- Kategori
- Felsefe
Türkiye'yi yükseltecek eğitim program
Ben ilk ve orta okulda ve lisede okurken eğitim proğramının temelini matematik , geometri, fizik, kimya ve biyoloji derslerinden oluşan fen bölümü ve edebiyat, sosyoloji, mantık, felsefe, tarih, coğrafya derslerinden oluşan edebiyat bölümleri oluştururdu. Müzik, resim, beden eğitimi ve yabancı dil ayrı bir grup oluştururdu. Herkes, mühendis ya da doktor olmak için fen bölümünü seçerdi.
Günümüzde bilgisayarın bulunuşu ve internetle birlikte günlük yaşamımızda yer alması sonucu, ilk ve orta öğretimdeki öğretim proğramlarının yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.
Gerçekten de toplamaç çıkarmaç çarpma, bölme, rakamlar, sayılar (tam, ondalık kesirler )üslü sayılar, sayıların kökleri, integraller, determinantlar, ortalamalarç kartillerin ilk ve orta öğrenimde ders olarak okutulması gereksiz duruma düşmüştür. Çünkü, bilgisayarla bütün bu işlemleri yapmayı öğrenmek ve yapmak çok kolaylaşmıştır.
Ancak; ilk dört yıldaki eğitimde Türkçe, basit matematik, basit geometri, basit biyoloji ve toplumsal bilgiler verilmelidir. İngilizce bu dönemden itibaren öğretilmelidir.Bunun dışında, resim, müzik, şiir, beden eğitimi(Öğretici oyunlar)dersleri de olmalıdır.
Bilgisayar dersleri sırasında, bu konular ev ödevi olarak verilebilecektir
Aynı durum, geometri için de geçerlidir.Düzlem geometri ve cisimler geometrisi de bilgisayardan öğrenilir ve uygulanabilir. Bu konunun da ders olarak okutulması gereksiz durumdadır.
Bilgisayar dersleri sırasında, bu konular da ev ödevi olarak verilebilecektir.
Bu dersler kaldırılmalı, bunların yerine bilgisayar dersi konulmalıdır. İlk ve orta öğrenimde sınıflar yükseldikçe, on iki yıllık eğitim boyunca öğretilenlerin düzeyi de değişecek biçimde bilgisayar makinesi, bilgisayar kullanımı, bilgisayar proğramlama ve makinenin ve proğramların onarımı dersleri verilmelidir.
Edebiyat bölümü derslerinin tümü kaldırılmalıdır. Belki yalnızca ülke tarihi ve coğrafyası ve yurttaşlık bilgisi ve insan hakları konuları sosyal bilimler olarak bir başlık altında kısaca anlatılmalıdır.
Yeni ders proğramında “Canlılar bilimi” adı altında bir ders grubu olmalıdır. Bu grubun altında; botanik, zooloji ve mikrobiyoloji (bakteriyoloji, viroloji ve immünoloji ) dersleri olmalı ve bu konular öğretilmelidir.
“Cansızlar bilimi”grububu altında fizik- kimya dersi olmalı (fizik dersi kaldırılmalı ve ısı, ışınım, ses , dinamik ve diğer fizik konuları bu derse konulmalıdır) ve organik kimya ve inorganik kimya ve kuantumlar bu derste okutulmalıdır. Ayrıca bu grup altında astronomi bilimi (astro fizik ve uzay geometrisi dahil) en geniş biçimiyle okutulmalıdır.
Toplumsal bilimler grubunda ise mantık (matematik mantıktır), felsefe (düşünce teknikleri), psikoloji, sosyoloji okutulmalıdır.
Resim, müzik, yabancı dil, beden eğitimi dersleri de -ilk dört yılda ağırlıklı olarak- verilmelidir.
Ayrıca; beşinci sınıftan itibaren ikinci bir yabancı dil, seçmeli olarak okutulmalıdır.
Böyle bir ilk ve orta eğitim sisteminin uygulanmasından sonra yapılacak üniversite öğrenimi; bu temeller üzerinde yürütülecek günümüz meslek liseleri eğitiminin yerini almalı ve uygulamalı ve (ARGE) ye önem veren bir öğretim olmalıdır. Böylece; bilgisayar, inşaat, makine, biyoloji, kimya, astronomi mühendisleri ve doktorlar ve hukukçular yetiştirilmelidir.
Her tür yüksek öğrenimdek kuantum kuramı da öğretilmelidir.
Üniversitelerin altında iki yıllık yüksek öğrenimlerde bu alanlarda teknisyen olarak çalışacaklar yetiştirilmelidir.
Einstein’ın dediği gibi “Her kuram-bilim-uygulamalı olmalıdır. ”Ayrıca, tüm bilimsel verilerin ve bulguların “göreceli” olduğu da öğretilmelidir.
Çağımıza uygun bir eğitim sistemi bu temeller üzerine oturtulmalıdır. Çünkü; gelecekteki yakın on yıllarda bilgisayar ve internette ortaya çıkacak gelişmelere ayak uyduran ülkeler, gelişmiş ülkeler olacaktır. Bu gelişmelere ayak uyduramayan ülkeler ise bağımlı (köle) ülkeler olarak kalacaktır.
Zorunlu seçimimizi buna göre yapmak durumundayız. Hem de gün geçirmeden.