Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Nisan '10

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Türkiye çöl olmuş…

Türkiye çöl olmuş…
 

Yil 2023..

Haberleri izliyorum.

Türkiye çöl olmuş.

Hükümet sözcüsü konuyla ilgili “Korkacak bir durum yok . Bu bizi teğet geçer. Allahın izniyle bunu fırsata dönüştürebili

riz.”diyor..

Muhalefet hükümeti fırsatçılıkla suçluyor.

Hükümet sözcüsü özetle ; “Bu Allah’ın takdiridir ve her şeyde bir hayır vardır. Karamsarlığa gerek yok. Hep kötü yönden bakmayalım.. Karamsar bakış muhalefetin işidir. Biz bu oyunlara gelmeyiz. Artık, en azından trafik kazalarında ocaklar sönmeyecek, çünkü develerin hiç kaza yaptığını duymadım dedi ve “ karakış diye bir sorunun da Allah’ın izniyle ortadan kalktığını “söyledi.

Sözcü ; En kısa zamanda konu ile ilgili açılım yapacaklarını da açıkladı.

Ağzım açık izlemeye devam..

“Açılımda ilk olarak,Tarım ve Orman Bakanlıkları yerine Çöl ve Vahadan Sorumlu Devlet Bakanlığı kurulacağı,çölde kervan

cılığın geliştirilmesi için tedbirler alınacağı ve “Çöl Kervancılığı” kurslarının açılacağı sızan haberler arasında. Çöl haydutları için hangi tedbirlerin alınacağı ise merak konusu.”derken,alt yazılara gözüm kayıyor..Son alt yazıda şöyle yazıyor;

“Çölleşen GAP Bölgesinde, GAP'in hizmete girmesine gerek kalmadığı için yerine bir vaha oluşturulacak ve turistik geziler

düzenlenecek.Bölgenin 49 yıllığına Lübnan’lı bir firmaya kiralanması ve hurma ağaçları dikilmesi gündemde.”

Flaş! Flaş! Flaş!

“Çölde kullanılacak deve ihtiyacı için Suudi Arabistan yardım sözü verdi.İlk adımda 1000 deve yola çıktı. Devlete ait olacak develerinin çift hörgüçlü olacağı bildirildi. Her taraf çöl olduğu için çölde kalan villalar boşaltıldı.Boşaltılan villalara Roman vatandaşlar talip oldu.”

Allah Allah! Habere bak..

Çöle dönen Van Gölü’nden çıkan canavarın nasıl besleneceği ve nereye konulacağı ulemayı birbirine düşürdü. Bazı ule

malar canavarı ayaklarından asmak gerektiğini ileri sürerken, karşı çıkanlarda,canavarın fezaya gönderilmesinde ısrar ediyor. Çöl bezirgânları ise canavarı Pazarlarda,panayırlarda oynatmak için resmen hükümete başvurdu.

Hükümet,konunun halk oyuna sunulabileceğini söyledi. Muhalefet karşı çıktı.

Endonezya ve Malezya’dan et ithalatı için görüşmelere başlandı. Şeker için de Hindistan ile görüşmeler sürüyor.İsrail’den domates,biber ve patlıcan ithalatı başladı.

İçecek su ihtiyacımız için Suriye, sulama suyu için Bulgaristan’la yapılan görüşmelerden bir sonuç alınamadı.

Yunanistan baklavanın ve dolmanın kendilerine ait olduğunu iddia etti.

Dubai’den den gelen bir heyet,çöle dönen Türkiye’de bir cennet kurabileceklerini açıkladı..

Muhalefet “Çöl Platformu” tarafından düzenlenecek çöl mitinglerine destek vereceğini açıkladı.

Ay fenalık geldi. Değiştir kanalı be adam!

Yılmaz bir Türk teknik direktörü “Milli takım teknik direktörü ben olmalıyım.” dedi.

Son dakika!

Fenerbahçe,Türkiye Kupası’nın gereksiz olduğunu açıkladı..

Tarkan, Zeki Müren şarkılarından oluşan bir albüm hazırladı.

Az sonra!

Recep İvedik 49’un çekimlerine Tuz Çölünde başlandı.

“Ruhlar Alemine Yolculuk” adlı dizinin çekimleri çöl fırtınası yüzünden iptal edildi.

Çölde kaybolan yönetmen ve üç set işçisinden haber alınamıyor. Kaybolanların 40 Haramile

rin eline düşmüş olmasından korkuluyor.

Kurtlar Vadisi’nin adı “Çöl Kurtları” olarak değiştirildi.

Yaprak Dökümü ve Papatyam dizisi, yeşili ağacı ve çiçeği çağrıştırdığı için yayından kaldırıldı.

Kırkpınar çöl güreşleri başladı.

Az sonra!

Hükümet Dakar Rallisine alternatif olarak Konya Rallisi projesini hayata geçireceğini açıkladı.

Birazdan!

Okyanus ötesinden seslenen bir Hoca Efendi ;”Bizim görevimiz okullar açmak.Bu çöllerde de okul açmaktan kaçınmayız.”

dedi.

Takkeli bir Hoca çölde “çöl ski” yaparken “Mehdi’nin gelmesine daha 286 yıl var,rahat olun .”dedi.
En iyi “İlahi okuma “ yarışması Olimpiyat Stadında çöl rüzgârına karşı yapıldı. Bazı hocaların takkesi rüzgâra dayanamayıp uçtu ve kelleri göründü.

Gerçekten fenalık geldi.Değiştirdim kanalı.Değiştirmesine değiştirdim ama….

Bu kanalda pek farklı değil.

Askerler 100.Yıl Çöl Tatbikatını “Yaylalar yaylalar“ yerine “ Unutmadım seni ben..” şarkısı eşliğinde gerçekleştirdi.

Bir nazlı bayan gazetecimiz Mevlana üzerine araştırmalar yapmak için yanlışlıkla gittiği Rusya’da uçağı kaçırdı. İkinci uçağı beklerken verdiği röportajda ;” Gözaltındaki zabit, paşa,alim ve ulemalar için suçlu diyemeyiz, suçsuz da diyemeyiz, ama bence suçlu oldukları yönündeki deliller daha ağır basıyor.”dedi.
Okullarda Müzik dersi yerine “İlahi”, Resim dersi yerine ise “Minyatür,hat ve ebru” dersleri kondu.

Emeklilik yaşı erkekler için 85 oldu. Ancak maaşlar ödenemediğinden yerine, “kâr payı “denen kağıtlar verildi,ama hep zarar olduğundan kimse bir şey alamıyor.

Kadınlar en az üç çocuk doğurup çadırda oturduğu için onların emeklilik sorunu yok.

Tekel işçileri her taraf çadır olduğu için çadır eyleminden vazgeçti

Hükümet yağmur duasına çıktı. Bu sırada Başvekil ve yardımcısının gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Dua dönüşünde,Baş

vekil yardımcısı asker zannettiği zabıtaları polise şikâyet etti.
Sosyal demokratlar birleşmek için, yeni formül arayışına girdi. Ancak daimi ana muhalefet lideri çadırından fırlayıp; ”Formüle gerek yok. Buraya gelin, herkese yer var. Canımı sıkmayın ”dedi.

Bir muhalefet lideri “Devlet nedir ?” diye soran muhabire “Devlet benim.”dedi.

Babasının kızı eski bir bayan siyasetçi, Ay’daki toprakların dedesinden miras kaldığını açıkladı.

Yine eski bir başvekil olan, mesut bir Karadeniz’li yeni parti kurma çalışmalarına başladı ve “Alternatif biziz.” Dedi.

Bunları da izlemek kaderimiz mi nedir..

Değiştir kanalı…Neyse kanal çok…

Delikanlılığın kitabını yazan nam-ı diğer eski civan delikanlı bir siyasetçi ise; “Sapla samanı ayırt edemeyenler yan gelip yatarken biz bu ülkede yatıp kalkıp vatandaş için çalıştık,dünyayı dolaştık.Orası yan gelip yatma yeri değildir,benim gibi delikanlıyı çok ararsınız” Dedi.

Çiçekleri koklamayı, sulamayı ve bağımsız kalmayı seven genç delikanlı bir eski milletvekili de 25. kez cumhurbaşkanlığına aday olduğunu açıkladı ve seçilirse ilk işinin köşk bahçesini çiçek bahçesine çevirmek olduğunu ve ay gibi doğacağını söy

ledi.

Bunu da geçtim..

Tarihi bir programdan ilham alayım hiç olmazsa.

Ne gezer..Yine ilginç anlar yaşanıyor bu programda da..

Programın sarıksız baş uleması programın masum yüzlü güzelinin gösterdiği kitapları beğenmedi. Diğer alim’de “Bu ki

tapların yakılması caizdir. ” deyince masum kız çileden çıktı. Programın tam ortasında Fatih Çelebi stüdyoya dalmaz mı. O da kızcağıza akıl veriyor.

“Ben olsam bu kitapları bunların kafasına atardım..”diye.

Neyse ki,bu sırada programa telefonla bağlanan ünlü bir müderris, masum kıza “Cici kız” diyerek sakinleştirdi. Cici kız da bunun üzerine bir süre kestirdi.

Ohhh…

Reklâm arası…

O da ne, reklâmlarda bizim “Yaban”

Çöle dönen ülke için isyanlarda.Çölün tam ortasına gitmiş ve ”Ormanı olmayan yaban mı olur,beni deli etmeyin ülennn! “Diyerek nara atıyor.…

Onun ardından gelen reklâm da pek yabancı gelmedi bana.

Kuran ayetlerini deşifre ettiğini iddia eden bir tıp alimi;”Ben bunların olacağını yıllardır söyledim,ama benimle dalga geçti

niz.”okuyun da öğrenin diyerek kitaplarını gösteriyor.

Ahhh Hayrettin Dede,ahh! Sen ömür boyu “Ülke çöl oluyor uyanın dedin de,İlmiye’den başka kim dinledi ki..”.

O sırada telefon sesine uyandım.

Rüyaymış.

Böylede rüya mı olur,kesin bir kâbus…Gece bir yerim açık kalmış olmalı..

Gözüm televizyona kaydı. O da açık kalmış meğer.

“..Binaenaleyh,çare sandıktadır.”diyordu birisi.

 
Toplam blog
: 94
: 840
Kayıt tarihi
: 23.07.06
 
 

1962 İnegöl/Bursa doğumlu ve İşletme Fak. mezunuyum. Özel bir kursta kurum müdürü olarak görev yapma..