Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Şubat '08

 
Kategori
Siyaset
 

Türkiye'de demokrasi var mı?

Türkiye'de demokrasi var mı?
 

Sayın Başbakan. Nedir bu öfkeniz!


Sayın Milliyet Blog yazarları ve okuyucuları. Çok üzgünüm ve moralim bozuk. Çünkü ülkem elden gidiyor. Ülkem birkaç kaç kişinin esiri olmakta. Milletim kandırılmakta. O benim güzel yüzlü, saf misafirperver milletim kendi iradesi ile vermediği iktidara oyunu verdi. Belki öyle belki böyle ama gerçek o dur ki % 47,5 oy oranı ile şimdi iktidar da tek güç olarak boy göstermektedir.

Ben neye üzülüyorum biliyormuşsunuz. Mesele türban değil. Türbanın arkasından sığınıp özgürlüğümüz kısıtlanıyor diyerek bir başlangıç yaptılar ama bunun sonu iyi gelmeyecek. Ne diyeceğimi bilemiyorum. Acaba diyorum ya iyi olacak ya da kötü.

Şimdiden iyi olacağını düşünemiyorum.

Olayları başka yöne doğru çekmek istiyorum. Şöyle ki. Neden kızlarımız türban giyerler. Neden başlarını örtme gereğini duyarlar. Saçlarını göstermemek için mi? Ya da din gereği mi? Başkalarının gözlerinden vücutlarını saklamak mı? Nedir yani?

Ben de gençliğimi yaşadım. Sevdiğim kızlar da vardı. Hoşlandıklarımda. Ama birine aşık oldum o da beni kabul etmedi. Yalnızlık yaşadım. Okuldan uzaklaştırıldığım da kendi suçumu kabul ettim. Meğerse suçum onu sevmekti. Okuldan atıldıktan sonra 10 yıl kadar hiç sevgilim olmadı. Zaten de olmasını istemedim. Ve nihayetinde annemler bana bir kız önerdiklerin de baştan kabul etmek istemedim. İster istemez onunla şimdi ki eşim Selver Hanımla çıkmayı kabul ettim. Bana kafa dengi olduğunu anlayınca onunla evlendim.

Neden bunları anlatıyorum biliyormuşsunuz. Ben karşılıklı konuşup anlaşmaktan yanaydım. Gerçi kızı annemler buldu ama benim de o gün şimdi ki eşim Selver hanımla yemek yediğim de kendisine büyülendiğimi anladım. Hiçbir şey söylememe de gerek yoktu yalnızca onun elinden tuttum. Yani demokratik ve hiçbir şekilde dayatılmadan bu işi istememle oldu. Olmasaydı hoşlanmadım derdim. Bana göre değil der, sebeplerini açıklardım.

Şimdi gelelim demokratik olmaya. İş demokratik olmaya gelmiyor. Başbakan bu sürecin bir demokratik süreç içersinde yaptıklarını söylerken cumhuriyet yandaşlarının demokratik davranmadıklarını söylemeye çalışmaktadır. Acaba kendisi milletten oy isterken demokratik mi davranmış? Millete altın dağıtarak, para vererek kedilerine çıkar sağlamamışlar mıdır? Nerede kaldı demokrasi? Kendisine sormak lazım, çünkü demokratik olan insanlar bu işlevi yapmazlarda ondan. Onlar demokrasi den ne anlarlar.

Şimdi de gelelim kızlarımızın neden türban taktıklarına. Çünkü onlar demokratik ve çağdaş insanlar değillerdir. Özelikle erkeklerimiz. Sakın ha benim ailemde ki bayanlara kızlarıma eşime bakan olmasın ama ben başkasına bakarım. İşte bu zihniyet Türk erkekliğin de ne yazık ki mevcuttur. E be adam kendi ailene baskı uygulayarak kapanmasını sağlayıp türban giydiriyorsun ama bir yandan eğer yan gözle başkalarına çıplak vücutlarına bakıyorsan zan altına girmiyormuşsun. Yani, herkes yapmaz ama yapanlar da var. Hatta eşini aldatanlara ne demeli. Pekiyi şöyle söyleyeyim. Plajlarda mayolu ve bikini şekilde denize giren bir sürü genç kızların yanında kapalı bir şekilde eşini denize sokan erkeklere sormak istiyorum. Sizler o mayoyla veya bikiniyle deniz giren kızlara hiç mi gözünüze takılmıyor? Başınızı mı çeviriyorsunuz? Yoksa? O zaman da siz de sırf türbanlıların arasında denize girseniz ya. Ne demek istediğimi anlatabildim mi? Yani siz erkekler bir yana bayanlar ise bir yana. Siz buna harem seran mı diyorsunuz? Bir şey diyemiyorum artık, sizler adına. Ben mi? Yanımda bulunan mayolu ya da bikinili denize giren ve güneşlenen kızları gözlerimle süzmek benim gibi çağdaş bir insanın yapacağı bir davranış değildir.

Arkadaşlar! Ben çok üzülüyorum. Çağdaş ve Laik bir Türkiye de demokratik anlayış için de yaşamak istiyorum. Ama bu son olaylar beni son derece etkilemiş durumda. Bir şey de yapamamaktan kahroluyorum. Keşke bir şeyler yapabilsem bu vatan için. Canımı bile vermeye bile razıyım. Demokrasi adına.

Şimdi soruyorum sizlere. Demokratik bir insan bir oy için insanlara para verir mi? Altınla ödüllendirir mi? İhtiyaç bile duymaz kaybettiğini bilse bile. Pekiyi demokratik bir insan böyle bir durumda kendi menfaati bile olsa kendine yapılan bu teklife evet der mi? Paraları ve altınları alır mı?

Ama ne var ki bir Türk insanı menfaatçidir. Önüne konulanı hemen alır ve ona oy verir.

Pekiyi başka bir şey daha… Yine bizim toplumumuzda özelikle doğu bölgelerin de oy atmak yalnızca erkeğin kararları geçerlidir. Hiçbir kadın eşinden ayrı bir başka partiye oy atmak değil kaldı ki eşiyle birlikte tartışması bile söz konusu olamaz.

Yani milleti kandırmak çok kolaydır. Şimdi bana söyleyebilirmişsiniz Türkiye’de demokrasi var mıdır?

Merak ettim de.

 
Toplam blog
: 540
: 3176
Kayıt tarihi
: 02.01.07
 
 

Hiç bir motorlu araca binmeyi sevemedim. Daha doğrusu sevdiremediler. Onun yerine iki tekerlekli ..