Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Ekim '19

 
Kategori
Edebiyat
 

Turaç Gelin'in Türküsü

        Şair, his imbiğinden damlayan bin bir görüŞ

        Acı, neşe ve duyum eğrisinin şavkındA

        İletişim amaçlı duygu mürekkebinİ

        Ruh mana coşkusunda, şiirle aktarandıR.

                                        G.Ş.

Geçtiğimiz günlerde bir etkinlikte Kıbrıs doğumlu Gülşen Şenderin, gülümseyerek yanıma yaklaştı. Merhabalaştık ve yeni yayımlanan yapıtını çantasından çıkararak uzattı. Gözlerinin içindeki coşkuyu yakaladım! Kendisine teşekkür ederek aldım.

Alırken dedim ki: Lütfen imzalamayınız. O güzelim sayfayı lekelemeyelim. İmzalanırsa bende tutsak katılır. İmzasız olursa başka kişiler de okuma olanağı bulur… Bir bakıma özdüşüncemi belirttim. Gelecekte bu uygulamanın tutacağı ve geçerli olacağı inancındayım.

                                                       Kitabın kimliği şöyle: 

Kitap Adı: Turaç Gelinin Türküsü, Yazarı : Gülşen Şenderin, Yayınevi : Artshop Yayıncılık, Hamur Tipi: 2. Hamur, Sayfa Sayısı: 120, Ebatları: 13,5 x 19,5, İlk Baskı Yılı: 2019, Baskı Sayısı: 1. Basım, Dil: Türkçe…

Adı geçen yapıt, Şenderin’in 5. şiir kitabı… İlk algılamada trajik bir gelin öyküsü varsayımından devinimimde bulundum. Oysa 120 sayfalık özgün şiir demeti… Okunmasını salık veririm.

İkilemsiz kitaba ad olan 14.-15. sayfadaki aşağıdaki dörtlükler, yazarın duyguları yansıtmaktadır. Belleğimden geçen benim Turaç gelinimi şöyle betimleyebilirim:

Üç yaşlarında öksüz kalan ve 14 yaşında evlendirilen, kaynana gözetimine sürekli tutsak olan, eliyle diktiği kırmızı emprimeli elbisesini giymesi kaynana engeline takılan, kimi gün çocuklarının ellerinden tutarak ışığı yanan evlere ulaşan, eşi tarafından mutlu edilmeyen, hatta: “Sen kadın mısın?” Türü aşağılamalara maruz kalan, oysa eşi rahmetli olduğunda acısını esirgemeden çığlık çığılık haykıran, sonradan evliliğini değerlendiren ve kişilikli bir dönüş yaparak: “Doğrusu o acı gün üzüldüm, şimdilerde üzüldüğüme üzülüyorum! ” felsefesini yapan, gerçekten kadın mı kadın, o özverili bayan, bir başka Turaç gelin değil mi?

                                                                    ***

Gülşen Şenderin’i kutluyor,"En tatlı şarkılar, en acı duyguları dile getirenlerdir. Shelley"  özdeyişinden devinimle aşağıdaki söz konusu şiirle yazımı sonlandırırken başarılarının sürmesini diliyorum.

          Turaç Gelinin Türküsü

     İftira kurbanı oldum ey gardaş
     Derelerde yanık yanık öterim
     Beşparmak Dağları sevdama yoldaş
     Baharı sesimle ben müjdelerim.

     Kaynana yanıldın, ekmek yirmi dört
     Özüme kıskanıp açtın bunca dert
     Kötüler kaybeder bilinir hakça
     Ekmek yirmi dörttü bir de poğaça.

     Kötülük anası gülden ne anlar
     Dedi kodu derken, oldu olanlar
     İyilik, güzellik özdedir canlar
     Baharı sesimle ben müjdelerim.

     Turaç gelin idim dönüştüm kuşa
     Kıskançlıktan neler gelirmiş başa
     Efsanenin aslı bir münakaşa
     Turaç gelin idim dönüştüm kuşa.

     Ötüşümle inler dağlar ovalar
     Çiçek açtırırmış sıcak havalar
     Sevinci yaşasın, coşsun yuvalar
     Baharı sesimle ben müjdelerim.

     Bir turaç türküsü kanar içimde
     Tanrıya yakardım ezgin biçimde
     Avcıların hepsi koşar peşimde
     Baharı sesimle ben müjdelerim.

     Kim kötülük yapmış kalmış yanına
     Evimden yuvamdan oldum kaynana
     İbret olsun bu ders her bir insana
     Baharı sesimle ben müjdelerim.

     Bir turaç kuşuyum öter dururum
     Gerçeği yaymaktır sonsuz kararım
     Asalet özümdür hem de gururum
     Baharı sesimle ben müjdelerim.

     Çukurova, Kıbrıs ölümsüz yurdum
     Seven gönüllere otağım kurdum
     Neslim tükenmesin tek budur derdim
     Baharı sesimle ben müjdelerim.

                 Gülşen Şenderin

                *

 
Toplam blog
: 782
: 1295
Kayıt tarihi
: 18.08.08
 
 

Kırşehir Erkek İlköğretmen Okulu'nu, İzmir Buca Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünü, İstanbul Çapa M..