Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ekim '08

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Tozlu geçmiş zaman

Tozlu geçmiş zaman
 

Bahçe çitlerini kim verniklediyse acele etmiş, içe bakan taraflara dokunmamış.

Tahtaların bazı yerlerine böcekler yapışmış, nasıl olduysa bir kelebek, kanadını feda etmiş, canını kurtarmış.

Meyve ağaçları hüzünlü, yaprakları sarıya dönmeye başlamış yavaş yavaş..

Köpek kulübesinin önündeki tas rengi değişmeye başlamış suyla dolu.

Etrafta kemik ve artık yemek kalıntıları var, köpeğin kendisi yok…

Kapının üzerine yazılan “ Dikkat çarli evde” tabelası komik duruyor…

Çitlerin durumunu görmesem evin terk edilmiş olduğunu düşünebilirim...

Yüksek katlı apartmanların arasına sıkışmış, var olma çabası veren evler dikkatimi çeker…

Kimin oturduğunu merak ederim nedense…

Onlarda yüksek katlı evlerde yaşayanları merak ederler mi kim bilir?

Çocukluğumun baştan sona böyle bir evde geçmesini isterdim işin açığı, hayal meyal ağaçlı, armutlu anılarım var…

Geçenlerde doğduğum kiralık evin, çocukluğumun önünden geçtim, kavak ağacının kesildiğini gördüm…( Yazmıştım sanırım.)

Bu gün annem söyledi evi yıkmışlar!

Birileri elindeki süpürgeyle ne yaptığını bilmeden hatıralarımızı süpürüyor, ne haberimiz oluyor ne de ruhumuz duyuyor…

<ı>Bir zamanlar burada iki odalı tek katlı, önünde büyük bir kavak ağacı olan, kar yağdığında camından sokakta kayıp düşenlere güldüğümüz bir ev vardı…

Ne acıklı bir cümle oldu…

Devamını getir getirebilirsen…

Yeni taşındığımız adını hala ezberleyemediğim mahallemizde (<ı>tarif ederken <ı> denize yakınız diyorum) eski bir ev var, inanmayacaksınız bahçesinde dallarında üç tane salıncağa ev sahipliği yapan kocaman bir dut ağacı, telleri paslanmış bir de kümes.<ı>

Kiremitleri yosun tutmuş kömürlüğün kapısı önünden ne zaman geçsem açık.

Şaka gibi! Resim gibi! Ev fotomontaj gibi

( Yazarken bir taraftan da Zeki Müren’i dinliyorum, çalan şarkıya bakar mısınız Aşk kitabı! <ı>Her seven sonunda düşüyor derde, bu aşk kitabının yazarı <ı>nerde? Düşünsenize kalabalığın arasından birinin öne doğru yürüdüğünü “ benim efendim. Buyurun”… “Bir bahar akşamı rastladığın sevinçli, telaş içindeki huysuz ve tatlı kadını, seni unutan zalimi, şimdi uzaklarda olan her kim varsa topla hepsini, akşam köşkün bahçesinde eğlence var.”… Varsa öyle bir kitap, yazarı erkektir bence...)

Ne diyordum yahu?

Coştum kendi kendime…

Tek katlı kümesli, tavuklu, ördekli evler de, bahçesinde kocaman yüzme havuzları olan uşaklı, hizmetçili, şoförlü evler de güzel ama!

İnsan nereye evim diyorsa orası en güzel…

 
Toplam blog
: 1280
: 1114
Kayıt tarihi
: 09.08.06
 
 

Deniz tutkunu.Amatör kıyı balıkçısı. Aynı Şarkı ve Ilık Havada Hoşça Kal adlı kitapların yazarı ..