Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Şubat '07

 
Kategori
Eğitim
 

Türk öğretmenleri Almanya' da-2-(Camili Günler)

Türk öğretmenleri Almanya' da-2-(Camili Günler)
 

Ataşemizin bizi soğuk karşılaması, morallerimizi bozmuştu.

Eylül ayı olmasına rağmen, havada çok soğuktu. Türkiye’den kısa kollu gömleklerle çıkmıştık. Paltolarımız, kazaklarımız, yanlış yere indirilen bavullarımızda kalmıştı.

Herkes birbirinin yüzüne bakıyor. Biz nereye geldik der gibi. Kurdukları düşleri gölgelenmeye başlamıştı beyinlerinde..

Devletimizi yurt dışında temsil eden Ataşemizin, kendisi gibi öğretmen olan meslektaşlarının elini sıkmaması , hoş geldiniz bile dememesi anlaşılır gibi değildi..

Bizden önce göreve başlamış ve bizi karşılamaya gelen öğretmen arkadaşın getirdiği minibüsle, görev yapacağımız eyalete doğru yola koyulmuştuk.

Gideceğimiz eyalette okullar çoktan açılmıştı. Bizim hangi okullarda görev yapacağımız bile belli değildi..

Nerde kalacağımızı ne yapacağımızı kimse bilmiyordu,

Öğretmen arkadaş, herkes, kalacağı evi kendi bulacak. Ev bulana kadar camide kalacaksınız dedi.

Bu haber bazı arkadaşları sevindirdi. Kayserili ve iki arkadaşı bu durumdan hoşnut olmadı.

Gecenin karanlığında, görev yapacakları eyalete girdiler.

Dik çatılı bir binanın, bodrum katına doğru indiler.

Burasının, camiye ait çay ocağı olduğunu ve aynı katta odalar bulunduğunu söylediler.

Cami derneğinin başkanı ve üyeleri , sıcak samimi şekilde karşıladılar öğretmenleri.

Acıkmış olacağımızı da düşünerek, bize kahvaltı türü yiyecekler hazırlamışlardı.

Üç küçük oda , on kişilik öğretmen grubu tarafından paylaşıldı. Birer battaniye ile yer yatağına attık kendimizi.

Nemli ve buz gibi odada, yorgunluktan uyuya kaldık.

Sabah namazı için camiye gelen insanların sesiyle uyandık.

Yattığımız odanın, kapkaranlık olduğunu fark ettik.

Küçücük bir delikten ışık sızıyordu. Bulunduğumuz yerin ışık almayan bir bodrum katı olduğu anlaşıldı.

Odanın çıkışında hemen çay ocağı vardı. Namaz kılmaya gelenlerin abdest aldıkları yerde aynı yerdeydi.

Giyinip çıktığımızda, çay ocağı abdest almaya gelenlerle dolmuştu.

Türkiye’den gönderilen öğretmenleri camide görmekten, herkes mutlu görünüyordu.

Herkes kendi hemşehrisini bulmaya çalışıyordu. Güzel bir ilişki, sohbet başlamıştı.

Abdestini alan yukarıya camiye namazını kılmaya çıkıyordu.

Öğretmenlerden bir grup da abdest almak için sıraya girmişti.

Kayserili öğretmen, bir masaya oturmuş eski tarihli gazeteleri karıştırıyordu. Bir taraftan da olup bitenlere dikkat ediyordu.

Abdestini alan yukarıya çıkmaya devam ediyordu.

Ankara’ da, altı aylık dil kursu sırasında beraber kaldığı ve namaza hiç ilgisi olmayan arkadaşlarının da üst kata herkesten önce fırlamalarını anlayamayan Kayserili öğretmen, uçakta viski içerken yalnız kaldığı gibi çay ocağındaki  masada da yapayalnız kalıvermişti.

 
Toplam blog
: 1410
: 1053
Kayıt tarihi
: 04.11.06
 
 

Emekli öğretmenim ve  emeklemeye devam ediyorum.  Emeklilik yaşamın sonu değil, yaşama yeni amaçl..