Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Nisan '10

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Türkiye'de kadına karşı sapıklıklar ve vicdan

Türkiye'de kadına karşı sapıklıklar ve vicdan
 

Gün geçmiyor ki bir sapıklık ve de “namussuzluk, şerefs.zlik” haberi almayalım medyada.. Hikaye genellikle aynı veya çok benzer; “Genç kıza tecavüz edilirken kameraya kaydedilen görüntüleri yoluyla şantaj yapıldı.. ve bunun internette vs ortaya çıkmasından korkan genç kız da daha birçok kişinin kendisine tecavüz etmesine rıza göstermek zorunda kaldı..”

Bu konuda en son haber de bugün Hürriyet’te yayınlandı;

Muğla'nın Fethiye İlçesi'nde okul yanındaki bir işyerinin deposunda kız arkadaşı 17 yaşındaki A.B. ile cinsel ilişkiye giren lise öğrencisi 18 yaşındaki B.M., sevişmelerini gizlenen arkadaşı 17 yaşındaki K.B.'ye kameraya çektirdi. Sevişmenin ardından saklandığı yerden çıkan K.B., görüntüleri internete koymakla tehdit ettiği genç kıza tecavüz etti. Bu kez de B.M. tecavüz görüntülerini kaydetti. Olayın ortaya çıkmasıyla 2 erkek öğrenci okuldan uzaklaştırılırken, kız öğrenci başka bir okula nakledildi. ŞAHİNDAŞ/FETHİYE (Muğla), (DHA) 29 Nisan 2010
Tabii benzer olaylardan yüzlerce değilse bile onlarca oluyordur her gün Türkiye’de ama yalnızca şansı yaver gitmeyip bir yerde yanlış yapan “caniler” ortaya çıkabiliyor.. Çıkıyor da ne oluyor? Hiiç.. Hatta bazen nerdeyse kızı bile suçlama seviyesine geliyor olay; “Efendim tahrik var, kız kısa giyiniyormuş vs”

Yahu inanılır gibi değil.. Bu ne vicdansızlık zalimliktir.. “Elhamdülillah Müslümanız” diye övünen bir toplum nasıl olur da böyle şeyleri hoş görebilir? Nasıl olur da gereken ve layık olunan cezayı dibine kadar vermez, bu tip yaratıkları caydırmak için? Ve ben halkımı eğitmek için yola çıktım ey vatandaş diyen bir devlet insanlarımızın böyle “ABAZA” ve vahşi yaratıklara dönmemesi için nasıl olur da bu konudaki eğitim görevlerini de LAYIKIYLA ve son derece önemle yerine getiremez.

Evet böyle olaylar İngiltere’de de olur ama.. Gereği yapılır.. Zaten bu olaylar oralarda münferittir.. Bunu yapan hakikaten sapıktır..

Ama buralarda bunu yapan maalesef esas olarak “ABAZA” dır genellikle.. ve de onun öğrendiği çevresindeki toplumdan bilhassa “KADIN” – yani karşı cins denilen varlığın bu işe yaradığıdır.. Hele ki biraz da dikkat çekici filansa.. Tabii bu kendi en yakınındaki ana, bacı için filan geçerli değildir..

Düşünebiliyor musunuz, öyle bir argo deyiş vardır ki toplumda bu Türk erkek milletinin (maalesef oldukça büyük bir kesim) bu konuya nasıl baktığını iğrenç bir şekilde (ama tam isabetle) özetlemektedir;“Ana bir bacı iki gerisine çal …..i”

Yani “annen, bacın kutsal ama başka kim söz konusu olursa fark etmez.. Hepsini eline geçirdin mi ilk aklına gelen …… olmalı”. Evet bu satırların yazarı da Türk erkek milletinin bir mensubudur.. Onun için kimse “Yok canım o kadar da değil, sen de amma abartmışsın” falan filan demesin sakın.. Hani bir laf var ya “biz birbirimizi biliriz” diye..

Bu arada burada ve sırası gelmişken Doktor Haydar Dümen’den bahsetmeden geçemeyeceğiz.. Bu muhteşem ve muhterem zat bu ülkeye binlerce öğretmen veya sosyolog ordusunun yapamadığı kadar inanılmaz bir hizmette bulunmuştur ve bulunmaktadır.. ve yeminle söylüyoruz ki bize göre heykeli dikilecek adamdır.. Neden mi?

Çünkü bu adam en önemli doğa olaylarından biri olan cinsellikle ilgili olarak bu milleti yıllardır eğitmektedir.. Yılmadan, bıkmadan.. Tehditlere cesaretle göğüs gererek.. Halka ulaşabileceği her türlü medya ortamını büyük bir enerjiyle kullanarak.. Hangi halk mı? Hani aklında maalesef “malum konudan” başka şey olmayan, ama bundan bahsetmesi de tartışması da hoş karşılanmayan ve de bu çok önemli ve özel konuyla ilgili problemlerini dolayısıyla içine atmak zorunda kalan ve ama ondan sonra da bir yerde gidip patlayan (yukarda anlatıldığı örnekte olduğu üzere) halktan bahsediyoruz.

Dünyanın, yobaz kafalılar ister kabul etsin ister etmesin maalesef cinsellik etrafında döndüğünü, bunun yaradılışımız itibarıyla gayet doğal olduğunu, bunun utanılacak bir şey olmadığını ve dolayısıyla bu konuda eğitilmemizin hak olduğunu yıllardır binlerce örnekle anlatmaya çalışan Sevgili Dümen’e buradan sonsu teşekkürler ediyoruz.. Bu “gelişme” savaşı veren acaip demokratik ülkemizin bir ferdi olarak..

Ey kendini gerçekten de insan olarak gören ve görmek isteyen insanlarımız.. Lütfen ERKEK ÇOCUKLARINIZI küçücük yaştan itibaren “İNSAN” olarak eğitin.. Onlara erkek olmanın değil “insan olmanın” önemli olduğunu öğretin.. ve de onlar lütfen bilsin ki “KADIN” denen ikinci bir cins vardır Tanrının yarattığı.. ve bu cins, BİZİM ANAMIZ, BACIMIZ olduğu gibi BAŞKALARININ DA ANASI, BACISI olabilir.. Onlar da bizimkiler kadar kutsaldır.. Onların da yaşama hakkı vardır.. Hangi yaşam tarzını seçerlerse seçsinler.. Onlara da zarar vermemeliyiz.. Tanrı eğer bizi izliyorsa mutlaka bunun da bir cezası olacaktır..

Kadın Tanrının yarattığı EN YÜCE varlıktır.. Sizleri bizleri dünyaya getirmektedir.. Bundan daha inanılmaz bir mucizevi yaratık olabilir mi?

Kadın erkekten çok daha ince ruhludur, düşüncelidir, dayanıklıdır, fedakardır.. Kadının önde olduğu korunduğu toplumlar bugün bizlerle kıyas edilemeyecek kadar büyük bir refah seviyesi içinde yaşamaktadırlar..

Kadının bastırıldığı toplumların halini ise görüyoruz işte; Suudi Arabistan, İran, Afganistan vs.. Krallar şeyhler veya imparatorlar (devlet başkanları) bir eli yağda bir eli balda, halk ise sürünüyor ve de hayatları o kişilerin iki dudağının arasında..

En son olarak da şunu bir kere daha belirtelim mi?

Bu toplum kurtulursa eğer yalnızca ve yalnızca KADINLARIN üstün gayretiyle kurtulabilir.. Onlar ANNE olarak erkek çocuklarına "İNSAN" olmayı öğretebilirler, yalnızca insan.. ve de KADINLAR kocalarını eğitebilirler.. evet yanlış okumadınız EĞİTEBİLİRLER.. ve de eğitmeliler zaten çünkü başka şansımız da yok, zira şu anda yürürlükte olan eğitim düzenimizin bunu nerdeyse hiç başaramadığı ortada.. Eğitim denince hasbel kader ve ite kaka alınan bir üniversite diploması sanan millete duyurulur..

İyi ve Eğitimli İnsanlara Sevgilerle
BİR ÖZLEYEN ...

 
Toplam blog
: 384
: 1684
Kayıt tarihi
: 02.05.09
 
 

Yazmayı, okumayı, paylaşmayı, özgürlüğü seven, "BİLGİ"lenirken, "BİLGİ"lendiren dünya insanıyım. Lai..