Türkiye'nin temel ve insani problemleri

Türkiye'nin temel problemi

Yaşamın akışını izlerken sürekli karmaşa gözlüyorum. 

Türkiye'nin toplumsal şartlarını bu çerçevede irdelediğimizde; Türkiye nüfusunun; demografik özelliklerinin, bölgesel kültürel dağılımının, vatandaşların problemlerinin ve beklentilerinin, makro ekonomik problemlerin ve çözümlerinin, GSMH nın düşüklüğünün, gelir dağılımının dengesizliğinin, liberal ekonominin dinamiği olan reklam faktörünün elektronik medya ile ulaştığı boyutun satışı artırması kadar düşük gelir grubunun nefretini tahrik etmesinin, ekonomik modelin dibden dibe giderek yarattığı çürümenin toplumsal yapıda üretebileceği sosyal-psikolojik problemleri ve çözüm önerileri üretmenin bir bilimsel konsültasyon gerektirdiğini kim inkar edebilir. 

Bu bilimsel konsültasyon grubunun; filologlardan, tarihçilerden, sosyologlardan, ekonomistlerden, hukukçulardan, psikologlardan, füturistlerden ve ilgili diğer bilim dallarından oluşturularak, hatta üç - beş tane ayrı kurul oluşturulup hazırlanacak alternatif raporlar üzerinden çalışılarak hazırlanacak nihai rapor, katkı sağlamaları tavır belirlemeleri için tüm siyasi partilere dağıtılmalı ve kamu oyuna deklere edilmelidir. 

Türkiye'nin toplumsal problemlerine ve çözümlerine dair raporlar bilimsel kurullar tarfından hazırlanmadan ortak bir altyapı oluşturulmadan; taraf mantığıyla oluşan siyasi parti temsilcilerinin TBMM de böyle bir çalışmayı yapmaları mümkün görünmemektedir. 

Aslında böyle bir çalışmanın her yıl düzenli olarak yapılması için siyaseten mevcut düzende tarafsız olduğu tanımlanan Cumhurbaşkanlığı bünyesinde bir kurulla neden kurulmadığını düşünmemek mümkün mü? Eğer yapılıyorsa veya yapılırsa tüm vatandaşlar da sunulması gerekir ki; vatandaşlarda yaşamını ve seçimlerini bilinçle yapsın. 

ÖZETLE; bilindiği kadarıyla, yaşamı bilinçle yaşamak isteyen bir vatandaşın ülkenin toplumsal yapısına, problemlerine ve çözüm önerilerine ilişkin güncel bir döküman bulması mümkün değil. ACABA Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakanlık, Siyasi Partiler ve Üniversiteler düzeyinde böyle bir çalışma yapılmaktır da halka açık mı değil...

-------------------------------------------------------------------------------------------------

Türkiye'nin insani problemleri

Bir (şehrin-devletin) toplumun yaşlıları ne kadar rahatsa,  

Bir toplumun gençleri yaşama dair ne kadar umutluysa,  

Bir toplumun çocukları yaşama dair ne kadar doğru eğitiliyorsa,  

Bir toplumun çalışanları işinden ve ücretinden ne kadar memnunsa,  

O toplum o kadar akılcı yönetiliyordur. 

Bir toplumda eylem gücü olan insanlar ne kadar boşluktaysa ve çaresizse o toplumda o kadar gerilim ve kargaşa olur. 

Bir toplumun çocuklarına, gençlerine, çalışanlarına, yaşlılarına ve işsizlerine dair sosyal araştırmalar yapılmadan alt alta konulup yorumlanmadan, problemlere çözüm üretilmeden salt otoriter yaklaşımla "devlet herşeyden güçlüdür" mantığyla hük(ü)met(et)mek sosyal problemleri daha da şiddetlendirir. 

Devleti yukarıdaki başlıklarda irdelediğimizde sizce nasıl bir sonuç çıkar bilemiyorum? Ancak; acizlerin, işsizlerin, umutsuzların ve boş eğitimle vakti doldurulan çocukların varlığı muhatap olduğumuz problemleri artıracak önemli nedenler değil midir?