Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Nisan '14

 
Kategori
Dil Eğitimi
 

Türkçenin tarihselliği

Türkçenin tarihselliği
 

ATALAR- KARTAL, EMEKLİ ÖĞRETMENLER DERNEĞİ 2005


Türkçe günümüzden bin üç yüzyıl gerilere dek uzanan  bir yazın dilidir. Bunun kanıtı Orhun Yazıtları’dır. Bu belgeler 8 . yüzyılda Türkçenin gelişmiş bir anlatımı olduğunu bizlere sunmaktadır. Bu kanıt Türkçenin  tarihsel bir dil olduğunu da gösteriyor. 

“Türk Oğuz begleri / budun eşidin / üze tengri basmasar / asra yir telinmeser / Türk budun ilinin törünün kim artadı...”

Yazılı belgenin bu örneğinden önce sözlü yazın ürünlerine de baktığımızda Türkçenin aynı anlatım yetkinliğini taşıdığını görüyoruz. Örneğin,

Tümen çiçek tizildi
Bükünden ol yazıldı
Öküş yatıp üzüldi
Yirde kopa adrışur

Doğayı böylesine güzel betimleyen dizeler Türkçenin yüzyıllar önce anlatımda ne denli gelişmiş olduğunu gösteriyor. Bu koşukta kimi ses değişmeleri,  “tizildi / dizildi , ol / o , yazıldı / yayıldı , yirde /yerde , adrışur / ayrışır” sözcüklerinde görülmektedir. Ayrıca koşukta görüldüğü gibi unutulan sözcükler de var: Öküş (çok), bükün (toprak).

Halklar acılarını en iyi dizelerle anlatır. Dizeler  örülerek ağıtları (sagu) oluşturur. Türkçe bunu da anlatırken yüzyıllar ötesinden  bakın nasıl derinlikle anlatıyor.


                  Alper Tunga öldü mü
                  Issız acun kaldı mı
                  Ödlek öcün aldı mı
                  Emdi yürek yırtılır

Bu örnekte de, “ emdi / imdi /  şimdi ( şu imdi) ”   olarak ses değişikliğine uğramış. Yazılı, sözlü dönem ürünleri Türkçeyle övünmemizi  haklı  kılıyor.

 
Toplam blog
: 1064
: 732
Kayıt tarihi
: 24.03.12
 
 

Türkay KORKMAZ, umuda yolculuğu ertelemez. Mermeri delenin damlanın sürekliliği olduğunu bilir. Y..