Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Şubat '08

 
Kategori
Güncel
 

Tesettür ve Tekstil Sektörü

Tesettür ve Tekstil Sektörü
 

Tesettürde moda-defile ve değer yargısı.


Herkes kendi çıkar ve menfaatini düşünerek bir tarafından çekiştiriyor. Bazıları dünyevi karlarını düşünerek hareket ededursun, erozyona uğrayan milli ve manevi değerlerimiz kurumlarımız zarar görüyor.

Bu yönüyle direk dünyevi fayda temin edemediklerinden erozyona uğrayan değerleri düşünen yok veya zayıf kalıyor.

Çünkü insanların değer yargıları ferdiyetçi liberal kapitalist sistemin kültür etkisi altına girmiştir. Bu etkileşim ve ekonomik şekillenme ve ticari yapılanma, hukukunu da kendine adapte etmekte; haklı güçsüz, haksız güçlü duruma gelirken; bu sistemin ticari çarkı içinde diğer sektör faaliyetlerinde ki birçok müteşebbis ve tacir gibi tekstil sektöründe faaliyet gösteren şirketler de tesettürü kendi sektörlerinin pazar genişleme alanı olarak değerlendirmektedirler.

Bu giyim tarzı ile ipliğinden dokuma sanayisine, konfeksiyonundan tasarımcısına, kapasite ve üretim artışı yarattığı gibi. Kumaş tüketiminde de artış olmaktadır. İşgücünde istihdam bu oranda artmaz çünkü teknoloji kullanılmakta seri üretim yapılmaktadır. Ancak temel amaç kişisel kar gayesidir. Kapitalizmin kazanç doyumsuzluğu esas öne çıkan değer yargısıdır. Bu ahlak islami değildir.

Bu anlayışlarla değeryargılarını oluşturan kültür altyapısı da deforme olmaktadır. Her şey daha çok kazanç için mubah anlayışı hakim olmakta ahlak erozyonu esnaf dejenerasyonu yoğunlaşmaktadır.

Bu ekonomik düzen ve vergi sistemi içnde kendini adapte etmiş, feraset diyerek köşe dönmeye alışmış fırsatçı şirket veya kişiler bu bozuk gayri sosyal ve gayri islami ekonomik ahlakı silkeliyip atmaları mümkün değildir. Laik devleti korumaları gündemlerinde yokken gerçekten İslamî şeriatı da samimi olarak istemezler. Çünkü karmaşık ortam nefsini düşünenlerin işine daha iyi gelir.

Bu bağlamda kötü olan inancı ticarete alet ederek maneviyata ve inanca çağrışım yapan isim ve ünvanları almaları ve bu doğrultuda markalar kullanmalarıdır. Bu durumlar inancın kullanılarak yine kulananlarca münafıklık katagorisine farkına vararak veya varmayarak girmeleridir.

Bu çerçevede harcanan inancı gereği yaşamak isteyenlerin inanç sömürüsüne kurban olmalarıdır. Sekör içinde bunu kullanan tacir veya şirketlerin sahipleri bu inanç konusunda samimi olsalar, tüketim ve israfı teşvik edecek tesettür giyimde moda oluşturmaz, renk renk defilelerde kreasyon rüzgarına kapılmazlar.

İslamda israfı biliyorlarsa neden teşvik ediyorlar. Bilmiyorlarsa neden islami imaj görüntüsü ile sakal bırakıp, kıyafet giyiyorlar. Bu davranışların islami terimlerde ki karşılıklarını öncalikle iyi öğrenmeleri gerekmektedir. İslamın temel şartı ve hedefi herşeyden önce helal lokma ve alın teri ile kazanmaktır.

İmanın ve islamın şartları da helal lokma ve hakka riayetin sağlanmasıdır. Diğer sofistike ve tasavufi olgunlaşmalar bu temel üzerine bina edilmek gerekir.

Bu açılardan kim kaybediyor, kazanan var mı bütün taraflar çok düşünüp bunun muhakemesini yapması gerekir. Fani dünyanın karı için ne öte dünyanızı karartın, ne de ülkenin huzurunu bazacak devletin temel taşlarını yerinden oynatın.

Herkes sağduyusu ile hareket edip Türkiye Cumhuriyeti'nin birlik ve bütünlüğü halkın mutluluğu için dünya gündeminde ki sosyo-ekonomik ve stratejik politikaların, devletin çıkarlarına uygun sonuç almak, ülke menfaatine gereken ne ise onu yapmak için görevine sarılsın.


Nariçi: 14.02.08

 
Toplam blog
: 376
: 1841
Kayıt tarihi
: 06.07.07
 
 

Hayat herkes için aslında yalnızlıktır. hiç kimsenin doğal garantisi yoktur. (Günlük atüel haberl..