Terör ve dünya

Terörün meydana getirdiği olumsuzlukları, yaşattığı acıları ve tedirginlikleri bugünde anlatmaya devam edeceğiz. Zira hala ülkemizin bir çok doğu ilinde terör ve teröristlerin temizlenmesi güvenlik güçlerimizce sürdürülmektedir. Buna bağlı olarak da şehitler, yaralılar verilmektedir.

Konuyu biraz genişletirsek Diyarbakır’ın Sur ilçesinde uzun süren çatışmalar, operasyonlar sonucu 74 terörist öldürülmüş, çok sayıda patlayıcı imha edilmiştir. Cizre’de ise 252, Silopi’de 122 terörist öldürülmüş ve yine aynı şekilde çok sayıda patlayıcı imha edilmiştir. Ayrıca Nusaybin İlçesi’nde hendek kazan, barikat kuran, patlayıcı tuzaklayan PKK’lılara yönelik düzenlenen operasyonlar için 14 Mart günü ilan edilen sokağa çıkma yasağı, Mardin Valiliği tarafından yapılan yazılı açıklama ile kısmen kaldırıldığı, 6 mahallede ise yasağın devam edeceği bildirilmiştir.

Terörün ülkemizdeki boyutları, ekonomik, turistik, yaşam şartlarının düşürülmesi ve verdiği diğer olumsuz etkiler bazında daha önceki yazılarımda fazlasıyla irdelemeye çalıştım. Şimdi birazda dünya geneline bakalım isterseniz. Öyle ki bunun en yakın gerçekleşmiş hali Brüksel saldırısıdır.

Konuya kısaca değinmek gerekirse eğer, havalimanında ve kent içindeki metroda gerçekleşen saldırının canlı bomba tarafından yapıldığı ifade edilmiştir. Brüksel Savcılık bürosuna göre, havalimanı ve kent içindeki Maelbeek metro istasyonunda meydana gelen toplam 3 patlamada en az 34 kişi ölmüş, 170 kişi de yaralanmıştır. Ayrıca havaalanında Kalaşnikof marka bir tüfek ve patlamamış bir intihar yeleğinin bulunmuştur. Bir Türk'ün de ağır yaralandığı bombalı saldırılar sonrasında, Türk vatandaşlarının yoğunlukta ikamet ettiği ve Türk mahallesi olarak adlandırılan Schaerbeek belediyesinde bir takım polis baskınları düzenlendiği bildirilmiştir.

Avrupa’nın kalbini hedef alan terör saldırılarının ilk ikisi yerel saatle 08.00’de Zaventem Havaalanı’nda gerçekleştiği bilinmektedir. Eş zamanlı patlamalardan birinin apronda, diğerinin ise terminal binasında meydana geldiği açıklanmıştır. Belçika haber ajansları, görgü tanıklarına dayandırdığı haberinde, havaalanındaki patlamalar öncesinde ateş açıldığını ve Arapça bağırışlar duyulduğunu anlatmıştır.

Bu patlamaların hemen ardından ise Avrupa Birliği'ne ait kurumların bulunduğu bölgeye yakın metroda başka bir intihar saldırısı daha düzenlenmiştir. Bunun üzerine Brüksel ulaştırma yetkilileri, kentteki bütün metro istasyonlarını kapatmışlardır. Ayrıca metroda mahsur kalanlar raylarda yürüyerek çıkış için diğer istasyonlara ulaşmışlardır.

Brüksel’de düzenlenen bu saldırıları, yaptığı açıklamalar ile Irak Şam İslam Devleti yani IŞID olarak ifade edilen örgüt üyeleri üstlenmiştir. İngilizce olarak yapılan açıklamalarda “İslam Devleti savaşçıları bugün patlayıcı yelekleri ve çeşitli araçlarla bir dizi bombalı saldırı düzenlemişlerdir. Savaşçılar, İslam Devleti’ne karşı uluslararası koalisyona katılan bir ülke olan Belçika’nın başkenti Brüksel’de bir havaalanı ile merkezi bir metro istasyonunu hedef almışlardır.” İfadelerini kullanılmışlardır.

Avrupa’da gerçekleştirilen diğer terör saldırıları ise şöyledir. 13 Kasım 2015’te IŞİD bağlantılı teröristler, Fransa’nın başkenti Paris’te gece yarısı düzenledikleri altı farklı saldırıda 130 kişiyi öldürmüşlerdir. 7 Ocak 2015’tw Paris’te hiciv dergisi Charlie Hebdo’ya düzenlenen silahlı saldırıda 12 kişi öldürülmüş, markette alınan rehinlerden de 4 sivil yaşamını yitirmiştir. Saldırıyı Yemen El Kaidesi üstlenmiştir. 24 Mayıs 2014’te Brüksel’de Yahudi Müzesi’ne düzenlenen Kalaşnikoflu saldırıda 4 kişi öldürülmüş, saldırganın Suriye’de savaşmış IŞİD üyesi bir Fransız vatandaşı olduğu öğrenilmiştir. 22 Mayıs 2013’te El Kaide sempatizanı olan iki saldırgan, Londra’da Lee Rigby adlı bir askeri bıçaklayarak öldürmüşlerdir.Mart 2012’de Fransa’nın Tououse kentinde El Kaide bağlantılı bir saldırgan, Yahudi okulunda eğitim alan üç çocuk ve bir hahamı öldürmüştür. 22 Temmuz 2011’te Neo-Nazi Anders Behring Breivik, Norveç’in başkenti Oslo’da önce bir bombalı saldırı düzenlemüş, ardından Utoya adasında büyük çoğunluğu öğrenci olan 77 kişiyi öldürmüşlerdir. 7 Temmuz 2005’te El Kaideli saldırganlar üç metro treni ve bir otobüse düzenledikleri intihar saldırısında 52 yolcuyu öldürmüşlerdir. 11 Mart 2004’te ise İspanya’nın başkenti Madrid’de Atocha tren istasyonunda düzenlenen saldırıda 191 kişi öldürülmüştür. Ayrıca bu olay, Avrupa’da şu ana kadar ki en ölümcül radikal İslamcı terör saldırısı olarak tarihe geçmiştir.

Gördüğünüz üzere terör her yerdedir, tüm dünyadadır. Bazen ülkemizde, bazen Avrupa'da, bazen Amerika'da, bazen de dünyanın diğer bölgelerindedir. Ölenlerse kimlikleri, ırkları, ülkeleri, dinleri, dilleri ne olursa olsun sadece birer insandı. Hepsi birer can taşımaktaydı, aileleri bulunmaktaydı. Ve çoğu da suçsuz, günahsız, yaşanılan güç savaşlarıyla hiç bir ilgisi olmayan kişilerdi. Bizlerde bu noktada sadece kötüye inat iyi temennilerde bulunmalıyız. Sınır, ülke, dil, din, ırk, bölge, yer, yurt tanımayan bu savaşlara karşılık sadece barışı savunmalıyız. Barış içinde huzurlu, mutlu, güvenli, tedirginlik yaşamadan rahatça gülebileceğimiz bir hayatı istediğimizi göstermeliyiz. Unutmamalıyız ki toplumsal bir hayatın tek şartı barıştır.