Tüp bebek sonrası gebelik durumunda bunlara dikkat!

Tüp bebek tedavisi her aşamasında dikkatli olunması gereken özen isteyen bir süreçtir. Tedavinin başarılı olabilmesi; takibi altında bulunulan tüp bebek merkezinin ve ekibin kalitesi ve tecrübesi kadar anne ve baba adayının dikkati ve özenine de bağlıdır. Tedavi süresince hekimin uyarıları dikkate alınmalı, sürecin gerektirdiği şartlar anne ve baba adayı tarafından yerine getirilmelidir.

Tüp bebek tedavisi sırasında gebelik testinin uygulanması ve gebeliğin oluşumunun izlenmesi aşamasına kadar uygulanması gerekenler (dinlenme, ilaç kullanımı, seyahat ve yaşam tarzı) hekim tarafından anlatılacaktır. Gebeliğin oluşumuna kadar süren bu stresli ve zorlu sürecin ardından gebeleri daha rahat bir dönem beklemektedir. Diğer bir deyişle gebe kalma süreci gebelik sürecinden daha zor ve daha streslidir. Bu açıdan tüp bebek yöntemi ile gebe kalan anne adayları hamilelik dönemlerinin keyfini çıkarmalıdır.

İlk üç ay en önemli dönem!

Tüp bebek tedavisi ile gebe kalan anne adaylarının çoğul gebelik, düşük doğum ağırlıklı bebek dünyaya getirme ve erken doğum açısından risk altında bulundukları da diğer bir gerçektir. Bu açıdan tedavi sonrası gebe kalmış olan anne adaylarının, her gebelikte riskli bir süreç olan ilk üç aylık dönemleri (ilk trimester) daha da önemlidir.

Tüp bebek tedavisi sonrasında hızlı ve ani hareket etmekten, yukarı doğru uzanmaktan, ağır eşyaları taşımaktan kaçınarak ve tavsiye edilen ilaçlar aksatılmadan alınarak geçirilecek ilk trimester sıkıntısız olarak atlatıldıktan sonra hekim tarafından aksi söylenmediği sürece günlük aktivitelere devam edilebilir.

Tüp bebek sonrası mutlaka dengeli beslenin

Tüp bebek tedavisine başlanırken hekim kendisine tedavi için başvuran hastasının sağlık durumu ve geçmiş gebelik öykülerini dikkate alarak bir beslenme programı belirleyecektir. Bu beslenme programının takibi hem gebeliğin oluşması hem de gebeliğin sağlıklı ilerlemesi üzerinde oldukça etkili olan kilonun kontrolü açısından da önem taşımaktadır.

Genel olarak gebe kalma ve gebelik süresince kalsiyum, protein, mineral ve omega 3 açısından zengin besinlerin (süt, yoğurt, balık v.b.) tüketilmesi, tam tahıllı ekmeğin beyaz ekmeğe tercih edilmesi, kafein içeren besinlerden uzak durulması tavsiye edilmektedir.

Sebzelerin haşlanarak tüketimi çiğ ya da kızartılmış olarak tüketimine tercih edilmelidir. Vücudun direncini arttıran C vitamini açısından zengin meyvelerin her gün tüketilmesine de özen gösterilmelidir.

Bol su tüketin

Su tüketimi gebe kalma ve gebelik sürecinde ayrı bir önem kazanmaktadır. Normal sıcaklıklarda günlük olarak 2-3 lt civarında su tüketilmeli, daha sıcak günlerde su tüketimi bir miktar daha arttırılmalıdır. Diğer sıvıların tüketiminin vücudun su ihtiyacını tam olarak karşılamadığı unutulmamalıdır.

Tüp bebek sonrası alkol ve sigaradan uzak durun

Tüp bebek tedavisine başlanmadan önce sigara alkol ve sigara gibi maddelerin kullanılıyorsa kesinlikle bırakılmalı ve tedavi sonrası gebelik oluşması durumunda da kullanılmamalı hatta bu tip ortamlarda bulunulmamaya da özen gösterilmelidir. Bu tür maddeler hem gebeliğin oluşmasına hem de gebelik sürecine olumsuz olarak etki etmektedir.

Kemiklerin güçlenmesine ve gebelik olasılığının artmasına olumlu etkileri nedeniyle gebe kalmak isteyen ve gebe kalmış olan her kadına folik asit önerilmektedir. Gebelik öncesi ve gebeliğin ilk trimesterinde folik asit kullanımı tüp bebek tedavisi uygulananlara da tavsiye edilmektedir.

Tempolu yürüyüş yapın

Tüp bebek tedavisi sonrasında anne adayları, hekim tarafından aksi ifade edilmedikçe her gün ya da haftanın üç günü tempolu yürüyüş yapmaya gayret etmelidir.

Tüp bebek tedavisiyle gebe kalan anne adaylarının atlattıkları yorucu ve stresli sürecin ardından, normal gebeliklerde de hissedilen yorgunluğun daha yoğun olarak hissedilmesi normaldir. İlk trimesterin tedavi ile gebe kalanlar için daha önemli olması açısından bu dönemin dinlenilerek geçirilmesi, geçici olan bu yorgunluğun giderilmesi konusunda da faydalı olacaktır.

Prof. Dr. Bülent Tıraş

www.tupbebekklinigi.com