Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Nisan '11

 
Kategori
Sinema
 

Türk Sineması Uçuyor

Türk Sineması Uçuyor
 

Hala gülerek izlediğimiz 70’li yıllarda çekilen Türk filmlerimizden günümüze geldiğimiz noktada dünya çapında başarılı örnek işler çıkarabiliyor Türk sineması.  

Gülerek izlediğimiz ancak gerek yapım, gerek kurgu gerek oyunculuk ve senaryoları itibariyle zaman zaman dalga geçtiğimiz sinema sektörümüz kendini toparlayarak inanılmaz derecede yol katetti.  

Kimilerine göre katedilen bu yol için harcanılan süre oldukça fazlaydı ama bizim gibi tüketim yönü ağır basan, gelişmekte olan ülkelerde bir sektörde yerli çabaların kendi dönüşümünü sağlayıp, dinamiklerini harekete geçirebilmiş olması takdir edilmeli.  

Daha 80’lerde sansür kurullarından geçmeyen senaryolar filmleşemezken, bazı filmlerin bazı dar kafaların tercihlerine göre kesilen sahneler yüzünden yarım yamalak çekilmek zorunda kalıyordu.  

Dünya ölçeğinde bakıldığında Hollywood ve Bollywood dışında süreklilik arz eden nitelikte gelişme gösteren, atılım yapan, her gün kendini düne göre geride bırakan bir başka ülke sineması yok. Bu iki güçlü devin yanında Türkiye özellikle son yıllarda gözle görülür bir ilerleme sağladı.  

Avrupalılar kendi yapımlarını tercih etmezken Türk insanının kendi yapımlarını sinemada desteklemesinin payını da görmezden gelmemek gerek. Türk insanı Türk sinemasını desteklemek için mi kendi sinemasını tercih ediyor kesin bir çerçevede, net bir şey söylenmez ama kendi adıma yabancıdan ziyade iddialı bulduğum Türk filmlerini sinemada izlemeyi tercih etiğimi söyleyebilirim. Yabancı filmler aylar, bazen yıllar sonra vizyona girmeden ülkemizde birçoğumuz evinde internetten bir şekilde tüketebiliyor bu yapımları.  

12 milyon biletin satıldığı 2011’in ilk çeyreğinde 25 yerli, 68 yabancı film gösterime girmiş. Türk filmleri toplam satılan biletlerin %75’ini tek başına sattırırken, yabancı sinemaya göre çok daha az sayıda filmle gösterime girmesine rağmen ciddi bir başarı elde etmiş.  

Albümler de Rekora Koşuyor 

Markalaşan dünya sinemasını koşa koşa takip eden Türk sineması yaratıcı fikirler çerçevesinde sadece bilet satışıyla yetinmemeye başladı. Dünya sinema film örneklerinde olan, filmde kullanılan müziklerin albümleştirilmesi geleneği son yıllarda birçok Türk filmi için denendi/uygulandı.  

En ciddi satış grafiğine ulaşan sinema filmi müzik albümü olarak kayıtlara geçen Issız Adam albümünün ardından, Aşk Tesadüfleri Sever ve Kaybedenler Kulübü albümleriyle adından söz ettiren filmler oldu.  

Türk insanının tercihlerinin irdelendiği ve bu yönde gişe başarısı elde etmeye çalışan yapımcılar özellikle duygusal, aşk temalarının işlendiği ve günlük ilişkiler etrafında dönen filmlerle çıktı seyircinin karşısına. Eyyvah Eyvah, Recep İvedik gibi basit kurgulu mizah filmleri ise tek bir karakter üzerinden izleyicinin ilgisini çekmeyi başarıp seriye dönüşen filmler oldu.  

2011 yılının ilk çeyreğinde (Ocak-Şubat-Mart) Eyyvah Eyvah 2, 3 milyon 912 bin 24, Aşk Tesadüfleri Sever 2 milyon 327 bin 34, Kurtlar Vadisi Filistin ise 2 milyon 18 bin 859 biletle gişede en başarılı üç film oldular.  

Seyirci desteği ve elde edilen gelirin artmasıyla beraber çekilen filmlerin, senaryoların, oyunculukların, kurguların ve efektlerin kalitesi de filmlere yansıyacak.  

A.Buğra TOKMAKOĞLU 

abtokmakoglu@gmail.com 

 

 

 
Toplam blog
: 430
: 2186
Kayıt tarihi
: 18.06.07
 
 

20 Nisan 1989'da İzmir'de doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Karşıyaka'da tamamladı. 20..