Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Haziran '13

 
Kategori
Ekonomi - Finans
 

Türkiye Ekonomisi'nde adım adım Ekonomik Krize -7

Türkiye Ekonomisi'nde adım adım Ekonomik Krize -7
 

Yazı dizisini gündemin en önemli konularından olan FED varlık alımları/çıkış stratejisi senaryolarıyla devam ettiriyoruz.

Varlık alımları nedir?
FED varlık alımlarını keserse ne olur?
FED bilançosu bu işin neresinde? Türkiye ekonomisi bu gelişmelerden nasıl etkilenir?

Varlık alımı nedir?

Sermaye piyasalarında varlık diye adlandırdığımız araçlar hisse senetleri, tahviller, varlığa dayalı menkul kıymetler ve diğer bir yıldan uzun vadeli para piyasasına dahil olmayan (Bono, repo, mevduat vs) araçlardır. İktisadi sistem içerisinde birçok devlet yürütmekte olan faaliyetlerinin bir kısmını dış âlemden borçlanarak yürütür. Amerika Birleşik Devletleri bu devletlerin başında gelmektedir. ABD hazinesi aynı zamanda Dünyanın tartışmasız en borçlu hazinesidir. Çin ülkesinin, Rusya'nın Kanada'nın, Japonya'nın ve diğer Dünya devletlerinin kasalarında ağırlıklı olarak tutulan varlık ABD borçlanma varlıklarıdır yani ABD hazinesinin uzun vadeli ihraç ettiği tahvillerdir. Varlık alımı dediğimiz şey FED' in ABD hazinesi' nin ihraç ettiği tahvilleri satın almasıdır.

FED Varlık Alımlarını Keserse Ne olur?
Yukarıda ABD hazinesinin Dünyanın en borçlu hazinesi olduğundan bahsetmiştik, Tüm dünya devletlerinin de bu hazinenin devamlı müşterisi olduğundan. Kolayca analiz edilebileceği üzere bir ülkenin borcu ne kadar artarsa riski o kadar artar, bir ülke hazinesinin riski ne kadar artarsa borçlanma maliyetleri yani borçlanırken teklif edeceği faiz oranı artar. Hemen belirtmek gerekir ki normal şartlarda ABD hazinesi' nin bu gün borçlandığı faiz seviyesinden daha yüksek bir oranla borçlanması gerekir. Ancak FED hazinenin sadık ve gözü kapalı müşterisi olarak her ay onlarca milyar dolar hazineden varlık aldığı için, ABD hazinesi düşük faizle varlık satmak için müşteri bulmakta zorlanmıyor. Bu sistemle Dünyanın en borçlu hazinesi düşük maliyetli borçlanmaya devam ettikçe tüm Dünya hazineleri de düşük faizlerle borçlanabiliyor. Piyasaya ucuz para temin ediliyor ve borçlu ülkeler, borçlarını daha az stresle çevirebiliyor. Tüm Dünyada risk primleri bizzat FED tarafından düşürülüyor.

Ancak bu işin bir sonu var!

FED bilançosu bu işin neresinde?



ABD hazinesinin en sadık müşterisinin FED olduğunu yukarıda söylemiştik. Hemen belirtmek gerekir ki fazla yersen karnın şişer. Karnın şişince bunu uzun süre devam ettiremezsin. Hiç bir bilançonun pasif tarafı sonsuza kadar artamaz. Yukarıda FED' in bilanço genişlemesini gösteren grafiği sizinle paylaşıyorum. FED bilançosu fil yutmuş boğa yılanı gibi görünüyor. Grafikte üç trilyon doları aşan bir bilanço genişlemesi görülüyor. FED her ay seksen milyar dolar alım yapmaya devam ederse her yıl FED bilançosu bir trilyon dolar daha genişleyecek demektir. Pekala, sizce bu mümkün mü?

FED ABD hazinesine yardım etmek isterken şuanda aynı zamanda Dünyanın en fazla risk taşıyan bankası görünümündedir. Ayrıca sürekli para basmak ve ABD kağıtlarından gerçek değerlerinin üzerinde varlık almak ilerleyen yıllarda FED' in işlerini zora sokabilir. Sonuçta bir bilançoya sahip her iktisadi birimin olduğu gibi merkez bankaları da zarar ve kar ederler.

FED elinde bulundurduğu ABD hazinesine ait riskli varlıkların olası bir çıkış stratejisinde ciddi boyutlarda zararlar yazacağını biliyor, fakat gelinen noktada sınırlar o kadar zorlanmış ki buna rağmen daha fazla varlık alımlarına devam edemeyeceğini ve neredeyse kusacağını dile getirmeye çalışıyor.

Türkiye ekonomisi bu gelişmelerden nasıl etkilenir?

Yazıyı daha fazla uzatmamak için bu başlığı yarın yazısı dizisiyle beraber açıklamaya çalışalım. (Devam edecek)

Son söz: PARA ASLA UYUMAZ!

Mustafa ÖZTÜRK

 
Toplam blog
: 80
: 1013
Kayıt tarihi
: 16.04.12
 
 

İktisatçı; Yatırım danışmanı; Trend takipçisi  ..