The Fountain-Kaynak

HALA!
ÖLÜ DÜŞLERİMLE VE BAKİR SANCILARIMLA BİRLİKTE MAVİ GEZEGENDEYİM!

Akşamın alaca vaktinde, küçük çocuğun attığı ekmekleri kapışıyordu martılar.. Gölün içindeki sular kırılıyorlardı her martı dalışında..

Kıyıdaki kayıklar deniz perileriyle bir aşağı bir yukarı inip çıkarken tahterevalli oynuyordu çocuk martılar. Balıklar kuşluğa özenmiş, havaya sıçrayıp balıklama dalıyorlardı bir suya bir havaya..

Suyunu çeke dursun ağaçlar, yapraklar gökkuşağının renklerini esir almış, son kez göz süzerek soyunuyorlardı güze... Yazdan kalma sıcak hatıralara yaslanarak mevsim kışa hazırlanıyordu.. Bu yüzden üşümesini hiç bilmezdi ağaçlar...

Gençliğimi hiç sorma! Şimdileri ise çıkar aklından... Çocuğun ve martıların çığlığında çocukluğumu hatırladım.
Ölü düşler mezarlığında cebelleşirken, soğuktan nasıl korktuğumu ürktüğümü, soğuk ve rüzgarlı kış gecelerini öldükten sonraki halime eş değer tuttuğumu..

Mezarlıkta ağaçların altında yapayalnız, uzanmış halimi düşündüğümde dışarıdaki köpek havlamalarıyla birlikte ruhumun yukarılara tırmanışını görüyordum.. Düşündüm de nasıl üşüyüp korkmaz gecenin karanlığında ıssız ve soğuk yerde yapayalnız, ceset de olsa bir insan...? Ruhum içine çekiliyordu nefessizce.. Tazesiyle gelemeyen en taze baharları ve aşkı düşledim ömürsüzce...

Sendeki sensizlik sensiz ölmesin aşkım, bendeki sen göçtü de yine! Hatırlarsın beni de bir gün hatıralarla.. Arkana yaslanır da keyfini çıkarırsın kim bilir.. Ruhum türküler söyler hayata geçememiş ölü düşlerimde...

Avuçlarım kar tutmuş
Buz olmuş yine
Gece kavuşur güne
Yine yandı yüreğim
Kor oldu yine
Buz tutmuş ellerim
Yüreğim yanıyor yine
Mevsim bahar
İçim ayaz yine

Sen orada ben burada
Ayrılık kader mi niye?

Yüreğim inleyedursun mırıldandığı nağmelerle kapımda görünüverdi görevli bir melek, ruhlara fatiha postasından haber getirdi yine!

Baş ucuma dualarla
Beyaz güller göndermişsin
Hepsi ben
Hepsi ben
Mecnun olmuş
Seni soruyor???

Az sonra ruhumu açıp bakacaklar
Bakacaklar ki
Bomboş
Koca bir boşluk
Yokum
Bitmişim..

Boşluğu seninle dolduruyorum
İnatla
Aşkla...

Artık!
İçimi acıtmıyorsun
Hafif ve güzelsin
Huzur veriyorsun..

Evveli sorma!

Bir yandım bir yandım ki şimdi, cehennemin ocağında kaynar kazanım.
Söyle!
Seni düşlediğim bu göl kenarından nereye gideyim?

(Sabiha Rana)

The Fountain-Kaynak

Filmin özeti:

Pi’nin yönetmeninin Bir Rüya İçin Ağıt’tan altı yıl sonra çektiği merakla beklenen bu ilk filmi, sevdiği kadını kurtarmak için bin yıl mücadele eden bir adamın efsanevi öyküsünü anlatıyor.

Adamın yolculuğu, 16. yüzyılda İspanya’da başlar. Fetihçi Tomas Creo, sonsuz yaşam sağladığına inanılan Hayat Ağacı’nı bulmak için yollara düşer.
Günümüzde, Tommy Creo, sevgili eşi Isabel’in içten içe yiyen kanseri durdurmak için çabalayan bir bilim adamıdır. 26. yüzyılda astronot Tom, bin yıldır zihnini kurcalayan hayatın sırrını çözmek üzeredir.
Bu üç öykü, tek bir gerçekte birleşir, tüm dönemlerin Thomas’ı hayat, aşk, ölüm ve yeniden doğumla yüz yüze gelir.

Not: Filmde haraketli sahneler yoktur. Aşkı sorgulamak isteyenler için uygun bir filmdir. (Bence de)

Yönetmen:Darren Aronofsky
A.K.A:The Last Man
Ülke: USA, 2006
Tür: Drama
Süre: 96
File Size:700 mb (dvdrip)
IMDB Puan : 7.7
Language:English (Turkce Altyazılı)

http://rapidshare.com/files/62257299/The.Fountain.part1.rar
http://rapidshare.com/files/62257982/The.Fountain.part2.rar
http://rapidshare.com/files/62262553/The.Fountain.part3.rar
http://rapidshare.com/files/62268131/The.Fountain.part4.rar
http://rapidshare.com/files/62272663/The.Fountain.part5.rar
http://rapidshare.com/files/62276742/The.Fountain.part6.rar
http://rapidshare.com/files/62281354/The.Fountain.part7.rar
http://rapidshare.com/files/62281629/The.Fountain.part8.rar

Bu film!
Her zaman ki gibi, Sayın Bülent Büyükçelebi'nin değerli http://www.gruplar.info/ grubundan tavsiye edildi.

Bakınız bu vereceğim adres en mühim!
Bu adrese tıklamazsanız, zaten sinemaya gitme ihtimaliniz sıfır (O) http://sinema.milliyet.com.tr/

Mutlu melekler öpsün sizi… :)