Terörü değil, Türkiye'yi çözme süreci içindeyiz

Büyük Ortadoğu Projesini destekleyen ABD,  İngiltere, AB ülkeleri  barışçı ve devrimci ülkeler midir? Yoksa bunlar sömürgeci,  işgalci, savaşçı, yayılmacı emperyalist ülkeler midir?  Bu soru şöyle de sorulabilir: Böl ve yönet ilkesiyle bölgedeki tüm ülkelerin sınırlarını yeniden belirlemeye yönelik Büyük Ortadoğu Projesi kapsamındaki Kürt açılımı denen sözde barış süreci emperyalist devletlerce  destekleniyorsa bu ilerici, devrimci ve barışçı bir proje olabilir mi?  

Barzani aşiretinin Kuzey Irak’ta kontrol ettiği özerk bölge  Irak’ın işgalinden sonra ABD ve İsrail’in katkılarıyla  kurulmadı mı? AKP buna destek vermedi mi? Bu kukla devlet ile petrol ve ticaret anlaşmaları yapmadı mı? PKK’nın yan örgütleri ve TBMM’deki uzantıları  ulusal devlete ve Atatürk devrimlerine karşı değil midir? “Ulusa Sesleniş” programının adını “Millete Hizmet Yolunda” olarak değiştiren ileri demokrasi zihniyeti de öyle değil mi? Bağımsızlık iddiasında olan etnik terör grupları hiç ABD emperyalizmine veya küresel güçlere direnmişler midir, yoksa onların desteğiyle mi ayakta durmaktadırlar? Avrupa’da terör örgütünü büroları yok mu? Bunlara silah yardımı yapan ülkelerin kim olduğunu bilmiyor muyuz?

Demek ki, etnik-ayrılıkçı projelerin ilericilik, bağımsızlık ve özgürlüklerle gerçek anlamda hiç bir ilişkisi yoktur. Çünkü bunları destekleyenler küresel güçlerdir ve bunun altında petrol üzerine oynanan oyunlar, Türkiye’nin Kafkaslar, Türk Cumhuriyetleri ve Türk halkları  ile olan sınır ve toprak bağlantısını Gürcistan, Ermenistan ve Kürdistan duvarıyla kesme planları vardır.

Aynı bayrak altında  yüzyıllardır beraber yaşadığı komşusuna karşı terör eylemine kalkışan aşiret düzlemindeki etnik gruplar devrimci olamazlar. Onlar, ancak gericiliği, ırkçılığı, faşizmi, terörü ve küresel güçleri arkalarına alarak hareket etmek zorundadırlar. Kukla ve maşadırlar. O halde, Türkiye’deki etnik ayrıştırma eylem ve söylemlerinin tarihi  küresel emperyal güçlerle işbirliğinin tarihidir. İşte bunun için Prof. Dr. Birgül Aymar Güler “Kürt milliyetçiliğini bana ilericilik ve bağımsızcılık diye yutturamazsınız” diyor. 

Peki, güya Türk halkını korumak için getirilen Patriot füzelerinin şimdi ne için geldiğini iyice anladık mı? Daha Patriot füzeleri doğru dürüst yerleştirilmeden İsrail’in 30 Ocak 2013 günü Suriye’ye durup dururken saldırması ve bir bilimsel araştırma merkezi vurması tesadüf veya yanlışlıkla mı oldu? Kuzeyden Türkiye, güneyden İsrail tarafından çembere alınan Suriye bu baskıya daha ne kadar dayanabilir? Savaş yaygınlaşıp Rusya ve İran da devreye girerse ne olacak?

Komutanlarının yarıya yakını tutuklu, moralsiz bir orduya sahip, ama ileri demokrasinin kalesi olarak dik duruş sergileyen ülkemiz savaşta taraf olursa bunun çok vahim sonuçlarının olacağını hala göremiyor muyuz? Çoktan iflas etmiş olan komşularla sıfır sorun politikasının bizi sürüklediği bu acıklı ve gülünç durumun Türkiye'yi Üçüncü Dünya Savaşı’nın anaforuna doğru çektiğini fark edemiyor muyuz?  Bu milletin bazı şeyleri anlaması ve kavraması için illa kafasını duvara mı çarpması gerekiyor?

PS:Türk Cumhuriyetleri ve özerk bölgelerin listesi: Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan cumhuriyetleri; Sincan Uygur, Dağıstan, Kırım, Nahcivan, Tataristan, Hakasya, Karaçay, Balkar, Çuvaş, Tuva, Yakutistan ve Gagavuz Özerk Bölgesi. (Çeçenler ve Çerkezler Türk olmadıkları için listeye katılmamışlardır.