Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Eylül '09

 
Kategori
Siyaset
 

Topbaş’ın itirafı önemlidir…

Topbaş’ın itirafı önemlidir…
 

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, kendisinden beklenmeyecek bir açık yüreklilikle gerçeği ortaya koyuyor:

- Bugünkü sel felaketinin sonuçları, biz ve bizden önceki yönetimlerin kusurundan doğmuştur…

Tespit doğru.

Ancak, bu tespite biraz çeki-düzen vermekte yarar var.

Öncelikle “yönetimler” sözünü cümleden çıkartalım ve yerine “sınıf” sözcüğünü koyalım… Evet;

- Bugünkü sel felaketinin sonuçları, ülkemizde emperyalizmin kuyruğuna takılmış bir sınıfın kusurundan doğmuştur…

Oldu olacak, bir düzeltme daha yapalım… Ve ortaya çıkan sonucun, bu sınıfın bir kusurundan değil, tam aksine, sahip olunan sınıfsal karakterin gereklerinden oluştuğunu, söyleyelim.

Cümlemizin son hali şöyle:

- Bugünkü sel felaketinin sonuçları, ülkemizde emperyalizmin kuyruğuna takılmış bulunan bir sınıfın karakteristik özelliğinden doğmuştur…

Nedir bu karakteristik özellikler:

1.- Sadece kar etmeyi düşünen abartılmış ölçülerdeki insan egosu.

2.- Hukuk tanımaz ilkellik.

3.- Dış sermayenin savunuculuğu ile mafya güçlerini birleştiren homojen yapıdaki koalisyon.

4.- Hâkim sınıf içindeki egemenliği sağlama konusundaki kararlı çabalar.

Bütün bu unsurları alt alta yazdığımızda ortaya çıkan tabloyu, bu unsurların her birini kimliğinde barındıran bir siyasal akımın İstanbul merkezindeki temsilcisinin [tüm detayları ile] tespit etmesini beklemek haksızlık olurdu.

Yine de, önemlidir Toptaş’ın cümlesi… Bu gerçeğin altını çizmekte de yarar var.

Türkiye’de herkesin gözü önünde işlemekte olan mekanizmanın ana noktaları şöyledir:

Ülkemizde, emperyalizmden bağımsız [ve emperyalizm ile çıkar çatışması içinde olan] milli nitelikli bir burjuvazi yeterli sayı ve güce ulaşmış değildir.

Bu cümleyi tersten yazarsak, Türkiye’deki sermaye hareketleri, önemli ölçüde emperyalizmin güdümünde ya da kontrolü altındadır.

Yabancı sermayenin serpintileri ile yaşamaya çalışan dışa bağımlı Türk sermayesi, halen ilkel kapitalizm dönemini yaşamakta ve bu dönemin karakteristik vasfı olan “vahşi ve hukuk dışı” olma niteliğini sürdürmektedir.

İki Telli’de olanlar bu ilişki ve niteliklerin bir sonucudur.

Yaşanan felaketin suçlusu, kar hırsı gözünü bürümüş insan bencilliğinin hukuk dışı rant yapılanmasıdır…

Bu yapılanmanın ardında belediye yönetimi değil, yarım yamalak kümelenmiş çarpık bir sınıfsal oluşum vardır.

Bu oluşum, bugün [iktidarı ve muhalefeti ile], sadece İstanbul’un değil; Ankara’nın da, Anadolu “yeşil” sermayesinin de egemenidir…

Hukuka, halka ve cumhuriyete aykırı olarak oluşmuş bulunan bu kaçak yapının duvarların en altında emperyalizmin tuğlası bulunmaktadır.

Dolayısıyla yapılacak iş, bu en alttaki tuğlayı yerinden söküp atmaktan ibarettir.

O zaman, kaçak yapının tüm duvarlarının üst üste yıkıldığını görmek, Türkiye halkının gücüne güç katacak; yoksulluğuna refah ekleyecektir…

http://www.soruyusormak.com/

 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..