Türk Eğitim-Öğretim anlayışı; Öğretmen: “Siz hiç merak etmeyin, benim tokadım onun zihnini açar!"(1)

İstanbul’un Yeniköy semtinde çocuklarını ilkokula gönderen bir profesör, bir öğretmeniyle bir öğrencinin annesi arasında şu konuşmaya tanık olmuştur: ‘Anne : Öğretmen hanım, bu çocuk aritmetikten çok zayıf, verilen problemleri çözemiyor. Biz evde sürekli dövüyoruz, lütfen siz de sınıfta dövün de zihni açılsın, Öğretmen : Siz hiç merak etmeyin, benim tokadım onun zihnini açar.”  (1)

…

Hitler Almanya’sından kaçarak ülkemizde uzun yıllar öğretim üyesi olarak görev yapan bir Alman profesörünün ülkemizden ayrılışında onuruna verilen veda yemeğinde yaptığı bir konuşmadan alıntıdır:

-" Gözlemlerime göre; Ülkenizdeki (Türk) çocuklar, en az bir Amerikalı, Fransız ve Alman çocuğu kadar zeki hatta onlardan daha da zeki diyebilirim. Sizler çocuklarınıza nasıl bir eğitim, öğretim uyguluyorsunuz da, büyüyünce bu hale gelebiliyorlar?"

Evet… Nasıl bir eğitim uyguluyoruz... 

-Sürekli olarak ev ve kişisel eşyalarımızı (modernize ederken) yenilerken; neden kendimizi günün şartlarına uydurmak için geliştirmeyiz? Yaşamın ve kendi gerçeğimizin mi farkında değiliz? 

-Çocuklarımızı geleceğe hazırlamak için bir eğitim anlayışımız, hazırlığımız var mıdır?

-“Bir çorba tarifi peşinde” koşarken, neden bir eğitim programı peşinden koşmuyoruz?

-“Dayak cennetten (mi) çıkmadır” Veya,  “Kızını dövmeyen dizini (mi) döver! ”

-Öğretmene teslim ettiğimiz çocuklarımız için neden; “Eti senin kemiği benim!” Deriz. Bu, sorumluluktan kaçmak mı, kendimizi yetersiz görmek-bulmak mıdır?

- “Ben okuyamadım sen oku!” Veya; “Ben olamadım sen ol!” diyerek çocuklarımıza şiddet uyguladığımız zaman gerçekte (bunları neden) ne yaptığımızın farkında mıyız?

-Çocuklara şiddet uygularken, şiddeti, geçmişte bunu bize yaşatanlara mı uyguluyoruz? Onlara gücümüz yetmediği için, bir kelebek kanadı kadar hassas olan cennet güllerine -gözbebeklerimize-  kıyıyor, onların yüreklerini bir ömür boyu kanar hale getiriyoruz?

Devam edecek…

www.canmehmet.com

Resim; Web ortamından alınmıştır.

(1) İnsan ve Davranışı, Doğan Cüceloğlu. Sahife: 376