Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Eylül '15

 
Kategori
Siyaset
 

Türkiye, Suriye, ABD ve İsrail

Türkiye, Suriye, ABD ve İsrail
 

UZANIP TERTEMİZ ALNINDAN VURULMUŞ YATIYOR. BİR HİLAL UĞRUNA YA RAB..! NE GÜNEŞLER BATIYOR..


Suriye'de neler oluyor..! Suriye'den bugüne kadar kaçan insan sayısı kaç milyonları geçti..? Belki de bayram ve ramazan rehavetinde bu sayı çok daha yukarılara tırmanmış halde. Suriye'den her gün ortalama 5.000 üzerinde insan kendini ülke sınırları dışına atıyor. Konjunktur 2007 li yıllardan bu yana hep Batı Kürdistan kurulmasından yana çalışıyor. Irak'ın iç çatışmaları ve Talabani ile Barzani'nin ABD ile dirsek temasını canlı tutması aslında biraz da İsrail gerçeği ile sanki eşgüdümlü bir durum.  ABD nin B.O.Projesine baktığınızda her hareketleri güvenlik, yeni toprak kazanımları üzerine geliştirilen işbirliği ve ortak hareke etmeye dayanıyor.                                          
 
PYD olarak anılan oluşum ( Demokratik Birlik Partisi ) kendi kendilerine yetebilen otonom bir "Kürt Devleti " kurmak için planlar yapıyor. Bu ise Türkiye gibi Abd ile birlikte hareket eden bir çok Ortadoğu ülkesinin son zamanlarda kafasını karıştırdı. Abd ile Türkiye için şimdilerde ortak düşman İşid ile Pkk..
 
Ancak 7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye için Pkk daha bir hedeflenen, bombalanan ülke durumunda olsa da Abd 'nin Pkk ile ilişkileri Türkiye'nin bakış açıları ile farklı gibi. Abd 4-5 sene önce ortak düşman diye ifade ettiği Pkk için ittifak tesis etmeye çalışır bir halde görünüyor..
 
İsrail Ortadoğu'nun Abd dostu olan şımarık çocuğu olarak yine yapacağını yaptı.. Müslümanlar için kutsal yerlerden olan Mesçid-i Aksa'da yaptıkları yine insan haklarının ihlali olduğu gibi İslamiyet'e yapılmış çok tehlikeli bir saldırıdır. Buna sebeb olan ve izin veren İsrail hükümetini şiddetle protesto ediyorum..
 
Bu arada Türkiye'de "çözüm çalışmaları" nın Haziran seçimlerinden sonra giderek artan terörist grupların, Pkk'nın eylemlerinin yol açtığı cinayetler 1 Kasım da seçimlerin nasıl yapılacağı hakkında ülke insanlarını derin derin düşüncelere sevk etmektedir. Eğer demokratik bir ortam sağlanamazsa Hdp başta olmak üzere bölge halklarının demokrasi özlemleri bir başka bahara kalabilir. MIT, Akil Adamalar Hareketi ile barıştan yana ortak hareket eden iyi niyetli demokratik kuruluşların "barış rüzgarlarına" her zamankinden daha fazla ihtiyaç vardır. Barış ve dostluğun yeniden hakim olmasını isteyen nüfus her geçen gün daha artmaktadır.
 
Kandil-İmralı ve TC yetkililerinin savaş bitsin-barış gelsin diyecekerini umut ediyoruz. Bunu başarabilecek bir "sihirli değneğe" ülkemizin ihtiyacı her geçen gün artmaktadır. Kurtuluş savaşı yıllarında bir bayrak altında savaşan halklar nereye gitti dersiniz. Kürt halkı ile Türk halkının arası sanıldığı gibi bir birine düşman değildir.. Bölgesel olarak bir birlerinden kız almış-vermiş olan bu halklar düşman gösterilmeye çalışanlarca bu hale getirildiler.. Kan akıtan örgüt, içinde dahi barıştan yana olanlar bulunduğunu düşünüyorum. Puslu ve kirli havadan nemalanan, uyuşturucu ve silah ticaretinden istifade edenlerler dışında bu kavgadan bu savaştan, akan kandan kime ne fayda oldu dersiniz. Bizi birbirimize düşürenlerin kim olduğuna bakın bir kere.. Laz, Kürt, Çerkez, Arnavut, Türk, Roman, Gürcü, ayırd etmeden bir bayrak altında toplanıp "Kurtuluş Savaşı Ruhu ile birlik olmalıyız. Seçimlerde gündeme gelen vaadler, sözler hiç bir olumlu tabloya dönüşemeden yeniden seçime gidiyoruz. Bu bir fırsattır. Birlik olmalıyız.. Kimse kimseyi ötekileştirici söylemde bulunmadan kucaklaşma zamanıdır..
 
Çok sorulan ancak yanıt bulamayan sorular öylece kalmıştır. Ölen gençlerin kimler olduğuna bir bakın hepsi bu ülkenin evlatları. 7 Haziran günü arefesinde Hdp mitinginde patlayan bomba, ile başlayan kafalarına sıkılan kurşunlarla hayata veda eden polislerimiz..ve ardından gelen suikastler, tuzaklar kime ne sağlamıştır.. Gencecik evlatlarımızı toprağa verdik ve geri kalan gözü yaşlı genc yaşında dul ve yetim kalan insanlarımız. Söyler misiniz acıdan gözyaşından başka ne gösterdi bize..
 
Hayatlarının baharında elinde silah ve patlayıcıyla dağlarda hayatlarını tüketen, can veren o gençler de bu ülkenin evladı değil miydi.. Kandil, İmralı, Hdp TBMM Meclisi ile Hükümet, Cumhurbaşkanlığı makamı ve yetkilileri Türk bayrağı altında toplanmalıdır. Artık kavgayı-dövüşü değil barışı organize etmelidir devletimiz.. Cemil Bayık, Murat Karayılan, Sivil Toplum örgütleri ile Pkk yöneticileri katılmalıdır bu barış çağrısına..1 KASIM BİR FIRSATTIR, ARTIK SAVAŞA HAYIR...! YAŞASIN BARIŞ..! Diye hep birlikte ülkemiz insanlarını barışa davet etmeliyiz..
 
1 Kasım'da yapılacak olan seçim günü ülkede sivil toplum kuruluşları kadar siyasi partilerimize, yöneticilerine, partililere büyük görevler düşmektedir. Lütfen bu fırsatı kaçırmayalım.. Her şey bu ülkede yaşayan insanlar için..
 
Y A Ş A S I N    B A R I Ş...!.     Y U R T T A   S U L H    C İ H A N D A    S U L H  ! 
 
Vehbi MERİÇLİGİL
 
15.09.2015
 
Toplam blog
: 14
: 454
Kayıt tarihi
: 28.05.10
 
 

29.04.1953 Zonguldak'ta doğdum. Hisarönü İlkokulu /Filyos 27 Mayıs İlkokulu / Filyos Çaycuma Orta..