Tıp dilinde.....

Tüm dünyanın düşman olduğunu zannetmenin tıp dilindeki adı nedir acaba?

Kayınvalideme yemeğe gittik dün akşam, üşenmemiş patatesli hindi pişirmiş, yanına pilav, ayran.

Biz geleceğiz diye televizyonu mutfağa taşımış, bir taraftan sohbet ediyor diğer taraftan televizyondaki yarışma programını izliyoruz...

Yarışmanın adını bilmiyorum mekanik şu; dansçı gençler, anneleri ya da babaları ile beraber dans ediyor. Sonra çiftler gülerek ekrana bakıyor, kendi isimleri yazılı mesajlar istiyor...

Daha önceki yarışma programlarından da hatırladığım bir kadıncağız var.

Yurt dışından deniz ürünleri getirip satıyormuş, eskiden iş kadınıymış!

Şimdi kadrolu jüri üyesi!

Arkadaş bilen varsa söylesin lütfen bu kadını kim musallat etti başımıza?

Kimin aklına geldi de televizyona çıkardı.

Semra hanımından sonra Türkiye’nin başına gelmiş, belki de gelecek en büyük ekran felaketi...

Yeter birader ya!

El insaf!

Neyse;

Masada sağlıkla ilgili bir konu dönüyor, sözün bir yerinde kaynanam duruyor... Nefeslenip bombayı patlatıyor; “tıp dilinde bu hastalığın adına acı sidik deniyormuş...”

Hindi geçmez boğazımdan aşağıya, gülsen gülemezsin, camide de olur bazen, namazın tam orta yerinde kriz gelir, gülmemek için dudaklarını ısırırsın, başka şeyler düşünürsün, gözlerini kapatırsın olmaz, arkasından patlatırsın kahkahayı...

Cemaat sana doğru döner ayıplayan gözlerle bakar, utanırsın.

Benimkisi o hesap, gülmemek için kendimi tutuyorum, dalağı bastırıyorum...

Kriz anlarında çişim gelir benim, size de olur mu bilmem...

Gözlerimden yaşlar süzüle süzüle masadan ayağa fırlıyorum, tuvalete depar atıyorum.

Yemek masasında tuvalete gitmek ayıp ama ne yapayım...

Hastalığın adı; tıp dilinde acı sidik...(!)

Peşrevi kısa tutalım konumuza dönelim, dediğim gibi arkadaş tüm dünyanın kendine düşman olduğunu zanneden insanlar var...Sizn etrafınızda da vardır... Bilirsiniz.

Güvensiz, çekilmez, kurgucu...

Hiç kimseye güvenmeden yaşayabilir mi insan?

Nefes alabilir mi?

Az önce bir tanesini yolcu ettim, arkasından su dökmedim, içimden gelmedi ne yapayım? ( Gelmesin ağabey bir daha!)

İki lafından bir tanesi “ Bir kulağımın arkası kaldı”...

İki lafından bir tanesi “ Bak bir burası kaldı burası”

Ya arkadaş hadi senin kulak arkan bakire, ellenmemiş...

Bizimkini dikiş tutmayınca çinko kaplattık, ses etmiyoruz, gülüp geçiyoruz...

Tıp dilinde var bu hastalığın adı ama ne?