Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Ocak '14

 
Kategori
Siyaset
 

Türkiye muhalefeti üzerine bir kaç söz

Türkiye muhalefeti üzerine bir kaç söz
 

muhalefet


Bir vatandaşımızın ayağı taşa değdimi hemen ilk aklına siyasal iktidar gelir. O taş neden orda duruyordu, bu hükümet ne iş yapar diye belki de haklı olarak eleştirisini derhal oracıkta yapar.

Oysa ülkemizde öyle bir anayasal sistem var ki, vatandaşın ayağına değen taşı oradan kaldırmakla yükümlü kamu görevlisini bu sorumluluğunu yerine getirmediğinden dolayı görevinden alamaz. Alsa ne olur? Derhal yargıya gidilir ve yargının büyük bir ihtimalle vereceği göreve iade kararı ile tekrar eski görevine iade edilir.

Anayasamızın 125. Maddesi, “ İdarenin her türlü eylem ve işlemlerine karşı yargı yolu açıktır” hükmünü getirmiştir. Bu hüküm bizatihi Anayasamızın kuvvetler ayrılığı ilkesi ile çelişmektedir.

Şöyle ki, Anayasamızın 7.md.si yasama  yetkisini, 8.md.si yürütme yetkisini, 9.md.sinde ise yargı yetkilerinin kimler tarafından kullanılacağını hüküm altına almıştır.

Hükümet, hükmetme anlamına gelen bir kelimedir. Peki şimdi bir düşünelim nihai karar kim tarafından verilecektir. ?

Demokrasi derken, seçme ve seçilmenin kaçınılmaz olduğu bir rejim aklımıza geliyor. Peki nihai kararlar, seçenlerin seçtikleri tarafından verilemeyecekse seçimin ne anlamı kalır.?

Bu büyük bir çelişki değil midir?

Bir başka açıdan bakalım, yürütme yargıya karışmasın güzel. Yürütme yargıya karışmıyor söz gelimi bir kamu görevlisinin yaptığı hizmetin niteliğini beğenmediği için yerini değiştiriyor, yeri değişen kişi yargıya gidiyor, yargı da yürütmenin tasarrufunda bulunan bu atamayı iptal ediyor.

Bu örnekte kim kimin işine karışmış oluyor? Yargı yürütmenin işine karışmış olmuyor mu? Bal gibi de yargı yürütmenin işine karışıyor.

Üç parçalı sistem terimi Fransız Aydınlanma çağı siyaset bilimi düşünürü Baron de Montesquieu'ya atfedilmektedir.

Bu gün başta ABD olmak üzere yaklaşık kırkın üzerinde ülke başkanlık sistemi ile yönetilmektedir. Yarı başkanlık sistemi ile yönetilen ülkeleri de eklersek bu rakam daha da artar.

Kuvvetler ayrılığı ilkesini uygulayan ülkelerde, karar alma süreçleri çok yavaştır. Devlet yönetiminde alınacak kararın şartları oluşunca hiç gecikmeden alınması çok büyük ve önemli avantajlar sağlar.

Daha hızlı karar alan ve halka hesap veren hükümetin hükmetme kabiliyetinin korunduğu sistem başkanlık sistemidir.

Yargı gücünün yürütmeye karıştığı ve hatta yasamaya karıştığı bir rejimde demokrasiden söz etmek çok komik olur.

Bizdeki  muhalefet, eleştiri ile suçlamayı birbirine karıştıran politikaları yüzünden hiçbir zaman iktidar olamayacağını anladığı için başkanlık sistemine hiç yaklaşmak istemiyor. Gerçi bizdeki muhalefetin kuvvetler ayrılığı ilkesi ile başkanlık sistemini tam olarak bildiğinden bile kuşkum vardır.

İktidar partisine hiçbir zaman alternatif olamadığı için iktidar partisinin giderek artan oylarının nedenini makarna kömür dağıtıyorlar da ondan bu kadar oy alıyorlar diyecek kadar komik ve o makarna ve kömürleri alan fakir vatandaşlarımızı haysiyetsiz yerine koyan bir gerekçeye sığınmaya çalışıyorlar.

Sosyal devlet, ne demektir? Bunun anlamını bir sözlükten baksalar, o makrna kömür v.s nin neden dağıtıldığını belki anlayacaklar. Hem anlasalar bile yine kullanabilirler. Bu defa da cahil olduğunu sandıkları halkın anlamayacağını düşünebilirler.

Benim bir vatandaş olarak anlamadığım bir şey var, acaba iktidar partisinin çok oy almasının altında makarna kömür v.s ihtiyaç maddelerinin halka dağıtılması varsa gerçekten de muhalefet böyle düşünüyorsa, bu temel ihtiyaç maddelerini satanlar onlara satmıyor mu? Siz muhalefetsiniz sizin paranız bu maddeleri almaz mı diyorlar.?

Kardeşim iş bu kadar kolay da siz neden iktidar olmuyorsunuz? Bunu da mı yapacak mecaliniz yok. Devletten aldığınız paraları dağıtın halka bakalım oy oranınız bir puan artacak mı?

Güldürmeyin insanları, unutmayın karşınızda çocuk yok. Türk halkı akıllıdır. En az sizi anlayacak kadar . 15.01.2014

M.Sadullah SAĞLAM

 
Toplam blog
: 72
: 525
Kayıt tarihi
: 20.07.08
 
 

Trabzon doğumluyum. Bir kamu kurumundan emekliyim, İktisat Fakültesi mezunuyum. İdeolojik saplant..