kurtardı, Salı günkü İzlanda maçını umutla beklememizi sağladı.

Bu galibiyetle tarihimizde hiç deplasmanda yenemediğimiz Çekleri yenerek Milli olduk ;) 

 

 
Toplam blog
: 23
: 6967
Kayıt tarihi
: 05.05.13
 
 

Eski Bankaci, Sistem Analist, Proje Yöneticisi ve Scrum Master ..