Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

29 Temmuz '17

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Türkiye'nin Yönü

Türkiye'nin Yönü
 

En ufak bir meselede, birbirinin üzerine yürüyenler, tabanca bıçak ellerinde ne varsa birbirine saldıranlar, hiçbir kurala uymadıkları halde karşılarındakini en ufak hatasında parçalamaya hazır bekleyenler, birbirine yalan söylemekte asla tereddüt etmeyenler, doğaya, hayvana en ufak saygısı olmayanlar, en ufak çıkar karşılığında yalan söylemekten, kılıktan kılığa girmekten asla utanmayanlar, sözlerine güvenilmediği gibi, senet ve çekleri hatta şahitlerine de güvenilmeyenler toplumumuzda arttıkça artıyor.

İnsanlar kendi kendini kandıradursun, herkes en yakınındakine şüpheyle bakıyor ve birçok aile küçücük menfaatler uğruna en yakınları olan kardeşleriyle, anne-babalarıyla bile kanlı bıçaklı hale gelmiş. Herkes birbirinin arkasından sallarken, yüz yüze gelince gülüyor. İmam cemaatten, cemaat imamdan şüphe ediyor. Her zaman karşıdaki suçlu, kimsede en ufak bir suç yok. Sorumluluk da yok. Allah’ım bir tek sanki onu kusursuz yaratmış.

Millet çıldırma noktasına gelmiş, ruhsal rahatsızlıklar tavan yapmış, gençler yol kenarlarında dalganın kıyıya vurduğu balıklar misali can çekişe, çekişe bir balık misali uyuşturucudan ölüyor. İçlerinde maneviyat kırıntısı olmadığı halde, kendini öyle gösteren bazı madrabazlar, yıllarca başkalarına haram ilan ettiklerini kendilerine helal ilan ediveriyorlar. Dünya dönerken, insanları onun hızını geçmeye çalışıyor.

İşin garibi ikili konuşmalarda herkes en dürüst (buna ben de dâhil), en adil, en namuslu, en hak hukuk gözeten, fakiri koruyan, öksüze yardımcı olan ve acıyan, karşısındakine saygı duyan, haksızlıklara kızan, haklının yanında duran, insana ve doğaya saygılı, bilmediğini bilen, bildiğini bilmeyen, ne bilmediğini bilmeyen, anlamadığını anlayan, anladığını yanlış anlayan, her şey insanlar için (özellikle de benim, sadece benim için) anlayışıyla her şeyi kendine hak gören,  gün içinde renkten renge, kılıktan kılığa giren, bukalemuna taş çıkaran hızla renk ve kostüm değiştiren, en iyi oyuncudan oyuncu. Bunlar sahnedeki oyuncuların kendine has yetenekleri desek tamam, bu insanlar yıllarca oyunculuk eğitimi almış diyeceğiz ama oyunculuk konusunda yeteneklerimiz konusunda profesyonel oyuncuları sıradan insanların cebinden çıkardıkları artık gün yüzüne çıktı. Öyle anlı-şanlı profesörler, yazarlar, edebiyatçılar, hukukçular, hatta siyasetçiler ilkokul mezunu birkaç dolandırıcının oyununa yenik düşüp elinde avucunda ne varsa her şeyini vermek zorunda kaldığı ülkenin adı Türkiyedir!

 

 
Toplam blog
: 2271
: 163
Kayıt tarihi
: 15.10.14
 
 

Bugünün doğrusu yarının eğrisi, dost görünenler düşman ve herşey aslında zıddı olabilir. Büyük ih..