Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Nisan '11

 
Kategori
Dil Eğitimi
 

Türkçe Kullanışlı Bir Dil mi?

Türkçe Kullanışlı Bir Dil mi?
 

Dilimize sahip çıkalım.


Konuşma sanatı adı üstünde sanat olduğundan öyle düşünmeden, taşınmadan yapılacak basit bir iş değil. Düşünmeden, taşınmadan konuşanların kendileri dahil kimseye yararı olmadığını çevremize baktığımızda çok daha iyi bir biçimde görebiliyoruz. Bu tüm görgülerimize rağmen insanlarımızın konuşmak üstüne sınır tanımamaları üzüyor ve sinirlendiriyor beni.

Hemen hemen akla gelebilecek her türlü konuda uzmanlığı olan insanımız bilip bilmediğine, anlayıp anlamadığına bakmadan konuşmalarını sürdürüyor kifayetsizce. Durum böyle olunca işin uzmanlarından çok her konuda ahkâm kesmeyi sevenler ön planda oluyor. Toplumda bilgilenme ve ilerleme sağlanamıyor maalesef.

Futbol, siyaset, din, ilişkiler insanlarımızın en rahat “sallayabileceği” alanlar. Son dönemde Türkçe üzerinde “sallayanların” sayısının arttığını farkediyorum.

Türkçe ile İngilizce’yi karşılaştırıp hangisinin daha kullanışlı olduğu gibi bayağı bir soru üzerine yaratılan suni gündemle beraber saçmalayanların sayısı azımsanacak rakamları aştı.

Türkçe şöyledir, İngilizce böyledir; tarihi boyutu budur şeklinde giden zırvaların kime ne yararı olduğunu bilmiyorum ama insanların konuşarak içlerindeki egolarını sokaklara dökerek rahatlama yoluna gittiklerini rahatlıkla söyleyebilirim.

Sondan eklemeli bir dil olarak Türkçe kelime köklerine gelen yapım ekleri itibariyle yeni kelime üretmeye/türetmeye uygun bir dil tabiatıyla. İngilizce gibi farklı kökene sahip dillerde sondan ekleme mümkün olmadığından tek kelimenin farklı anlamları ihtiva etmesine daha sık rastlanıyor. Durum böyle olunca bazı harf kısaltmalarından yeni kelimeler türetilebiliyor İngilizce gibi dillerde. Bunu İngilizce çok basit ve yavan bir dil, Türkçemiz ne hoş gibi dillendirerek saçma milliyetçilik yaparak cümleleştirmek manasız geliyor bana.

Her dilin kendine özgü özellikleriyle, diğer dillerle karşılaştırıldığında işlevsel olan ya da olmayan yanları olabilir. Bu özellikler o dilleri kötü ya da iyi yapmaz. Zaten bir kavramı sadece iyi ya da kötü olarak değerlendirmek insanoğlunun en büyük yanlışlarından biridir.

Aynı zamanda coğrafi unsurlarla beraber bazı kavramların farklı isimlendirilmesi sonucu kelime zenginlikleri ile karşılaşılabilir. Örneğin sürekli yağmurların yağdığı İngiltere coğrafyasında çimeni ve yeşillikleri ifade etmek için birçok farklı kelime kullanılırken Suudi Arabistan’da yeşil bir, çimen de tektir. Eskimo dilinde kar ve karla ilgili kavramlar için 100’e yakın kelime kullanılırken karın yağmadığı bir coğrafyada kar için kar demek yeterlidir.

Sadece buradan baktığımızda bile o dil iyi bu dil kötü sınıflandırması yapmak ne derece mantıklı sizce?

Şimdi Türkçe ve İngilizce çeviriler üzerinden birkaç örnekle gülelim derim ben.

Dilimizde sıkça kullandığımız yer isimleriyle türetilmiş bir soru kalıbımız. Bir Türkçe kelime 17 İngilizce kelimeye bedeldir demişler şu örnekle:

Afyonkarahisarlılaştıramadıklarımızdan mısınız ?

Aynı soru kalıbını İngilizce kurmaya çalışırsak:

Are you one of those people whom we unsuccessfully tried to make resemble the citizens of Afyonkarahisar?

Bu iki aynı anlamlı cümle ile dilleri aşağılamak ya da yüceltmek mümkün. Bir de sıkça tekrar edilen ve kelime haznesinin darlığından dolayı kurulmak zorunda kalınan cümleler var.

Türkçesi:

-Üç cadı üç Swatch saate bakıyorlar. Hangi cadı hangi saate bakıyor?

İngilizcesi:


-Three witches watch three Swatch watches. Which witch watch which Swatch watch?

Daha da zorlaştırmak istersek:

Türkçesi:

-Üç travesti cadı üç Swatch saatin butonuna bakıyorlar. Hangi travesti cadı hangi Swatch saatin hangi butonuna bakıyor?

İngilizcesi: (Bunu kendi kendinize sesli okuyun lütfen!)


-Three switched witches watch three Swatch watch's switches.Which switched witch watch which Swatch watch's which switch?

Özetle demek gerekirse her dilin kendine has özellikleri var üstün, iyi-kötü değerlendirmesine girişmeyin sakın.

A.Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com

 
Toplam blog
: 430
: 2186
Kayıt tarihi
: 18.06.07
 
 

20 Nisan 1989'da İzmir'de doğdu. İlköğretim ve lise öğrenimini Karşıyaka'da tamamladı. 20..