Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Nisan '14

 
Kategori
Kültürler
 

Türk her yerde Türk'tür

Türk her yerde Türk'tür
 

Tabiki doğduğun yerin, yaşadığın yerin, ögrendiğin kültürün tavır ve davranışlarına etkisi göz ardı edilemez. Fakat nerede hangi şartlar altında yetişmiş olursan ol, sen Türk isen eğer bunu saklayabilmen imkansızdır.

EKMEK: Avrupa'ya ilk geldiğim gün hayatta kalabılmek için alışveriş yaptım. Temel birkaç bir şey almak istedim. Bu esnada bana yardımcı olacak, yerimi yurdumu gösterecek hocam eşlık ediyordu. Ekmek reyonunda gözüm alışık olduğumuz beyaz kesilmemiş içi boş ekmelerimizi aradı. Uzun bi süre ekmeklere tren muamelesi yapınca kadının sıkıldığını düşünerek : ''Acele karar vermelisin Ebru! '' dedım kendı kendıme. Karar vermeliyim ama küçük küçük poğaça gibi ekmekler var reyonda. Akşam vakti ne kadar taze olabilir ki diye elimi uzattım. ( Sadece kontrol amaçlı ) '' SAKIN DOKUNMA '' dedi kadın, başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Cahil bir insan değilim ben ama ekmegi kontrol etmek için poşet eldiven giyip öyle satın alınan bir ülkeden de gelmedim ! Tüm samimiyetiyle bütün gün aynı eldiveni takan fırıncı amcalarımızın bize ekmek verdiği mahallede büyüdüm sonuçta !

POŞET : Ekmek faciasından sonra marketteki herşeye yabancı bi cisimmiş gibi bakarak ne olduğunu kolay ayırt edebileceğim peynir süt yumurta vs. aldım kasaya geldım. Uzun bi süre marketi bulamam diye stoklamak istedim biraz. Kasiyer kasadan aldıklarımı geçirirken hocam sordu : ''Çantan var mı bunları koymak için ? '' Anlamadım bi süre neyi kast ettiğini poşet bekliyorum kadından !! Meğer Avrupa'da poşet paraylaymış !!  Parayla poşet mi olur ?  Bizim fazla fazla doldurduğumuz poşetlerle gözümüz doymaz, sona kalan açılmamış iki üç poşeti de sıkıştırırız torbalardan birinin içine  . :) Çünkü biz böyle gördük. Tabi ben orda parayla olduğunu ögrenınce ne yaptım ? Bir Türk olarak tek bir poşete bütün aldıklarımı doldurup poşeti kucaklayarak çıktım marketten !

SÜMKÜRMEK : Belli başlı görgü kuralları vardır Türklerde, doğal ihtiyaçlarını ne kadar doğal da olsa ulu orta karşılamayız mesela. Avrupa'da alışmakta zorluk çektiğim bir numaralı problemim oldu.  Yolda yürürken arkamdan gelen korkunç sümkürme sesine tepkisiz kalmam imkansız ben Türk'üm !! Sanki beynini burnundan çıkarakmış gibi sümküren biri var arkamda . Önce bi irkildim sonra tahmın etmeye çalıştım ne tür bi hayvan acaba diye. Arkamı dönmem ile acı gerçekle burun buruna geldim. Sapsarı saçlı yeşil gözlü upuzun bacaklı bi abla ! 'Kadınsın sen be edep bil azıcık' dıyemedım .Güzelliğine yazık  ! Bu nasıl bi kültür onu da çözemedim. Hala da her sümkürene dönüp bakarım. Normal bişeymiş gibi karşılayamıyorum çünkü inanın normal bi sümkürme değil, biz sessiz sümkürmeye alışmış bir milletiz öylesini yapmamız imkansız.. 'Ne demişler alışmamış burunda sü...k durmaz !! '

ÖPÜŞMEK: Her milletin kendine göre öpüşme tarzı vardır. Burda insanlar genelde öpüşmemeyi tercih etse de çok samimiyse eğer ' tek bir yanaktan tek bir öpücük ' tercih ediyorlar. Geçenlerde bir kaç Slovak arkadaşımla dışarda buluştuk. Bir şeyler içtik her şey normal ve uyumlu. Vedalaşırken birini tuttum öptüm, kendini geri çekiyordu diğer taraftan da öptüm, güldü sonra kaçmasına izin vermeden iki kere de sarıldım !! Ama bizde bu işler böyle yürür !!  Kızlar aralarında kıkırdaşmaya başlayınca kendimi tacizci gibi hissedip açıklama yapma gereği duydum. '' Bizde böyledir iki öpücük ardından iki de sarılma '' gelir . 

ADRES TARİFİ : Almanya'da elini sallasan Türk'e çarpar boşa dememişler. Yarı İtalyan kuzenimle Almanya'da adres sorduk. Amca Almanca bişeyler anlatmaya başladı. Bende kuzenimle Türkçe konuşunca '' yaaa bacım desenize Türk'üm. Bak ikinci köşeden dönünce düz bir yol var, o yolun sonunda sağda bi Türk Marketi var, heh oraya kadar git markette yine sor sana tarif ederler. '' İstemsizce gülümsedim, özlemişim !  İşte yurdum insanı .

ALIŞKANLIKLARINDAN VAZGEÇMEK : Her insan için zordur elbet alışkanlıklarından vazgeçmek. Ben bu konuda fazla katı olduğumu düşünüyorum. Almanya'da olduğum sürece Türkiye'de yaptığım her şeyi yapmaya çalıştım. Bol bol et yedim, sabahları kültürümüze yakışır sofralar kurarak kahvaltı yaptım. En önemlisi her sabah çay demledim. Ahhh çay demlemek... İnanır mısınız gelirken bavulumun bir köşesine yengemin küçük çaydanlığıyla bir paket Çaykur Rize çayı sıkıştırdım. Ve buna hiç üşenmedim. Saklayamam çünkü ben Türk'üm  :)

 
Toplam blog
: 16
: 3683
Kayıt tarihi
: 21.08.13
 
 

İstanbul Sakarya Üniversitesi Uluslararası İlişkiler, Doğum Tarihi : 14.OCAK   Genelde geveze..