Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Ocak '12

 
Kategori
Astroloji
 

Trafik Canavarı mı? astrolojik etkiler mi?

Trafik Canavarı mı?  astrolojik etkiler mi?
 

Astroloji, insanın davranışlarını iç dünyasını, fiziksel yapısını biçimlendirir, sert olayların habercisidir, ancak hiçbir zaman ‘aracını kurallar dışında sür, kaza yap, ölüme sebebiyet ver’ komutunu vermez.


“Bir otobüsle kamyon çarpışması sonucu ….…. kişi yanarak can verdi. Korkunç kaza dün saat ........”

Gün geçmiyor ki, bu gibi haberlerin gösterdiği yüklü bilançolarla karşılaşmayalım.

Örneğin medyadaki verilere göre sadece son yıllarda meydana gelen kazalarda, binlerce ölüm, bir o kadar da yaralanma olmuş.  Can kaybına neden olan etmen malum; trafik kurallarına uyulmaması ve emniyet kemerinin takılmaması. Maddi hasarın ise, Ulaştırma - Enerji ve Turizm Bakanlıklarının bütçelerine denk ya da yakın olduğu belirtiliyor.

Tespitler, araştırmalar, değişik uygulamalar, cezaların artırımı, velhasıl, çözüm için akla hayale gelen ne varsa, hepsi deneniyor. Ama nafile, ateş düştüğü yeri yakıyor.

Trafik kontrolü sırasında, gülerek, şarkı söyleyerek, çekim yapan kameralarla dalga geçen sarhoş sürücüler de var. Bunlar anlatılır gibi değil!

Yetkililerin canına tak etmiş olacak ki;

‘Her türlü tedbiri aldık, ne yapmamız gerekiyor halâ!..’ diyerek hassasiyetlerini dile getiriyorlar.

Irak savaşında hayatını yitiren insan sayısı kadar, trafikte can kaybıyla bu sayıya ulaşmaktayız. Cevabını bir türlü bulamadığımız bir soru bu.

Misyon sahibi olanlar,

“Üstü sürekli ve bilinçli bir şekilde örtülmekle birlikte, bir demiryolları meselemiz vardır, çünkü dünyanın en azgın ve azman canavarı bizim ülkemizdedir, demiryolları ise bu korkunç canavarın en etkili düşmanıdır” sözleriyle, sorunu giderilmesi için demiryollarına işaret ediyorlar.

Bu, mantıklı bir çözüm; ancak her insanın evinin kapısından çıkıp trene binme imkânının olmadığını düşündüğümüz de, kaza oranını düşürebilecek bir tedbir gibi görünmüyor.

Üstelik gara gidene dek otoyolunu kullanmak mecburiyeti var. Maalesef, bazı kazaların bir kısmı da şehir merkezinden geçmeyen, ancak kent içinden geçen bu arterlerde meydana geliyor.

Belirli süreçlerde yurt dışında bulundum.  Dikkatimi çeken şey, kendi hakkına razı olmadan hareket eden bir sürücüye, şehirlerarası otobanlarda, sol şeritte giden bir otobüse, sollamayı müteakip, sağ şeride geçmeyen bir araca rastlamadım.

Bizde ise tam tersine, hakkına riayet eden biriyle karşılaşmak oldukça zor.

Demek ki, problem önce, kültür seviyesine ve bu yönlü eğitime dayanıyor.

Aydın kesim yıllardır, Türkiye’de kimse kitap okumuyor diye dövünüyor. Batı insanı, çarşı-pazara gider gibi, torbalarını, çantalarını tercihlerine göre aldıkları kitaplarla doldururken, insanımız içinde, hayatını belki, tek bir kitap alıp okumadan, bir kalemi bitirecek yazıyı tamamlamadan tüketeni var.

Akıllara durgunluk veren kazaların ülkemizde bu kadar yüksek oluşunda çok önemli bir başka etken de astrolojik tesirler!

Astroloji, insanın davranışlarını iç dünyasını, fiziksel yapısını biçimlendirir, sert olayların habercisidir, ancak hiçbir zaman ‘aracını kurallar dışında sür, kaza yap, ölüme sebebiyet ver’ komutunu vermez.

Kozmik etkilerin çok yumuşak olduğu süreçlerde iyice gevşemez, sert olduğu devrelerde uyanık olur, kendinize hakim olabilirseniz, tedbirinizi alıp tehlikeden uzaklaşmış olursunuz.

Aslında, astrolojiyi sadece kazalarda değil, yaşamın her alanı için değerlendirebiliriz.

Kısmi bir bilgi bile, birçok kolaylığı getirecektir.

Örneğin; Merkür’ün rötarda oluşu beyinlerin tam randımanlı çalışamaması veya parazitli çalışması nedeniyle, bu süre boyunca alacağınız tüm kararların, yanlış olduğuna şahit olabilirsiniz. Şayet, yıldız haritasında Mars altıncı eve, yani sağlık evine düşmüşse, her an hastalık bekleyin ve dikkatli olun...

Şimdi, trafikte ağır kayıplar verdiren günün, yıldız konumlarına kısaca bir göz atalım.

Trafik kazaları daha ziyade Güneş saatinde gerçekleşir. Bu yıldız idraki etkiliyor. Venüs saati de dalgın ve romantik bir hava veriyor, insanı gevşetiyor. Bu özellikler de hataya neden olabiliyor. Mars saati ise birime telaş, dikkatsizlik acelecilik, çabuk hareketleri getiriyor. Bu tür etkiler sürme işlevinde konsantre olmayı önlüyor.

Haliyle kazaların bu saatlere rastlaması tesadüfî değil.

Bunun yanı sıra Ay ve Güneş tutulmalarında özellikle, tutulum öncesinde ve sonrasında veya anında kaza olasılığı fazla. Dolunay'ın ise daha yüksek enerji dolayısıyla olumsuz hadiselere, kazalara zemin hazırlaması beklenir.

Demek ki bireyin, yıldızların bu genel manadaki "planet hareketlerini bilmesi" ve dikkatli olması gerekiyor.

Bu arada bana "astrolojik tesirler başka ülkelerde yok mu?" diye bir soru yöneltebilirsiniz. Pek tabii ki her yerde bu etkilerin rolü var. Ancak bu bilgilere sahip olan, alternatifini oluşturuyor,  uygun saatler de uzun yola çıkıyor. Güneş saatinin birçok karışıklığa sebebiyet verdiğini bildiği için, uygun hareket ediyor.  Özetlemek gerekirse astrolojiden haberdar olmayan ise kurallara sıkı sıkıya bağlı kalarak pek boşluk yaratmıyor. Kaza olmuyor değil!..  Ama bizdeki düzeye ulaşmıyor.

Önce de söyledim, kültürel durumumuz bu sonucu belirliyor...

İşte bütün bu etkenlere, insanların beş duyu ile algılayamadığı olayları, trafik keşmekeşini, ardından telafisi mümkün olmayan kazaları meydana getiriyor.

Bizlerde bakakalıyoruz!..

Ahmed F. Yüksel

 
Toplam blog
: 636
: 9957
Kayıt tarihi
: 14.12.11
 
 

Araştırmacı Yazar.. ..