Trabzonspor’un ‘ego’lu yöneticileri

Trabzonspor’da sürekli olarak iç kavgalar yaşanıyor.

Eski yeni başkanların ağız dalaşı bitmek bilmiyor.

Trabzonspor’u yönetmeye talip olan grupların çekişmeleri, ayak oyunları tükenmiyor.

Bu kavgalar sadece başkanlar ve gruplar arasında yaşanmıyor.

Trabzonspor’un her yönetiminde de iç kavgalar meydana geliyor.

Seçimle bir yönetim göreve geliyor, birkaç ay geçmeden istifalar başlıyor.

Son örnek Hacıosmanoğlu yönetimi.

Neredeyse tüm yönetimi istifa etti.

Bunun öncesinde Sadri Şener yönetimleri.

Şener iki asbaşkanı ile de kötü oldu. İstifa eden yöneticileri oldu.

Onun öncesinde Albayrak yönetimi.

Onun öncesinde Atay Aktuğ yönetimi.

Onun öncesinde Özkan Sümer yönetimi…

Hep aynı sorunlar, hep aynı konular.

Peki, neden yaşanıyor bu anlaşmazlıklar?

Bunun cevabı çok basit.

Trabzonspor’u yönetmeye talip olanların ve seçilip koltuğa oturanların insani eğitim seviyeleri gerçekten çok düşük.

İnsanlarda müthiş bir ego var.

İnsanlar egolarını tatmin edebilmek için Trabzonspor’da yönetici oluyor.

Yönetime girince egoları daha da artıyor.

Cehalet ve kültürsüzlüğün bir ürünü olan yüksek ego sonunda insan, yapmaması gereken her şeyi yapıyor.

...Ve olan Trabzonspor’a, bordo-mavi renklere, taraftara oluyor.

Trabzonspor, cahil, kültürsüz, yüksek ego sahibi, hava atmayı, Polat Alemdar gibi poz vermeyi seven yönetici profilinden kurtulamadığı sürece hep sıkıntı yaşayacak.

Ve ne yazık ki, bu koca camia bu yönetici profilinden kurtulamayacak.