Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ocak '11

 
Kategori
Siyaset
 

Tıksırıklı siyaset

Tıksırıklı siyaset
 

Seçim yaklaştıkça, ortam yavaş, yavaş, ısınmaya başladı. Söyleyecek sözü olanlar söyleyecekler, biz de dinleyeceğiz. 

Başbakan söze tıksırmaktan başladı, Cumhurbaşkanımız da camide alkışlandı. Başbakan dedi ki: “Tıksırıncaya kadar içiyorlar”. Sayın Başbakan, içen kendi cebinden içiyor. Nesimi nin dediği gibi, “Ben doldurur, ben içerim. Günah benim, kime ne”. Size ne? Siz yiyip içenleri bir yana bırakın, yemeyip, içmeyenlere bakın. Sizin derdiniz, yemeden, içmeden yatağa girenler olmalı. Memlekette o kadar çok ucube iş dururken, ucube dediğiniz bir heykel ile gündem yaratmaya çalışıyorsunuz. Seçime beş ay kala, başka sözünüz yok mu? İşsizlik, yoksulluk, hukuksuzluk, eğitimsizlik, itilmişlik, kakılmışlık, Kürtler, PKK, Hizbullah, İç politikadaki kargaşa, dış politikadaki temaşa, sizi ilgilendirmiyor mu? Kuru çula oturttuğunuz 9 milyon emekli, kuru toprağa gömdüğünüz çiftçi, sendikasızlığa mahkum edip, köleleştirdiğiniz işçi, bu seçimde size oy verecekler mi? Makarna, bulgur, kömür dağıttıklarınız ile, hedeflediğiniz, %50 oy oranını, tutturacak mısınız? Perişanlıktan medet ummak doğru bir şey mi? 9 yıldır, özelleştirmeden elde ettiklerinizle, ÖTV ile, ölçüsüz zamlarla, ver yiyim, ört canım çıkmasın politikası ile bu günlere geldik, aslında siz geldiniz, biz hala 9 yıl önce bizi bulduğunuz yerdeyiz. Diyelim ki, bu seçimi de aldınız. Dört yıl sonrasını görebiliyor musunuz Sayın Başbakan? Bu dört yıl da, açılımı açabilecek misiniz? Ucube heykel yıkılırsa, ülke düzelecek mi? İçki yasağı gelirse, cennete erişir miyiz? 

Başlarken, Cumhurbaşkanı, Cuma namazı için gittiği camide alkışlanmış, demiştik. Alkışlayanlara kızan Cumhurbaşkanı: “Burası yeri değil” diye kızmış. Bir cumhurbaşkanı, alayı vala, Cuma namazını eda etmeye giderse, elbette alkışlanacaktır. Vatandaş ihtişamı alkışlıyor. Gösterişi alkışlıyor. Niye alkışlamasın ki? Son günlerde haremi, baremi ile gündeme gelen, Osmanlı Padişahlarında bile, böyle bir gösteriş merakı yoktu. Haşmetli Osmanlı Padişahı, halkın arasına karışmak isterse, tebdil-i kıyafet ile sokağa çıkar, kimse fark etmeden, gözlemlermiş. Padişahlar, böyle takım taklavat, Cuma namazına gitmezlermiş. E, Padişah olmanın, dayanılmaz hafifliği olmaz ki. Padişah dediğin, Padişah gibi olmalı. Laiklik, anayasamızın birinci kuralı iken, devlet büyüklerinin, özel merasimler ile cami cami dolaşmalarının sebebini, başka yerlerde de aramak, mubahtır. 

Ben bu yazıyı yazarken, AKP yetkilileri, hummalı bir faaliyet gösteriyorlardı. Yarın Başbakan, çeşitli açılış törenleri için ilçemize gelecekmiş. Gün boyu canhıraş anonslar ile, duyuru yapıldı. Bir ara evimin telefonu çaldı, Açtım AKP İlçe Başkanı, açılışa davet ediyor du. Bu kadar saygısızlık, bu kadar hiçe sayma, anlaşılır gibi değil. Ne hakla siz evimin telefonunu arayıp, Bu duyuruyu yapıyorsunuz? Bunun akla uygun bir açıklaması var mı? Muz cumhuriyetinde bile, bu türlüsünü bulamazsınız. Bakalım bu beş aylık seçim maratonunda, daha neler göreceğiz? 

 
Toplam blog
: 820
: 326
Kayıt tarihi
: 02.10.08
 
 

Nerede, nasıl, ne zaman, umursamıyorum. Bir şekilde dünyadayım, yaşıyorum. Hayatı seviyorum. Tanr..