- Kategori
- Dil Eğitimi
Türkçe öğretim
Kadıköy Lisesi, yazar Ahmet Oker'le birlikteyiz, 25 Nisan 2014
Türkçe öğretimde anlama ve anlatma birbirine sıkı sıkıya bağlı iki kavram. Bir konuyu alıcı dilsel etkinlikle önce anlamak, sonra verici dilsel etkinlikle anlatmak gerekiyor. Bunun için önce okuma, dinleme alışkanlığı verip sonra da sözlü ve yazılı anlatımın gerektirdiği becerilerle öğrencilerimizi, öğretmenlerimizi donatmalıyız.
Türkçe öğretmeni anadilini kullanma becerisini iyi edinmeli. Anadilini kullanma becerisinden yoksun öğretmen öğrencilerine anlama, anlatma adına yardımcı olamaz. Anadilini iyi bilmeyen öğretmen bunun ulusal bir görev olduğu bilincinden de yoksundur.Öğrencilerine seçeceği metinler, sunacağı kitaplar anadilin güzelliklerini taşımayacağından ulusal bir görev yerine getirilmemiş olacaktır.
Anadili öğretimini okullarımızda niçin gerçekleştiremiyoruz sorusunun altında yatan gerçek; kitap, öğretmen daha da ötesi izlence sorunudur. İlköğretimden başlayan eksikler, yanlışlar on iki yıllık eğitim-öğretim sürecinde sürüyor. Türkçe metinleri içeren kitaplar neden yok elimizde? Bu kötülüğü ulusun geleceğine yaptığımızın ayırdında mıyız?
Anadili eğitiminin nasıl yapılması konusunda “Anadili dersleri bilim değil, sanat gibi öğrenilmelidir.“ diyen dilci Doğan Aksan’ı örnek alabiliriz. Öğretmenlerimizi onun kitaplarıyla tanıştırıp sunduğu bilgilerle donatabiliriz. Bu alanda emek veren başka dilcilerimiz de olduğunu unutmadan anadilimizi bilim, sanat, eğitim alanlarında geliştirebiliriz. İşte bu dil bilincini alan öğretmen öğrencilerine daha da yararlı olacaktır.